erden timur

temiz kalpli ve çok iyi bir galatasaraylı olan eski yöneticimiz.

mis gibi adamı resmen takımdan kovarcasına gönderdik. gitmek durumunda bıraktık. bu adam hem iş nasıl yapılır biliyor, insan nasıl kazanılır gönül nasıl alınır, nasıl kalplere inilir biliyor ve bütün bunları yalansız becerebiliyordu. çünkü kendisi galatasarayı kalben seviyor ve inanmadığı şeyleri futbolcusundan yöneticisine taraftarına bile söylemiyordu. o yüzden hepimiz bu kadar sevdik inandık ya.

bir de bu adam övünmeyi sevmeyen de bir adam. zaten herşeyiyle belli ediyordu bunu, rol çalmayı sevmeyen ön planda olmaya çalışmaktan hazzetmeyen bir adamdı. ama nasıl bir emeğine çöküldüyse fatih altaylıyla yaptığı röportajda sadece transferler değil, florya projesinden tut da hibe sponsorluklarına kadar bir allahın kulu da emeğe saygı göstermez mi dercesine sitem etti. amacı da yine bunu ben yaptım demek değil de yaptığının bir kıymetinin olduğunun hissedilmesi.

işte böyle böyle küstürdüler adamı, şimdi ne projeye inandırabiliyorlar futbolcuyu, ne kulübün parasına kendi parasıymış gibi sahip çıkıyor yöneticiler ve içimiz hiçbir konuda rahat değil. keşke kulübümüz erden timurlardan oluşsa.