692
alışılmışın aksine aile ile dışarıda güzel bir akşam geçirirken boyuna gelen gol bildirimleri sayesinde takip ettiğim maç.
sıfır dakika izledim. bu saat oldu, hala daha da açıp bir gole dahi bakmış değilim. ama maçın kalanında ne olursa olsun takımın en azından uzatma dakikalarında götünü sıkıp(daha kibar bir tabir bulamadım) 3-0'da tutması gerekirdi.
anlaşılan bu refleksi bile vermekten aciz bir takım olmuşuz. üzücü olsa da aşırı şaşırtmadı. "biz son 2 senenin şampiyonuyuz" cümlesine yaslanarak koca bir yaz dönemini geçirmekle yeni sezona hazırlanılmıyor. taraftar bu goygoyu kendi arasında yapabilir, belki "yangın" olayına girişmemek için birbirine de söyleyebilir.
ama takımın, staffın, yönetimin buna bel bağlayıp uyumasının kabul edilebilir tarafı yok. dün olmasa bile bir yerde sağlam bir tokat gelecekti. taraftar açısından kötü tarafı beşiktaş'a karşı ve 5-0'la gelmesi oldu. yılın 365 günü, günün 24 saati internette taraftarlık hatta takım mücadelesi yapılan bu devirde katlanması daha zor.
yine de şunu unutmamak gerekiyor. futbol dün başlamadı ve yarın da bitmeyecek. zamanında biz de fenerbahçe'yi kupa finalinde 5-1 yendik. 10 gün sonra kadıköy deplasmanında kaybedip şampiyonluğu verdik.
biz film niyetine galatasaray dergisi ile vcd'sini dağıttık, tshirtler falan çıkardık. adamlar da 100. yılınızda şampiyon olduk diyerek sataşmalı kutlamaya devam ettiler. ertesi sene şampiyon olunca da asıl 100. yılımız buydu diye bir şey uydurduk.
yani demem o ki bu işlerin sonu gelmez...
2005 mayıs'ında biz fenerbahçe'yi 5-1, onlar bizi 1-0 yendi. biz kupa kazandık, adamların türkiye kupası hasretini 22 seneye çıkardık. adamlar şampiyon oldu. beşiktaş 2003'te olmuştu, onlar 2007'de oldu ve biz 100. yılımızda öyle dımdızlak kaldık.
o zaman için ikisi de önemli şeylerdi. belki de aynı derecede üzülmeye değerdi. bugün için, yarın için, belki birkaç sene için üzücü ve yakıcı olan bu maçın skoru olacak.
ama dünyanın da, galatasaray'ın da sonunu getirmeyecek...
sıfır dakika izledim. bu saat oldu, hala daha da açıp bir gole dahi bakmış değilim. ama maçın kalanında ne olursa olsun takımın en azından uzatma dakikalarında götünü sıkıp(daha kibar bir tabir bulamadım) 3-0'da tutması gerekirdi.
anlaşılan bu refleksi bile vermekten aciz bir takım olmuşuz. üzücü olsa da aşırı şaşırtmadı. "biz son 2 senenin şampiyonuyuz" cümlesine yaslanarak koca bir yaz dönemini geçirmekle yeni sezona hazırlanılmıyor. taraftar bu goygoyu kendi arasında yapabilir, belki "yangın" olayına girişmemek için birbirine de söyleyebilir.
ama takımın, staffın, yönetimin buna bel bağlayıp uyumasının kabul edilebilir tarafı yok. dün olmasa bile bir yerde sağlam bir tokat gelecekti. taraftar açısından kötü tarafı beşiktaş'a karşı ve 5-0'la gelmesi oldu. yılın 365 günü, günün 24 saati internette taraftarlık hatta takım mücadelesi yapılan bu devirde katlanması daha zor.
yine de şunu unutmamak gerekiyor. futbol dün başlamadı ve yarın da bitmeyecek. zamanında biz de fenerbahçe'yi kupa finalinde 5-1 yendik. 10 gün sonra kadıköy deplasmanında kaybedip şampiyonluğu verdik.
biz film niyetine galatasaray dergisi ile vcd'sini dağıttık, tshirtler falan çıkardık. adamlar da 100. yılınızda şampiyon olduk diyerek sataşmalı kutlamaya devam ettiler. ertesi sene şampiyon olunca da asıl 100. yılımız buydu diye bir şey uydurduk.
yani demem o ki bu işlerin sonu gelmez...
2005 mayıs'ında biz fenerbahçe'yi 5-1, onlar bizi 1-0 yendi. biz kupa kazandık, adamların türkiye kupası hasretini 22 seneye çıkardık. adamlar şampiyon oldu. beşiktaş 2003'te olmuştu, onlar 2007'de oldu ve biz 100. yılımızda öyle dımdızlak kaldık.
o zaman için ikisi de önemli şeylerdi. belki de aynı derecede üzülmeye değerdi. bugün için, yarın için, belki birkaç sene için üzücü ve yakıcı olan bu maçın skoru olacak.
ama dünyanın da, galatasaray'ın da sonunu getirmeyecek...