335
önemiyle ilgili daha önce yazmıştım fakat düzenleme falan yaparken kalmış öyle. yalnız entryi tekrar gözden geçirirken farkettim ki bu yıl en az 10 katını yaşamışız *
--- alıntı ---
önceki şampiyonluklarımız da kendi içinde ayrı ayrı önemli ve alın teriyle kazanılmış şampiyonluklar, hepsi birbirinden kıymetli, emeği geçen herkesin eline koluna yüreğine sağlık. ama bu sezon * kazanılan şampiyonluk içerdiği hikayeler, verilen mücadeleler ve gerek bugüne gerek geleceğe yönelik etkileri bakımından belki de en kritiklerinden biriydi.
hikaye olarak çok ilginç süreçler yaşandı. boey neredeyse bedavaya gönderilecekken kalıp bulunduğu hattı domine ederek şampiyonluğa direkt etki etti. abdülkerim yazılıp çizilenler doğruysa sen 1 milyon euro eder misin muhabbetinde masadan kalkarak selçuk inan misali ligin kaderini değiştiren adam oldu. dubois desen boey yerine alınan adamdı sol tarafta bizi çok iyi idare etti. kazımcan keza kontenjan açısından elimizi rahatlattı. barış alper ihtiyaç duyulduğu anlarda sahneye çıkıp etkili performans gösterdi. gomis takımın henüz oturmadığı, herşeyin pamuk ipliğine bağlı olduğu ilk maçlarda attığı gollerle resmen kaosu engelledi. okan hocanın 2001 yılı ankaragücü maçı kırmızı kart meselesi ve yıllar yıllar sonra yine bir ankaragücü maçında şampiyonluğun ilan edilmesi. 100. yılda başkentte olması, 2023'e denk gelmesi, hazirana kalmayıp mayıslar bizimdir ayında gerçekleşmesi gibi birçok ilginç nokta söz konusu, atladıklarım olabilir.
diğer yandan ilk kez birşeylerin bu kadar aleni olduğu bir sezon gördük. suyun karşı tarafı maçlarını evinde/şehir dışına çıkmadan oynarken bizimse deplasmanda oynamaktan stadın yolunu unuttuğumuz tesadüfi bir fikstür çekimiyle başlayan süreç valencia (p) , rakiplere dokunulmazlık ile devam ederken bizim maçlarda ilk hamlemizde gösterilen sarı kartlar aynı maç içerisinde rakibin 2. yada 3. kartlık hareketinde ortaya çıktı, hiç çıkmadığı da oldu. lehimize olan pozisyonlarda varın devreye girmemesi, var kayıtlarının algı maksatlı sivas maçı sonrası verilip tekrar verilmemesi, lale orta meselesi, medyaya düşen federasyon başkanıyla gizli toplantılar, doğru da olsa lehimize karar veren hakemlerin dinlendirilirken aleyhimize düdük çalanların sonraki haftalarda da görevlendirilerek mesaj verilmesi, mevzu bahis biz olunca 40 kişiyle nöbet tutanların rakipler söz konusu olduğunda üç maymunu oynaması.. uzar gider. organize ve profesyonel bir kötülükün bu kadar rahat hareket ettiği başka bir sezon olmadı sanırım. hepsi tek bir amaç altında toplanınca böyle oluyor demekki.
transfer açısından bakarsak da mata, mertens, zaniolo, torreira, icardi derken dünya çapında güzel pr oldu. benzer kalibrede isimlerin takıma katılması için şampiyonluk önemliydi çünkü ikna kısmında şampiyonlar ligi / uefa gibi * avrupa odaklı projeler ile avantaj sağlayabilirsin * takımdaki isimlerin kalması için de aynı durum geçerli.
transfer haricinde birçok projeden bahsediliyor ki şampiyon olduğun ortamda bunları daha rahat gerçekleştirebilirsin.
kısaca nokta atışı bir şampiyonluk oldu, hepimize hayırlı olsun tekrardan.
--- alıntı ---
--- alıntı ---
önceki şampiyonluklarımız da kendi içinde ayrı ayrı önemli ve alın teriyle kazanılmış şampiyonluklar, hepsi birbirinden kıymetli, emeği geçen herkesin eline koluna yüreğine sağlık. ama bu sezon * kazanılan şampiyonluk içerdiği hikayeler, verilen mücadeleler ve gerek bugüne gerek geleceğe yönelik etkileri bakımından belki de en kritiklerinden biriydi.
hikaye olarak çok ilginç süreçler yaşandı. boey neredeyse bedavaya gönderilecekken kalıp bulunduğu hattı domine ederek şampiyonluğa direkt etki etti. abdülkerim yazılıp çizilenler doğruysa sen 1 milyon euro eder misin muhabbetinde masadan kalkarak selçuk inan misali ligin kaderini değiştiren adam oldu. dubois desen boey yerine alınan adamdı sol tarafta bizi çok iyi idare etti. kazımcan keza kontenjan açısından elimizi rahatlattı. barış alper ihtiyaç duyulduğu anlarda sahneye çıkıp etkili performans gösterdi. gomis takımın henüz oturmadığı, herşeyin pamuk ipliğine bağlı olduğu ilk maçlarda attığı gollerle resmen kaosu engelledi. okan hocanın 2001 yılı ankaragücü maçı kırmızı kart meselesi ve yıllar yıllar sonra yine bir ankaragücü maçında şampiyonluğun ilan edilmesi. 100. yılda başkentte olması, 2023'e denk gelmesi, hazirana kalmayıp mayıslar bizimdir ayında gerçekleşmesi gibi birçok ilginç nokta söz konusu, atladıklarım olabilir.
diğer yandan ilk kez birşeylerin bu kadar aleni olduğu bir sezon gördük. suyun karşı tarafı maçlarını evinde/şehir dışına çıkmadan oynarken bizimse deplasmanda oynamaktan stadın yolunu unuttuğumuz tesadüfi bir fikstür çekimiyle başlayan süreç valencia (p) , rakiplere dokunulmazlık ile devam ederken bizim maçlarda ilk hamlemizde gösterilen sarı kartlar aynı maç içerisinde rakibin 2. yada 3. kartlık hareketinde ortaya çıktı, hiç çıkmadığı da oldu. lehimize olan pozisyonlarda varın devreye girmemesi, var kayıtlarının algı maksatlı sivas maçı sonrası verilip tekrar verilmemesi, lale orta meselesi, medyaya düşen federasyon başkanıyla gizli toplantılar, doğru da olsa lehimize karar veren hakemlerin dinlendirilirken aleyhimize düdük çalanların sonraki haftalarda da görevlendirilerek mesaj verilmesi, mevzu bahis biz olunca 40 kişiyle nöbet tutanların rakipler söz konusu olduğunda üç maymunu oynaması.. uzar gider. organize ve profesyonel bir kötülükün bu kadar rahat hareket ettiği başka bir sezon olmadı sanırım. hepsi tek bir amaç altında toplanınca böyle oluyor demekki.
transfer açısından bakarsak da mata, mertens, zaniolo, torreira, icardi derken dünya çapında güzel pr oldu. benzer kalibrede isimlerin takıma katılması için şampiyonluk önemliydi çünkü ikna kısmında şampiyonlar ligi / uefa gibi * avrupa odaklı projeler ile avantaj sağlayabilirsin * takımdaki isimlerin kalması için de aynı durum geçerli.
transfer haricinde birçok projeden bahsediliyor ki şampiyon olduğun ortamda bunları daha rahat gerçekleştirebilirsin.
kısaca nokta atışı bir şampiyonluk oldu, hepimize hayırlı olsun tekrardan.
--- alıntı ---