1069
baştan şunu söyleyeyim, bozkurt sembolü türklüğün sembolü falan değildir. selçuklu’da da, osmanlı’da da esamesi okunmaz. 30-40 yıllık bir tarihi vardır. eğer zaten siyasi bilinci 2015 sonrasında değişen akp politikalarıyla şekillendirilmiş ve o tarihten öncesini pek bilmeyen genç bir birey değilseniz bozkurt sembolünün -özellikle el işareti olan- türklüğün genelini temsil eden bir şey olmadığını bilirsiniz. bilmiyorsanız da bilin, çünkü bozkurt ülkücülüğün ve mhp’nin sembolüdür. kurta da düşman değilim, aşırı havalı bir hayvan, bir sembol seçecek olsam seçeceğim 2-3 hayvandan biri olurdu.
ben de isterdim millet/devlet olarak bir armamız olsun. formalarda da estetik görünürdü. düşünsenize formanın göğüs kısmında bir kalkan üzerinde civciv… dış basında manşetler “kırmızı civcivler yine ezdi geçti”… ben de isterdim en tırt milli takımların bile havalı bir arması varken bizim formamızda pes’te lisansı alınmayan ülkeler gibi sadece düz bayrak olmasın ama yok. sembolik olarak da bozkurt bu ülkenin tamamını kapsayan bir şey değildir ve hiçbir zaman da olmamıştır. şimdi nasıl bilmiyorum ama ben lisedeyken bozkurt işareti demek ülkücü demekti, ülkücü de en ufak bir anlaşmazlığında seni dövdürecek arkası olan biri demekti. ben ülkenin en batısında sünni bir türk olarak bunu böyle görerek büyüdüysem bu ülkede bu işareti hepimizin sembolü diye kimseye kabul ettiremezsiniz.
işin türkiye içi politik kısmını bitirdim, gelelim şimdi avrupa’nın ikiyüzlülüğüne. avrupa türkiye’yi ve türkleri sevmiyor. bunu basit bir “bizi kıskanıyorlar” argümanıyla söylemiyorum. tarihsel olarak biz onların gözünde hala işgalciyiz. avrupa’nın sınırlarında iki millet var; ruslar ve türkler. rusları da sevmiyorlar ama onları sadece bu aralar (100 yıldır falan) sevmiyorlar. biz tarihsel olarak onların gözünde hala bu topraklarda işgalciyiz ve biz anadolu ve trakya’da müslüman çoğunluklu yaşamaya devam ettiğimiz müddetçe onlar tarafından kabul görmeyeceğiz. bunu da milliyetçilik ve dindarlık spekturumunda kendisini 0 noktasında gören biri olarak söylüyorum ve tabii ki sizin bireysel tecrübelerinizi kastetmiyorum. yoksa benim de avrupalı arkadaşlarım var. * avrupa gözünde ruslar ve türklerin nasıl olduğuyla ilgili geçen çok güzel bir benzetme görmüştüm aşağı yukarı şöyle diyordu: “ruslar ailenin dışlanmış üyesidir ama yine de aileden biridir türkler hiçbir zaman aileden biri olamayacaktır.”
merih’in yaptığı hareket ceza gerektirecek bir hareket değildir. herif orada çetnik selamı veriyor ag, çetnik selamını bizim köyde yap da bak bakalım çıkabiliyor musun. bozkurt mhp’nin sembolüdür ve ne kadar sevmesem de mhp bu ülkenin yasal bir partisidir. eğer devlet bahçeli avrupa birliği’ne ayak bastığında tutuklanmıyorsa bozkurt işaretinin de ceza gerektirecek bir şeyi yok demektir. ya politik olan en ufak hareketi bile cezaya tabi tutacaksın, ya da nazi selamı gibi ekstrem olmayan hiçbir şeye ceza vermeyeceksin. yok öyle ikiyüzlülük.
işin merih boyutuna gelirsek, kendisinden hiç haz etmem. hem bir önceki turnuvadaki gereksiz milliyetçi pohpohlamalar hem de kariyerindeki akılsız tercihlerden ötürü pek sevmem. ancak bu olayda ve elenmemizde hiçbir suçu yoktur. kendisi o hareketi yaparken herhangi bir art niyet taşıdığını da düşünmüyorum. bilirsiniz futbolcuların çoğu biraz zekasız ve entelektüel olarak baya zayıf olurlar. muhtemelen merih de o anın coşkusuyla aklına gelen en türk hareketi yaptı, buraya kadar yazdığım birçok şeyi düşünmedi veya bilmiyordu bile. elenmemizde de suçu yok, yerine oynayan samet de bence gayet güzel oynadı. biz hollanda’yı gayet eleyebilirdik, çok şanssız bir maç oldu bence. merih’in de o maç özelinde canı sağolsun avrupalı ikiyüzlülüğünün kurbanı oldu.
