183
22 kasım 2025 galatasaray gençlerbirliği maçı’nı iyi yönettiğine ve iyi hakem olduğuna dair entryler okuduğumuz başlık. akıl tutulması yaşanıyor, başka bir açıklaması olamaz.
sallai’nin kırmızı kart gördüğü pozisyonda monitöre gidip izliyor, izlemesine rağmen bu kararı veriyor ise eğer bıraksın hakemliği. yarın bıraksın hakemliği çünkü kural gayet açık. rakibi görmüyor sallai. rakip defans hamle için geriden geliyor ve sallai’nin arkasında. pozisyon tartışmaya kapalı. ayrıca sallainin destek ayağı yere temas ediyor. topla oynama niyetiyle bel hizasında ayağını uzatıyor ve rakip bel hizasındaki topa arkadan kafasını sokuyor. sallai arkasından gelen oyuncudan bihaber. frankowski de bu şekilde atılmıştı ve takımımızı doğrayarak puanımızı çaldılar.
fenerbahçeyle kadıköyde oynadığımız playoff saçmalığının olduğu sezon, sow’dan benzer pozisyonda rövoşatayla gol yedik. sow’un ayağı semihin kafasını yardı. semihin kafasını soktuğu o pozisyon ve gol nizami sayıldı. formaya göre mi dağıtılıyor adalet yoksa ortada referans alınan bir kural kitabı var mı?
yine geçtiğimiz haftalarda assensio’nun pozisyonunu örnek versek o da facia. pozisyona 5 metre mesafedesin be adam. assensio oyuncunun topa kafayla hamle yaptığını görerek geriden gelmesine rağmen ayağını kaldırıyor. aynı maçta fredin rakibin boynuna attığı tekmeyi göremiyorsa, penaltıyı veremiyorsa bıraksın hakemliği. bu pozisyonları süzemiyor ve yorumlayamıyorsa; bıraksın hakemliği. hangisinin kırmızı kart, hangisinin nizami olduğunu gayette iyi biliyor. hepsi kötü niyetle verilmiş kararlar. farklı takımların aynı pozisyonları için farklı kararlar veren aynı hakem. demekki kurala göre değil, kafasına göre, formaya göre veriyor kararlarını. hadi varsayalım iyi hakem, bu maçta sallai’ye yapılan kartlık pozisyonu süzemiyorsa bu işi bıraksın, barışa yapılan penaltı pozisyonunda ayağa basmayı göremiyorsa bu işi bıraksın, yapmasın, kimseyi de günaha sokmasın.
her hafta rakibin lehine hata oluyor, bizim aleyhimize hata oluyor. burada bir iyi niyet göremiyorum. oyun sahada kazanılır ayrı, mücadele sahada verilir ayrı. kötü oyun, iyi oyun eleştiririz, ancak var hakemlerinin her pozisyonu galatasaray aleyhine yorumlaması, orta hakemin hiçbir pozisyonu doğru süzememesi gibi saçmalıklar artık kabak tadı verdi.
kimse ayrıcalık istemiyor, standart istiyor. aynı pozisyonlar bir takımın lehine yorumlanırken, tam uçurumun kenarından düşecekken her fırsatta kurtarılırken, galatasaray ise her hafta tetikte bekleyen hakemlerle mücadele etmek zorunda. böyle bir federasyon düzeni varken hakemlerin aksi şekilde davranması düşünülemez. turgut doman halen bu ligte hakemlik yapıyor farkında mısınız? yasin kol sürekli derbilerimize atanıyor/atanacak farkında mısınız? her maç bir sonraki alacakları maçın hesabını yaparak galatasaray’ı doğramaya çıkıyorlar sanki vitrine.
biz bu çifte standartla bu ligi bitiremeyiz. bitmez kardeşim, bitemez.
bize bu ligi bitirtmeyiz diyecek adamlar lazım.
sallai’nin kırmızı kart gördüğü pozisyonda monitöre gidip izliyor, izlemesine rağmen bu kararı veriyor ise eğer bıraksın hakemliği. yarın bıraksın hakemliği çünkü kural gayet açık. rakibi görmüyor sallai. rakip defans hamle için geriden geliyor ve sallai’nin arkasında. pozisyon tartışmaya kapalı. ayrıca sallainin destek ayağı yere temas ediyor. topla oynama niyetiyle bel hizasında ayağını uzatıyor ve rakip bel hizasındaki topa arkadan kafasını sokuyor. sallai arkasından gelen oyuncudan bihaber. frankowski de bu şekilde atılmıştı ve takımımızı doğrayarak puanımızı çaldılar.
fenerbahçeyle kadıköyde oynadığımız playoff saçmalığının olduğu sezon, sow’dan benzer pozisyonda rövoşatayla gol yedik. sow’un ayağı semihin kafasını yardı. semihin kafasını soktuğu o pozisyon ve gol nizami sayıldı. formaya göre mi dağıtılıyor adalet yoksa ortada referans alınan bir kural kitabı var mı?
yine geçtiğimiz haftalarda assensio’nun pozisyonunu örnek versek o da facia. pozisyona 5 metre mesafedesin be adam. assensio oyuncunun topa kafayla hamle yaptığını görerek geriden gelmesine rağmen ayağını kaldırıyor. aynı maçta fredin rakibin boynuna attığı tekmeyi göremiyorsa, penaltıyı veremiyorsa bıraksın hakemliği. bu pozisyonları süzemiyor ve yorumlayamıyorsa; bıraksın hakemliği. hangisinin kırmızı kart, hangisinin nizami olduğunu gayette iyi biliyor. hepsi kötü niyetle verilmiş kararlar. farklı takımların aynı pozisyonları için farklı kararlar veren aynı hakem. demekki kurala göre değil, kafasına göre, formaya göre veriyor kararlarını. hadi varsayalım iyi hakem, bu maçta sallai’ye yapılan kartlık pozisyonu süzemiyorsa bu işi bıraksın, barışa yapılan penaltı pozisyonunda ayağa basmayı göremiyorsa bu işi bıraksın, yapmasın, kimseyi de günaha sokmasın.
her hafta rakibin lehine hata oluyor, bizim aleyhimize hata oluyor. burada bir iyi niyet göremiyorum. oyun sahada kazanılır ayrı, mücadele sahada verilir ayrı. kötü oyun, iyi oyun eleştiririz, ancak var hakemlerinin her pozisyonu galatasaray aleyhine yorumlaması, orta hakemin hiçbir pozisyonu doğru süzememesi gibi saçmalıklar artık kabak tadı verdi.
kimse ayrıcalık istemiyor, standart istiyor. aynı pozisyonlar bir takımın lehine yorumlanırken, tam uçurumun kenarından düşecekken her fırsatta kurtarılırken, galatasaray ise her hafta tetikte bekleyen hakemlerle mücadele etmek zorunda. böyle bir federasyon düzeni varken hakemlerin aksi şekilde davranması düşünülemez. turgut doman halen bu ligte hakemlik yapıyor farkında mısınız? yasin kol sürekli derbilerimize atanıyor/atanacak farkında mısınız? her maç bir sonraki alacakları maçın hesabını yaparak galatasaray’ı doğramaya çıkıyorlar sanki vitrine.
biz bu çifte standartla bu ligi bitiremeyiz. bitmez kardeşim, bitemez.
bize bu ligi bitirtmeyiz diyecek adamlar lazım.


