• 703
    cehennem gibi bir sıcak, topun oyuncuların ayağına bacağına dolandığı, yanmış patates tarlasından hallice bir çim saha, top oynamak isteyen bir takım ile geride bekleyip, geçiş hücumu-kontra oynayan bir takımın mücadelesi.

    saha afedersiniz s*k gibi bir sahaydi. top dikkat ettiyseniz yerden hiç düzgün akmıyordu, sanki çakıl taşı üstünde gidiyormuş gibiydi. kurumuş çimler, rüzgar, 29 derecede yüksek nem, malesef top oynanacak bir ortam yoktu. daha ilk saniyede nelson sahanın azizliğine uğradı, ikinci golde top olmadık yere sekti, üçüncü gol penaltı zaten. kısacası şanslı günümüzde değildik. yoksa anadolu takımından hallice ve penaltıya kadar doğru düzgün pozisyonu olmayan bu beşiktaş’ı normal futbol şartlarında evire çevire yeneriz biz.

    son iki gol, zaten dağılmış, 10 kişi kalmış takıma karşı geldi. rafa’nın son dakika golü de mesela komik bir goldu. sahaya bütün takım ve maçtaki tüm seyirciler cenabet çıksa, yine bu denli şanssızlık olmazdı. ben böylesine bir sıcakta götümü kaldırıp, mutfağa su almaya giderken kan ter içinde kalıyorum ki bu insanlar 90 dakika koşmak, boğuşmak, pres yapmak durumundaydı. bunu yazarken bile ter bastı mesela ve ben futbolcu olsam kralı gelse beni o havada sahaya çıkaramazdı.

    yahu torreira bile saçmaladı bu maçta, gerçekten çok tuhaf bir maç oldu.

    takım toparlanır elbet, ama sahada bize lüks olan oyuncuların sayısını azaltmalıyız. ziyech, ıcardi, kerem, zaha gibi lüks isimlerden sadece 1 tanesi ilk 11 çıkmalı.
App Store'dan indirin Google Play'den alın