dipnot: yazı çok uzun oldu muhtemelen uyku tutmamasının getirdiği saçmalamalarla dolu olabilir. sabah bakarım öyleyse silerim valla kimse kusura bakmasın…..
ben de isterdim millet/devlet olarak bir armamız olsun. formalarda da estetik görünürdü. düşünsenize formanın göğüs kısmında bir kalkan üzerinde civciv… dış basında manşetler “kırmızı civcivler yine ezdi geçti”… ben de isterdim en tırt milli takımların bile havalı bir arması varken bizim formamızda pes’te lisansı alınmayan ülkeler gibi sadece düz bayrak olmasın ama yok. sembolik olarak da bozkurt bu ülkenin tamamını kapsayan bir şey değildir ve hiçbir zaman da olmamıştır. şimdi nasıl bilmiyorum ama ben lisedeyken bozkurt işareti demek ülkücü demekti, ülkücü de en ufak bir anlaşmazlığında seni dövdürecek arkası olan biri demekti. ben ülkenin en batısında sünni bir türk olarak bunu böyle görerek büyüdüysem bu ülkede bu işareti hepimizin sembolü diye kimseye kabul ettiremezsiniz.
işin türkiye içi politik kısmını bitirdim, gelelim şimdi avrupa’nın ikiyüzlülüğüne. avrupa türkiye’yi ve türkleri sevmiyor. bunu basit bir “bizi kıskanıyorlar” argümanıyla söylemiyorum. tarihsel olarak biz onların gözünde hala işgalciyiz. avrupa’nın sınırlarında iki millet var; ruslar ve türkler. rusları da sevmiyorlar ama onları sadece bu aralar (100 yıldır falan) sevmiyorlar. biz tarihsel olarak onların gözünde hala bu topraklarda işgalciyiz ve biz anadolu ve trakya’da müslüman çoğunluklu yaşamaya devam ettiğimiz müddetçe onlar tarafından kabul görmeyeceğiz. bunu da milliyetçilik ve dindarlık spekturumunda kendisini 0 noktasında gören biri olarak söylüyorum ve tabii ki sizin bireysel tecrübelerinizi kastetmiyorum. yoksa benim de avrupalı arkadaşlarım var. * avrupa gözünde ruslar ve türklerin nasıl olduğuyla ilgili geçen çok güzel bir benzetme görmüştüm aşağı yukarı şöyle diyordu: “ruslar ailenin dışlanmış üyesidir ama yine de aileden biridir türkler hiçbir zaman aileden biri olamayacaktır.”
merih’in yaptığı hareket ceza gerektirecek bir hareket değildir. herif orada çetnik selamı veriyor ag, çetnik selamını bizim köyde yap da bak bakalım çıkabiliyor musun. bozkurt mhp’nin sembolüdür ve ne kadar sevmesem de mhp bu ülkenin yasal bir partisidir. eğer devlet bahçeli avrupa birliği’ne ayak bastığında tutuklanmıyorsa bozkurt işaretinin de ceza gerektirecek bir şeyi yok demektir. ya politik olan en ufak hareketi bile cezaya tabi tutacaksın, ya da nazi selamı gibi ekstrem olmayan hiçbir şeye ceza vermeyeceksin. yok öyle ikiyüzlülük.
işin merih boyutuna gelirsek, kendisinden hiç haz etmem. hem bir önceki turnuvadaki gereksiz milliyetçi pohpohlamalar hem de kariyerindeki akılsız tercihlerden ötürü pek sevmem. ancak bu olayda ve elenmemizde hiçbir suçu yoktur. kendisi o hareketi yaparken herhangi bir art niyet taşıdığını da düşünmüyorum. bilirsiniz futbolcuların çoğu biraz zekasız ve entelektüel olarak baya zayıf olurlar. muhtemelen merih de o anın coşkusuyla aklına gelen en türk hareketi yaptı, buraya kadar yazdığım birçok şeyi düşünmedi veya bilmiyordu bile. elenmemizde de suçu yok, yerine oynayan samet de bence gayet güzel oynadı. biz hollanda’yı gayet eleyebilirdik, çok şanssız bir maç oldu bence. merih’in de o maç özelinde canı sağolsun avrupalı ikiyüzlülüğünün kurbanı oldu.
dipnot: yazı çok uzun oldu muhtemelen uyku tutmamasının getirdiği saçmalamalarla dolu olabilir. sabah bakarım öyleyse silerim valla kimse kusura bakmasın…..