jan polak

arkadaş ben koca rijkaard'ın bula bula geçen sezon 7 maç oynamış adamı bulup "bunu alın" dediğine hiç ihtimal vermiyorum. hani bu koca rijkaard iniestalar, xaviler, ronaldinholar ile çalışmış bir adam kısacası kaliteli futbolculara aşina, onlarla çalışmayı seven bir adam neden durup dururken geçen sene 7 maç oynayan hayalet misali jan polak'ı transfer listesine alsın ? isteme sebebi ne olabilir peki ? ya tutarsa anlayışı ile alınacak kaburüstü bir futbolcuya niye onay versin, ne gibi bir göbek bağı olabilir bu çek kardeşimiz ile ? hani daha önceden çalıştığı bir oyuncu olsa yine mantıklı olabilir istemesi tıpkı dos santos'ta olduğu gibi ama değil çalıştığı isim olması belki adını bile ilk defa bu kadar sık duyuyordur. alenen belli ki kendisi başka futbolcuları istemiştir ama yönetim "mali kriterler" geyiğine rijkaard'a "ancak bunu alabiliriz" minvali bir cevap vermiş rijkaard'ta sarp, barış gibi adamlara güvenmeyip el mahkum tabiri caizse tıpış tıpış kabul etmek zorunda kalmıştır kendisine yapılan öneriyi. akıl var mantık var kardeşim geçen sene elanoları, keitaları, dos santosları isteyen bir teknik direktörün hatta dünyanın en iyi teknik direktörlerinden birinin bula bula polak'ı bulacağına ihtimal veriyor musunuz ? ben hayatta ihtimal vermiyorum. hatta rijkaard ile görüşülürken kim bilir kendisine ne vaatlerde bulunulmuştur ama işte bakınız adamın ikinci sezonunda haim fresco ruhu yönetime işledi bile. madem öyle rijkaard kaç kere izledi, nerede gördü bu arkadaşı ? dünya kupası bizim için büyük bir şans olmuştu ki yine "mali kriter" ayağına getirilmek istenen grella almanya maçındaki facia oyunu ile direkten dönmüştü. ama gelen haberler doğru ise malesef büyük bir mucize gerçekleşmez ise direkten dönme olasılığı çok zor bu sefer. galatasaray gibi büyük başarılar hedefleyen takımın "mali kriterler" safsatası ile kariyerindeki en büyük takım "nuremberg" olan bir adamı almasını hiç doğru bir hamle olarak görmüyorum, kariyeri açısından değil ya tutarsa gibi ilkel bir anlayış açısından. bu tarz hamleler düpedüz rijkaardı kurtların, çakalların önüne atmaktır. sorarım sezon sonu olası bir başarısızlıkta faturayı aklı başında, azınlıkta olan bir kitle dışında kaç kişi bu futbolcuları getiren yönetime kesecektir ? olası bir başarısızlıkta hepimiz biliyoruz ki bunun faturası "ucuz etin yahnisinin" aşçısı yapılmak istenen rijkaard'a kesilecektir. üç kuruşluk adamlar rijkaarda hunharca irinlerini akıtacaktır. ne dedi adnan polat "geçen sene rijkaard'ın alışma dönemiydi ama bu sezon başarı gelmek zorunda" .aslantepe'de kariyerinde aldığı en düşük maaşı kabul eden kewell'ın mucizevi kararı olmasaydı onu bile göremeyecektik. nasip "polak" lara imiş.yine diyorum bir görev adamı olup herkesi yanıltabilir ama şu anki hamle düpedüz kumardır ve galatasaray gibi belli bir vizyonu olan, uefa şampiyonu apoleti ile beraber dünyanın en iyi teknik direktörlerinden birine sahip bir takımın kumar oynama gibi bir lüksü yoktur. bütün bunlar rijkaard'ın gelecek sezon kalma ihtimalini büyük oranda düşürüyor. hepsini geçtim kulübede içime inanılmaz bir güven veren rijkaard'ın bu saçma sapan, basiretsiz yöneticilik anlayışı sebebiyle gitmesine çok ama çok üzülürüm.