hakan şükür

zamanında kaçırdığı gollerden sonra az söylenmemiştim. gerçekten de hakan deli ederdi adamı. kaleciyle karşı karşıya kalırdı çoğu zaman heyecanlanmazdım bile. bir vuruş stili vardır böyle; genelde topa vururken düşer öyle düşeyazmakla karışık topa vurur, top kalecinin ayağına çarpardı. sonra hakan iki eliyle kafasını tutardı biz fıtık olurduk. ama sonra ne olursa olurdu bütün maç saydırdığımız adam o golleri atardı ve onun atmasına çok sevinirdim işte. çünkü gönülden sevdiğine inanırdım takımını. resmen inadına çabalardı.

şimdi de aynı şeyleri hissediyorum hakkında. yönetime kırgın arası iyi değil belki abartıyor da olabilir. ama söylediklerini bir tarafsızca dinleyin be kardeşim. galatasaray ile bir sorunu yok hakan'ın. hakan ünsal ile falan karşılaştırmam bile. yönetici profilinde sorun olduğunu, kendisine ve türk futbolculara yanlış davranıldığını söylüyor. anlattığı şeyler gerçekse -ki ben inanıyorum- ben ancak şunu söylerim; adam haklı beyler.

az evvel dedi ki, maça çıkmayan adamlara paralarını cebimden verdim. şimdi bu adam o kadar paracı, çıkarcıydı da niye bunu yaptı. banane kardeşim demesini bilmez miydi. hele şampiyon olduğumuzda çocuğuyla beraber canlı yayında nasıl ağladığı gözümün önünden gitmez. kısacası galatasaray sevgisinden zerre şüphe etmedim etmem.

kısacası seviyorum kardeşim, resmen yaşayan efsanedir. başka takımların taraftarlarının yaptıkları hakan'ın yanından geçemeyecek eski futbolcularına nasıl sahip çıktığını görüyoruz. yönetim hakkında konuşuyormuş. bırak konuşsun be kardeşim. sen ben onun kazandığı başarıları kazansak, attığı golleri atsak yemin ediyorum yere basmazdık. azıcık kendinizi yerine koyun ondan sonra konuşun lütfen. kaç tane hakan şükür var ki.