14
ilk yarıda de jong'u, maçın* gerilimini azaltmak ve kendi ismininn finalin önüne geçmesini engellemek amacıyla atmayan hakem. hakem psikolojisi dediğimiz şey bu olsa gerek. ben daha söylemeden cüneyt çakır'ı hatırlayanlar olmuştur belki de şimdiden.
sonrasında sneijder'i iki defa kartlık pozisyonda uyarmayı tercih eden, hollandalıların gol sonrası sert itirazlarında soğukkanlı davranan hakemdir aynı zamanda.
robben'in çift sarı karttan atılmasından önce ofsayt düdüğüne rağmen casillas'ı geçip sonra topu yavaşça direğe vuran van persie'yi atmaması da gözlerinizden kaçmamıştır belki de.
puyol'un robben'i düşürmeye çalıştığı pozisyonda ise robben kendini yere bırakmış olsa eminim ki hakem kırmızı kartını anında çıkarırdı. hatta sergen yalçın da rıdvan dilmen'e "sen olsaydın bırakırdın kendini yere hocam" tarzı konuştu. bu sözü yorumlamayacağım ama kafalarda pozisyonun karta dönüşmesi açısından bir şeyler oluşur en azından.
sonuç olarak benim gözüme batan pozisyonlar bunlardı ve hakemin yönetiminin hollanda taraftarı tarafından savunulacak yanının olmadığı aşikar. ha ben iki takımın da sempatizanı değildim, olaya daha bir objektif gözle bakmaya çalıştım haliyle. tartışmalı pozisyonları bir kenara bırakıp da maç içindeki oyuncularla iletişimini, maçın tansiyonunun yükselmesini önleyebilmesini, oyuncuların üçerli beşerli üzerine yürümesine rağmen otoritesinden taviz vermemesini ve yardımcı hakemlerden yardım alarak doğru kararlar vermesini taktir ettim. hakem maçı hatalarına rağmen iyi yönetmiştir, hem sonuç itibariyle ispanya'nın kupayı kaldırması eminim bu yönetimi ile hakemi de rahatlatmıştır.
edit: ulan gol öncesi yanlış korner kararını nasıl unuturum yuh be kardeşim kendimi kınıyorum işte.* neyse ki kimse laf etmeden farkına vardım.* yalnız golün korner verilmeyen pozisyondan önce olmasının hiçbir önemi yoktur diye düşünüyorum. o pozisyon için sadece "hollanda'nın korneri verilmemiştir" denilebilir ancak. birbiriyle bağlantılı olmayan pozisyonlar sonuçta. benim mantığım böyle diyor ama aksini düşünenelerle bu konuyu tartışabiliriz diye düşünüyorum...
sonrasında sneijder'i iki defa kartlık pozisyonda uyarmayı tercih eden, hollandalıların gol sonrası sert itirazlarında soğukkanlı davranan hakemdir aynı zamanda.
robben'in çift sarı karttan atılmasından önce ofsayt düdüğüne rağmen casillas'ı geçip sonra topu yavaşça direğe vuran van persie'yi atmaması da gözlerinizden kaçmamıştır belki de.
puyol'un robben'i düşürmeye çalıştığı pozisyonda ise robben kendini yere bırakmış olsa eminim ki hakem kırmızı kartını anında çıkarırdı. hatta sergen yalçın da rıdvan dilmen'e "sen olsaydın bırakırdın kendini yere hocam" tarzı konuştu. bu sözü yorumlamayacağım ama kafalarda pozisyonun karta dönüşmesi açısından bir şeyler oluşur en azından.
sonuç olarak benim gözüme batan pozisyonlar bunlardı ve hakemin yönetiminin hollanda taraftarı tarafından savunulacak yanının olmadığı aşikar. ha ben iki takımın da sempatizanı değildim, olaya daha bir objektif gözle bakmaya çalıştım haliyle. tartışmalı pozisyonları bir kenara bırakıp da maç içindeki oyuncularla iletişimini, maçın tansiyonunun yükselmesini önleyebilmesini, oyuncuların üçerli beşerli üzerine yürümesine rağmen otoritesinden taviz vermemesini ve yardımcı hakemlerden yardım alarak doğru kararlar vermesini taktir ettim. hakem maçı hatalarına rağmen iyi yönetmiştir, hem sonuç itibariyle ispanya'nın kupayı kaldırması eminim bu yönetimi ile hakemi de rahatlatmıştır.
edit: ulan gol öncesi yanlış korner kararını nasıl unuturum yuh be kardeşim kendimi kınıyorum işte.* neyse ki kimse laf etmeden farkına vardım.* yalnız golün korner verilmeyen pozisyondan önce olmasının hiçbir önemi yoktur diye düşünüyorum. o pozisyon için sadece "hollanda'nın korneri verilmemiştir" denilebilir ancak. birbiriyle bağlantılı olmayan pozisyonlar sonuçta. benim mantığım böyle diyor ama aksini düşünenelerle bu konuyu tartışabiliriz diye düşünüyorum...