16
o günü dünmüş gibi hatırlıyorum. komşumuz bizdeydi, onun çanak anten yapraklar ve ağaçlardan dolayı çekmiyordu, bize geliyordu maçları izlemek için. o gün de aynen öyle oldu, hep beraber maçı izliyorduk. hırvatlar 1:0 yaptıktan sonra annem ve babam, bu iş bitmiştir diye arka balkona çıkıp sigara içiyorlardı. üc dört dakika sonra, hayatında doğru dürüst bir kale vuruşu becerememiş bir rüştü öyle bir pas çıkarmıştır ki, emre aşığ'ın kafasına gelip, semihin önüne düşüp gol olmuştur. münire teyzem* ve ben öyle bağırmışız ki, annemlerin balkondan oturma odasına koşmaları bir olmuştur. o penaltı atışlar da ayrı bir keyifti. oyuncularımızdan hamit hariç, herkesin penaltı vuruşu o kadar berbat dı ki, hepsi de gol olmuştu. ömer üründül tabiriyle korkunç birşeydi.*