18
mevcut gündem onu gerektirdiği için etik tartışmaları ile geçirilen ve her bir köşesinden berbat detaylar çıkan rezillik.
eminim başka bir dönemde olsa sözleşmenin sızdırılması eyleminden ziyade içeriği daha çok tepki çekecekti. sızdırılma rezilliği, yönetimin namusunu koruyamamasıdır ve dayanılması güç bir utanç vesikasıdır. fakat içeriğin rezilliği de son 2 yılda o kadar da güllük gülistanlık, maliyet anlamında cennetten kopma bir dönem yaşamadığımızı ispat eder niteliktedir.
hani neresinden tutarsan elinde kalıyor denir ya, gerçekten de öyle. tete, ndombele, aurier, zaha, sergio, vinicius gibi korkunç maliyetlerinin yanına yaklaşamayan performans verenler bir yana; torreira, mertens, icardi, davinson gibi maliyet fayda oranı tavan yapanlar bir yana. bunu gidip basına sızdıran şerefsiz bir yana.
galatasaray gibi ekonomik anlamda ilginç dönemler yaşayan ve kendimi bildim bileli dev bir borcu döndürmeye çalışan bir kulübün ışığı ilk gördüğü anda havaya saçtığı paralara akıl sır erecek gibi değil. tete bana kalırsa tahmin edilemezdi, bu kariyer ve yaşta bir oyuncunun maliyetine bonservisi elindeyken çok da bakmayabilirsiniz fakat 2 senede isimlerden edilen zararlar bir sacha boey ediyor ve günün sonunda yine tarihi bir edinimimiz çöpe gitmiş oluyor. bizi, diğer iki kulüp gibi koç bireyler fonlamıyor.
bu sözleşmeyi sızdıran yönetici arkadaşa da bir çift lafım var. bir gram namusun, şerefin, haysiyetin varsa 5 dakika daha kulüp çatısı altında barınmaz siktir olur gidersin. yapılan eylem, verilen sözleşme her ne kadar kötü ise de minicik siyasi emelleriniz peşinde kulübü soktuğunuz durum mide bulandırıcı.
eminim başka bir dönemde olsa sözleşmenin sızdırılması eyleminden ziyade içeriği daha çok tepki çekecekti. sızdırılma rezilliği, yönetimin namusunu koruyamamasıdır ve dayanılması güç bir utanç vesikasıdır. fakat içeriğin rezilliği de son 2 yılda o kadar da güllük gülistanlık, maliyet anlamında cennetten kopma bir dönem yaşamadığımızı ispat eder niteliktedir.
hani neresinden tutarsan elinde kalıyor denir ya, gerçekten de öyle. tete, ndombele, aurier, zaha, sergio, vinicius gibi korkunç maliyetlerinin yanına yaklaşamayan performans verenler bir yana; torreira, mertens, icardi, davinson gibi maliyet fayda oranı tavan yapanlar bir yana. bunu gidip basına sızdıran şerefsiz bir yana.
galatasaray gibi ekonomik anlamda ilginç dönemler yaşayan ve kendimi bildim bileli dev bir borcu döndürmeye çalışan bir kulübün ışığı ilk gördüğü anda havaya saçtığı paralara akıl sır erecek gibi değil. tete bana kalırsa tahmin edilemezdi, bu kariyer ve yaşta bir oyuncunun maliyetine bonservisi elindeyken çok da bakmayabilirsiniz fakat 2 senede isimlerden edilen zararlar bir sacha boey ediyor ve günün sonunda yine tarihi bir edinimimiz çöpe gitmiş oluyor. bizi, diğer iki kulüp gibi koç bireyler fonlamıyor.
bu sözleşmeyi sızdıran yönetici arkadaşa da bir çift lafım var. bir gram namusun, şerefin, haysiyetin varsa 5 dakika daha kulüp çatısı altında barınmaz siktir olur gidersin. yapılan eylem, verilen sözleşme her ne kadar kötü ise de minicik siyasi emelleriniz peşinde kulübü soktuğunuz durum mide bulandırıcı.