33
dun televizyonda* cubuklularin hukuk musaviri yoneticisi sekip mosturoglu'nun hakkinda aciklamalar yaptigi kriterlerdir.
kendisinin soyledigine gore turkiye'de fazla abartilan, oyle takimlarin sifir borclu olmasini gerektirme gibi bir durumu olmayan, oyunun devaminin saglanacagi asgari tutardaki onlemlerin yer aldigi kriterlermis bunlar. yani, yine kendisinin deyimine gore "bunlari da saglayamiyorsan oynama bu oyunu, sana lisans falan yok" diyormus uefa; ama ulkemizde cok abartilmis. zaten kendisinin tahminiyle super ligden belki bir, belki iki takim saglayamayabilirmis; onlara da ekstra bir sure veriliyormus uyari ile birlikte. o surede de gerekli duzenlemelerle bu kulupler de rahat rahat lisans alabilirmis.
bir diger soyledigi ise daha enteresandi mosturoglu'nun; turkiye futbol federasyonu'nun lisans kriterleri bile daha sikiymis uefa'ya gore. mesela uefa "stadinda su kadar tuvalet, bu kadar kisilik yemek yeri olacak" demezken (bunlar zaten vardir, bunlari zorunluluk diye yazmaya gerek yok diyormus uefa) futbol federasyonunun lisans statusunda tum bunlar hakkinda duzenlemeler bulunuyormus. bu nedenle lige yeni cikan takimlar stadlarinda duzenlemeler yapiyormus falan...
yani sonuc olarak sekip mosturoglu'nun soyledigine gore bu kriterler oyle cok takilacak seyler degil. zaten oyle olsa bizden cok yurtdisindaki takimlarin (ozellikle ingiltere ve ispanya) tutusmasi soz konusu ki uefa bu takimlari hedef alacak hicbir duzenlemeye kolay kolay gitmez. burada tek kalan sekip mosturoglu'nun soylediklerinin ne kadar dogru oldugu. bu konuda sunu soyleyebilirim; cubuklularin sevdigim ya da guvendigim bir tek yoneticisi olmaz normalde; ama bu adamin hukukcu kimligine (federasyonda aldigi gorevleri de bilerek) saygi duyarim. iyi bir hukukcu oldugunu, uefa'nin icini turkiye'deki bircok kisiden daha fazla bildigini dusunurum. ve soyledikleri de bana cok mantikli geldi. eger durum gercekten bu ise yonetimden 1.5 senedir iyi masal dinlemisiz demektir.
(bkz: adnans)
(bkz: la fontainne'den masallar)
edit: imla falan...
kendisinin soyledigine gore turkiye'de fazla abartilan, oyle takimlarin sifir borclu olmasini gerektirme gibi bir durumu olmayan, oyunun devaminin saglanacagi asgari tutardaki onlemlerin yer aldigi kriterlermis bunlar. yani, yine kendisinin deyimine gore "bunlari da saglayamiyorsan oynama bu oyunu, sana lisans falan yok" diyormus uefa; ama ulkemizde cok abartilmis. zaten kendisinin tahminiyle super ligden belki bir, belki iki takim saglayamayabilirmis; onlara da ekstra bir sure veriliyormus uyari ile birlikte. o surede de gerekli duzenlemelerle bu kulupler de rahat rahat lisans alabilirmis.
bir diger soyledigi ise daha enteresandi mosturoglu'nun; turkiye futbol federasyonu'nun lisans kriterleri bile daha sikiymis uefa'ya gore. mesela uefa "stadinda su kadar tuvalet, bu kadar kisilik yemek yeri olacak" demezken (bunlar zaten vardir, bunlari zorunluluk diye yazmaya gerek yok diyormus uefa) futbol federasyonunun lisans statusunda tum bunlar hakkinda duzenlemeler bulunuyormus. bu nedenle lige yeni cikan takimlar stadlarinda duzenlemeler yapiyormus falan...
yani sonuc olarak sekip mosturoglu'nun soyledigine gore bu kriterler oyle cok takilacak seyler degil. zaten oyle olsa bizden cok yurtdisindaki takimlarin (ozellikle ingiltere ve ispanya) tutusmasi soz konusu ki uefa bu takimlari hedef alacak hicbir duzenlemeye kolay kolay gitmez. burada tek kalan sekip mosturoglu'nun soylediklerinin ne kadar dogru oldugu. bu konuda sunu soyleyebilirim; cubuklularin sevdigim ya da guvendigim bir tek yoneticisi olmaz normalde; ama bu adamin hukukcu kimligine (federasyonda aldigi gorevleri de bilerek) saygi duyarim. iyi bir hukukcu oldugunu, uefa'nin icini turkiye'deki bircok kisiden daha fazla bildigini dusunurum. ve soyledikleri de bana cok mantikli geldi. eger durum gercekten bu ise yonetimden 1.5 senedir iyi masal dinlemisiz demektir.
(bkz: adnans)
(bkz: la fontainne'den masallar)
edit: imla falan...