571
yaptığı ağlamanın daha geniş kitlelerce satın alınması için galatasaray da kollanıyor imasında bulunan teknik kişi. yaptığı açıklamanın işe yarar tarafları var ama nasıl;
1- bu ülkede futbol zannedilenin aksine izlenmiyor, sadece takip ediliyor. özellikle sosyal medyada sarı kartların sayımına kadar düşen bir kitle var. penaltı, ofsayt, kırmızı kart hatalı kararları kadar sarı karta bakılıyor bu ülkede. gündemi goygoycu, satılık, futbol cahili yorumcular belirliyor. galatasaray kitlesi neredeyse her yerde ama homojen olmadıkları için ağırlığını koyamıyor. galatasaray kazansa bile hakkı verilmiyor. çünkü maçı diğer takım taraftarlarınca izlenmedi.
2- neredeyse her hafta kazanan takımın iki takımından da birbirinden farkı yok deniyor. o her hafta kazanan iki takımın biri sürekli şampiyon oluyor. dolayısıyla şampiyon olurken haklı olduğumuz gerekçesiyle biz yeterince ağlayamıyoruz. fenerbahçe ise ağlamak ne kelime, ortalığı dağıtıyor. yani ikinci takım bu tepkileriyle algı şampiyonu oluyor. gerçeğin bir önemi yok, zaten gözlemlenmiyor.
3- fatih tekke'nin asıl sorması gereken soru 3-4 sene önce neredeyse eşit değerlerde eşit bütçelerde takımlar kuran 4 büyük takıma ne oldu da artık eşit değiller. galatasaray'ın değeri ile trabzonspor'un değeri 3 sezon önce aynı. şimdi ise galatasaray 3 katı değerde. fenerbahçe burada da şike yaparak kadro değerini şişiriyor ama en azından algıda bizim eksiğimiz yok diyebilir. trabzonspor diyemez. abicim allah aşkına galatasaray üç sezondur içeride dışarıda kupa maçında hiç fark etmez sizi yeniyor. 4-5 attığı eze eze yendiği maçlar da var. nasıl bunu görmezden gelip kadro kalitene bakmazsın. mesele galatasaray ile diğer takımlar arasında makasın açılması. ama sen buna hakem farkı dersen her şeyi gözden kaçırırsın.
evet fatih tekke de bunları ya biliyor ya da aptalı oynuyor ama algı yaparsanız bu ülkede tutar. çünkü dediğim gibi bu ülkede futbol izlenmiyor, sadece takip ediliyor. hakikatin bir önemi de kalmıyor.
1- bu ülkede futbol zannedilenin aksine izlenmiyor, sadece takip ediliyor. özellikle sosyal medyada sarı kartların sayımına kadar düşen bir kitle var. penaltı, ofsayt, kırmızı kart hatalı kararları kadar sarı karta bakılıyor bu ülkede. gündemi goygoycu, satılık, futbol cahili yorumcular belirliyor. galatasaray kitlesi neredeyse her yerde ama homojen olmadıkları için ağırlığını koyamıyor. galatasaray kazansa bile hakkı verilmiyor. çünkü maçı diğer takım taraftarlarınca izlenmedi.
2- neredeyse her hafta kazanan takımın iki takımından da birbirinden farkı yok deniyor. o her hafta kazanan iki takımın biri sürekli şampiyon oluyor. dolayısıyla şampiyon olurken haklı olduğumuz gerekçesiyle biz yeterince ağlayamıyoruz. fenerbahçe ise ağlamak ne kelime, ortalığı dağıtıyor. yani ikinci takım bu tepkileriyle algı şampiyonu oluyor. gerçeğin bir önemi yok, zaten gözlemlenmiyor.
3- fatih tekke'nin asıl sorması gereken soru 3-4 sene önce neredeyse eşit değerlerde eşit bütçelerde takımlar kuran 4 büyük takıma ne oldu da artık eşit değiller. galatasaray'ın değeri ile trabzonspor'un değeri 3 sezon önce aynı. şimdi ise galatasaray 3 katı değerde. fenerbahçe burada da şike yaparak kadro değerini şişiriyor ama en azından algıda bizim eksiğimiz yok diyebilir. trabzonspor diyemez. abicim allah aşkına galatasaray üç sezondur içeride dışarıda kupa maçında hiç fark etmez sizi yeniyor. 4-5 attığı eze eze yendiği maçlar da var. nasıl bunu görmezden gelip kadro kalitene bakmazsın. mesele galatasaray ile diğer takımlar arasında makasın açılması. ama sen buna hakem farkı dersen her şeyi gözden kaçırırsın.
evet fatih tekke de bunları ya biliyor ya da aptalı oynuyor ama algı yaparsanız bu ülkede tutar. çünkü dediğim gibi bu ülkede futbol izlenmiyor, sadece takip ediliyor. hakikatin bir önemi de kalmıyor.


