19634
bu başlık altında ilk yazım ama son yazım olmayacak.
okan buruk'un frankfurt maçındaki yanlışlarından bahsetmek istiyorum.
1- bugüne kadar hiç denemediği bir tandemi (daha çok açmak olursam iki stoperini ve üstüne kalecisini) ilk kez bu maç birlikte oynattı.
2- 4 yıl geçmesine rağmen topla çıkmak için hiçbir setimiz yok. dolayısıyla sağbeke franki gelse de, ilkay defansa yardıma gelse de çıkamıyoruz. dünyada 8 numaranın ceza yayında sırtı dönük top aldığı var mıdır bilmiyorum. varsa da herhalde pas kanalında tek bir kişi yokken yapmıyordur bunu.
3- dün sahada 90 dk kalan yunus 8km mesafe kat etmiş. rakip bizden 11 km fazla kat etmiş. dolayısıyla 1/5'i sadece yunus'tan kaynaklı. o 2 km fazla koşsa lemina, torreria da bir o kadar koşar o mesafe kapanır.
4- kat edilen mesafe oyun planı ile alakalı. topu sana veren ve geçiş kovalayan rakibe ne topu risksiz bölgede verip kapmak için ikili mücadeleye girebildik, ne set oynayabildik, ne kanatlarımızı ceza sahasına sokabildik. bu da 11 km farka yol açtı.
5- tek bir oyun planı var. bu maç içinde tuttu tuttu. tutmazsa ne oyun ne oyuncu değişikliği ile bunu çözemiyor. anadolu maçlarını saymıyorum zira çok büyük kalite farkı var.
6- üsteki madde ile bağlantılı olarak hücum presi çalışmadığı maçlarda rezil oluyoruz zira topu oraya başka türlü götürmek için hiçbir planımız ve çalışmamız yok. bu yüzden franki-sara gibi oyuncular inanılmaz geri giderken sallai-bay gibi fizikli oyuncular da ileri gidiyor. daha hibrit bir oyuna ihtiyacımız var. bunu hoca mı yapar yardımcı mı getirilir yoksa teknik ekip komple mi değiştirilir bilemem.
7- oyuncu değişiklikleri her zaman fecaat. 4 yıldır geride olduğu maçlarda ortasaha çıkarıp forvet alıyor. her seferinde de rezil oluyor. ama asla akıllanmıyor. diğer taraftan devre arası hiç değişiklik yapmıyor. 70'e kadar değişiklik yapması için gol yemek gerekiyor. bunu 4 senedir izliyoruz. izlemeye de devam edeceğiz.
8- kendisini sakin biri olarak tanımlıyor ama geriye düştüğünde mental kırılmayı asıl o yaşıyor. 1-1 olduğu zaman oyuna dokanamadı. 90 saniyede 2 gol yedik, kendi kalemize 2 gol attık ilk yarı. ikinci yarı oyun planı ve oyuncular aynı idi. maç sonu bahsettiği kırılmayı aslında o yaşadı. bunu çözecek olan da oydu. bunu oyun ya da oyuncu değiştirerek yapabilirdi. yapmadığı için davinson ikinci yarı kendi kalesine ikinci golünü attı. toplamda 3 gol attık kendi kalemize.
9- maç sonu demeçleri facia. tüm yenildiğimiz avrupa maçları sarı kart yiyor ve hakem eleştirisi dinliyoruz kendisinden. çünkü oyunu okuyamadığı için hakeme sarıyor.
10- ben bu maç tercihlerini kağıt üstünde çok iyi gördüm ve takdir ettim. bir risk aldı ve bu tutmadı. üsteki maddelerle bağımlı olarak oyun planı tutmadığı için ne yapacağını bilemedi. tek planlı hoca vurgumu artırmak için maç öncesi yanıldığımı da eklemek isterim. kenardaki hocanın da işi tam olarak yanıldığı zaman oyuna müdahale etmektir. okan hoca böyle bir riskle ilk fener deplasmanını domine etmişti mesela. benim aldığı riskle ilgili bir sorunum yok ama tutmayınca müdahale edemezsen aldığın risk de sorgulanı hale gelir.
okan buruk'un frankfurt maçındaki yanlışlarından bahsetmek istiyorum.
