1102
servet çetin'in kariyer sezonu olan 2007-2008 sezonunda karl heinz feldkamp "keşke 11 tane servet olsa takımda" şeklinde bir beyanat vermişti. yanlış hatırlamıyorsam nobre'nin kafa golüyle 1-0 kaybettiğimiz beşiktaş deplasmanından sonraydı. bugün takımın başında feldkamp veya feldkamp kafasında bir teknik adam olsa idi, benzer bir demecin öznesi bu kez batshuayi olurdu.
fizik gücü ile, agresifliği ile, profesyonelliği ile tam bir feldkamp oyuncusu michy. her mevkide fizik, kondisyon, güç, kalite ve profesyonellik olarak michy batshuayi benzeri oyuncumuz olsa, sırtımız hiçbir kulvarda yere gelmez. hedef maçları kaybetmeyiz. şampiyonluk maçında 10 kişi fenerbahçe'ye sahadan silinerek yenilmeyiz. finallerin takımı olarak; salıncakta oturduğunu iddia ettiğimiz beşiktaş'tan bir kupa finalinde 5 yemez, sahada şiddete maruz kalmayız. molde'ye ezilmeyiz, prag'a ezilmeyiz, kopenhag'a ezilmeyiz. young boys'un moral ve özgüven mezesi olmayız. ama biz bir tane batshuayi alıyoruz; geri kalan kadronun 50%'sinden fazlasını pısırık, sinik, reaksiyon verme özelliği olmayan, fiziken bitik oyunculardan kuruyoruz.
galatasaray'da teknik heyet aşırı rahat, okan hocanın bütün başarı planı oyuncuların tecrübelerine ve kalitelerine endekslenmiş durumda. başka bir planımız veya düşüncemiz yok, olmayacak da sanırım. takım desen; futbolcuların büyük çoğunluğunun işi gücü makara kukara. bir tane kendisine iyi bakan, sporcu fizikli profesyonel de galatasaray armasının şampiyonlar liginde yer alması derdinde. ben kendisine dün akşam özelinde çok teşekkür ediyorum. bu teşekkürüm sadece iki gol attığı değil; tribünde teknik direktörün, saha kenarında yedek kulübesinin dehşet ve panik dolu gözlerle izlediği maçta çime ayak basar basmaz "ne oluyor beyler?" duruşunu sergilediği için. batshuayi'den başka istinasız herkes 3-0, 4-0 yazması muhtemel bir tabelayı kabullenmiş, teslim bayrağını çekmişti. umarım bir gün teslim bayrağını çekmeyen futbolcuların sayısını arttırmak gerektiğinin farkında olan bir futbol aklına sahip olur ve bambaşka bir mantık doğrultusunda planlanmış bir galatasaray seyredebiliriz.
fizik gücü ile, agresifliği ile, profesyonelliği ile tam bir feldkamp oyuncusu michy. her mevkide fizik, kondisyon, güç, kalite ve profesyonellik olarak michy batshuayi benzeri oyuncumuz olsa, sırtımız hiçbir kulvarda yere gelmez. hedef maçları kaybetmeyiz. şampiyonluk maçında 10 kişi fenerbahçe'ye sahadan silinerek yenilmeyiz. finallerin takımı olarak; salıncakta oturduğunu iddia ettiğimiz beşiktaş'tan bir kupa finalinde 5 yemez, sahada şiddete maruz kalmayız. molde'ye ezilmeyiz, prag'a ezilmeyiz, kopenhag'a ezilmeyiz. young boys'un moral ve özgüven mezesi olmayız. ama biz bir tane batshuayi alıyoruz; geri kalan kadronun 50%'sinden fazlasını pısırık, sinik, reaksiyon verme özelliği olmayan, fiziken bitik oyunculardan kuruyoruz.
galatasaray'da teknik heyet aşırı rahat, okan hocanın bütün başarı planı oyuncuların tecrübelerine ve kalitelerine endekslenmiş durumda. başka bir planımız veya düşüncemiz yok, olmayacak da sanırım. takım desen; futbolcuların büyük çoğunluğunun işi gücü makara kukara. bir tane kendisine iyi bakan, sporcu fizikli profesyonel de galatasaray armasının şampiyonlar liginde yer alması derdinde. ben kendisine dün akşam özelinde çok teşekkür ediyorum. bu teşekkürüm sadece iki gol attığı değil; tribünde teknik direktörün, saha kenarında yedek kulübesinin dehşet ve panik dolu gözlerle izlediği maçta çime ayak basar basmaz "ne oluyor beyler?" duruşunu sergilediği için. batshuayi'den başka istinasız herkes 3-0, 4-0 yazması muhtemel bir tabelayı kabullenmiş, teslim bayrağını çekmişti. umarım bir gün teslim bayrağını çekmeyen futbolcuların sayısını arttırmak gerektiğinin farkında olan bir futbol aklına sahip olur ve bambaşka bir mantık doğrultusunda planlanmış bir galatasaray seyredebiliriz.