2684
maç bittiğinde belli ki hemen bir oyuncu formasını istemişti. kendi formasını rakibe vermiş, rakibin forması da kendi omzunda duruyordu. suratındaki o ifadeyi görenler oldu mu bilmiyorum ama, "ben daha n'apayım abi?" dercesine dolu dolu, sinirli sinirli bakıyordu "harry, harry kewell" tezahüratlarına alkışlarıyla karşılık verirken. sonra bir kez daha, neden deliler gibi sevmekte haksız olmadığımı farkettim. 19 ağustos 2010 galatasaray karpaty lviv maçından aklımda kalmasını istediğim tek an, budur. büyüksün harry.