1- bugüne kadar hiç denemediği bir tandemi (daha çok açmak olursam iki stoperini ve üstüne kalecisini) ilk kez bu maç birlikte oynattı.
2- 4 yıl geçmesine rağmen topla çıkmak için hiçbir setimiz yok. dolayısıyla sağbeke franki gelse de, ilkay defansa yardıma gelse de çıkamıyoruz. dünyada 8 numaranın ceza yayında sırtı dönük top aldığı var mıdır bilmiyorum. varsa da herhalde pas kanalında tek bir kişi yokken yapmıyordur bunu.
3- dün sahada 90 dk kalan yunus 8km mesafe kat etmiş. rakip bizden 11 km fazla kat etmiş. dolayısıyla 1/5'i sadece yunus'tan kaynaklı. o 2 km fazla koşsa lemina, torreria da bir o kadar koşar o mesafe kapanır.
4- kat edilen mesafe oyun planı ile alakalı. topu sana veren ve geçiş kovalayan rakibe ne topu risksiz bölgede verip kapmak için ikili mücadeleye girebildik, ne set oynayabildik, ne kanatlarımızı ceza sahasına sokabildik. bu da 11 km farka yol açtı.
5- tek bir oyun planı var. bu maç içinde tuttu tuttu. tutmazsa ne oyun ne oyuncu değişikliği ile bunu çözemiyor. anadolu maçlarını saymıyorum zira çok büyük kalite farkı var.
6- üsteki madde ile bağlantılı olarak hücum presi çalışmadığı maçlarda rezil oluyoruz zira topu oraya başka türlü götürmek için hiçbir planımız ve çalışmamız yok. bu yüzden franki-sara gibi oyuncular inanılmaz geri giderken sallai-bay gibi fizikli oyuncular da ileri gidiyor. daha hibrit bir oyuna ihtiyacımız var. bunu hoca mı yapar yardımcı mı getirilir yoksa teknik ekip komple mi değiştirilir bilemem.
7- oyuncu değişiklikleri her zaman fecaat. 4 yıldır geride olduğu maçlarda ortasaha çıkarıp forvet alıyor. her seferinde de rezil oluyor. ama asla akıllanmıyor. diğer taraftan devre arası hiç değişiklik yapmıyor. 70'e kadar değişiklik yapması için gol yemek gerekiyor. bunu 4 senedir izliyoruz. izlemeye de devam edeceğiz.
8- kendisini sakin biri olarak tanımlıyor ama geriye düştüğünde mental kırılmayı asıl o yaşıyor. 1-1 olduğu zaman oyuna dokanamadı. 90 saniyede 2 gol yedik, kendi kalemize 2 gol attık ilk yarı. ikinci yarı oyun planı ve oyuncular aynı idi. maç sonu bahsettiği kırılmayı aslında o yaşadı. bunu çözecek olan da oydu. bunu oyun ya da oyuncu değiştirerek yapabilirdi. yapmadığı için davinson ikinci yarı kendi kalesine ikinci golünü attı. toplamda 3 gol attık kendi kalemize.
9- maç sonu demeçleri facia. tüm yenildiğimiz avrupa maçları sarı kart yiyor ve hakem eleştirisi dinliyoruz kendisinden. çünkü oyunu okuyamadığı için hakeme sarıyor.
10- ben bu maç tercihlerini kağıt üstünde çok iyi gördüm ve takdir ettim. bir risk aldı ve bu tutmadı. üsteki maddelerle bağımlı olarak oyun planı tutmadığı için ne yapacağını bilemedi. tek planlı hoca vurgumu artırmak için maç öncesi yanıldığımı da eklemek isterim. kenardaki hocanın da işi tam olarak yanıldığı zaman oyuna müdahale etmektir. okan hoca böyle bir riskle ilk fener deplasmanını domine etmişti mesela. benim aldığı riskle ilgili bir sorunum yok ama tutmayınca müdahale edemezsen aldığın risk de sorgulanı hale gelir.
