10204
ayrılma haberleri çıkarken burada çok sert bir şekilde eleştirmiştim kendisini. lakin ne olursa olsun ben sahadaki bir futbolcunun ıslıklanmasına karşıyım. ben biraz old school kalıyor olabilirim. eskilerden beri tribündeki büyüklerimizden böyle gördük.
oyuncu ıslıklama dediğimiz olgu artık çok basite indirgendi diye düşünüyorum. nasıl günümüz siyasetinde herkes birbirine çok rahat bir şkilde terörist diyebiliyorsa artık günümüz taraftarlarında da bu durum ıslık olarak sirayet ediyor. sabır ve inşa konusunda geçmişe göre geride olduğumuz aşikar zaten. fakat geçmiş yıllarda bir ıslıklama durumu olduğu zaman ıslıklanan oyuncu veya takım bu durumu ciddiye alırdı. alışılagelmiş bir durum olmadığından kafalar önlere konulurdu. günümüzde ise bu ıslıklamaların tesirinin o kadar da önemli olmadığı kanısındayım.
barış'a gelecek olursak eğer... son haftalardaki form düşüşü bariz. her zaman gol ya da asist yapan bir oyuncu değildi ama enerjisi ve azmi ile oyun içine yaptığı katkıyla da her zaman beğeni toplamıştı. kulübe yanlış yapmasına rağmen hoca ve yönetim tamamen oyuncunun arkasında durdu. ama bu son zamanlarda çıkan yeni sözleşme haberleri artık işe tuz biber ekti. bir kaç ay önce daha yeni sözleşmeye imza atan bir oyuncu için sırf birileri istedi diye yeni sözleşme verilemez. zaten bazı şeyler sineye çekilmişken daha da bu durumun üstüne gitmek ilk oyuncuya zarar verir ki öyle de oldu zaten.
barış da artık bazı şeylerin farkına varmalı. ne olursa olsun onu koruyan bir hoca ve kulüp var. bu sürece çok tepkili olmasına rağmen hocaya ve kulübe saygı duyan bir çok taraftar var ve susmaya devam ediyorlar. takımdaki en çok kazanan oyunculardan biri olup daha da ön plana çıkmak istemesini anlarım fakat dağın zirvesine ne kadar yaklaşırsan o yol daha da zorlaşır, ıssızlaşır. bu saatten sadece senden sadece skor değil performans da bekleniyor. takımdaki önemli oyunculardan biri olmak ile takımda sorumluluk alıp lider oyunculardan biri olmak ayrı bir şey. barış'ın bunu çözüp daha da odaklanması gerekiyor.
oyuncu ıslıklama dediğimiz olgu artık çok basite indirgendi diye düşünüyorum. nasıl günümüz siyasetinde herkes birbirine çok rahat bir şkilde terörist diyebiliyorsa artık günümüz taraftarlarında da bu durum ıslık olarak sirayet ediyor. sabır ve inşa konusunda geçmişe göre geride olduğumuz aşikar zaten. fakat geçmiş yıllarda bir ıslıklama durumu olduğu zaman ıslıklanan oyuncu veya takım bu durumu ciddiye alırdı. alışılagelmiş bir durum olmadığından kafalar önlere konulurdu. günümüzde ise bu ıslıklamaların tesirinin o kadar da önemli olmadığı kanısındayım.
barış'a gelecek olursak eğer... son haftalardaki form düşüşü bariz. her zaman gol ya da asist yapan bir oyuncu değildi ama enerjisi ve azmi ile oyun içine yaptığı katkıyla da her zaman beğeni toplamıştı. kulübe yanlış yapmasına rağmen hoca ve yönetim tamamen oyuncunun arkasında durdu. ama bu son zamanlarda çıkan yeni sözleşme haberleri artık işe tuz biber ekti. bir kaç ay önce daha yeni sözleşmeye imza atan bir oyuncu için sırf birileri istedi diye yeni sözleşme verilemez. zaten bazı şeyler sineye çekilmişken daha da bu durumun üstüne gitmek ilk oyuncuya zarar verir ki öyle de oldu zaten.
barış da artık bazı şeylerin farkına varmalı. ne olursa olsun onu koruyan bir hoca ve kulüp var. bu sürece çok tepkili olmasına rağmen hocaya ve kulübe saygı duyan bir çok taraftar var ve susmaya devam ediyorlar. takımdaki en çok kazanan oyunculardan biri olup daha da ön plana çıkmak istemesini anlarım fakat dağın zirvesine ne kadar yaklaşırsan o yol daha da zorlaşır, ıssızlaşır. bu saatten sadece senden sadece skor değil performans da bekleniyor. takımdaki önemli oyunculardan biri olmak ile takımda sorumluluk alıp lider oyunculardan biri olmak ayrı bir şey. barış'ın bunu çözüp daha da odaklanması gerekiyor.
