11058
aurier'i 45 dakika denedi hoca, durumu beğenmeyince kaan'dan devam dedi.
ziyech'in kasımpaşa ve alanyaspor deplasmanlarında fark yarattığını görünce son puzzle da tamamlandı. son 5-6 haftada hücumda uçuyor takım. çünkü doğruyu tak anında görüyor hoca.
barış alper iki kanatta da yedeğin yedeğiydi sezon başında. şimdi en başta onu yazıyor. neden hak etti çünkü.
forma adaleti denen şey var.
hepimiz gibi mertens'i o da böyle beklemiyordu. adamın 36 yaşındaki hali geçen sezon sırıtıyordu. ama mertens kendini bulunca kerem'i 10 numara oynatmaktan vazgeçti. mertens'in 37 yaşındaki hali takımın en iyisi.
sol bek sağ bek yoktu, elinden geleni yaptı hoca, sıfır şikayet. taraftar bile havlu atmaya hazırlandı o zamanlar. o sadece işine baktı.
halil'i bile denedi hoca. icardi yokken baktı biraz ama olmadı, ısrar yok, çok pragmatik, hemen gönderdi.
oliveira biraz sorun çıkarır gibi oldu, portekizli baktı kazanacağım bir cephe yok, bayrakları hemen indirdi. maaşıyla ilgili sıkıntı yaşattığı söylenen ziyech bu adamın adaletine güvendi ki o defteri kapadı ve son 10-15 haftada formuna kavuşmak için çabaladı. zaha hocasına beni neden oynatmıyorsun diyemez, biliyor çünkü bekleneni veremediğini.
bunun gibi bir sürü örnek. sürekli oyun ve oyuncu geliştirmesi. sürekli artan formumuz. istikrarlı sonuçlar. avrupa'da sonuç almamış olabiliriz ama bayern'i bile sahada ezen o takımı yaratması. bir gelecek hayal ettirmesi. böyle bir adama oyuncular saygı duymayacak da ne yapacak.
bu ortamı yaratırken korkulan bir figür olarak ortaya da çıkmadı hoca. tam tersine gülerek halletti birçok şeyi. sivasspor'un fenerbahçe maçı öncesi bülent uygun'a "sivasspor'un avrupa kupası hedefi var" diyerek ayar verdi. ama bunu söylerken karıncayı bile incitmedi. böyle de ince zekalı.
şimdi düşünün eski galatasaray teknik direktörlerini. ne kolay adam harcayanlar vardı değil mi? ya da ne takıntı sahibi adamlar vardı değil mi? hepimiz sinir hastası oluyorduk. okan hoca'da böyle bir şey yaşanmıyor. galatasaray'dan yana huzur var. değerini bilmek lazım. inşallah sayılı günler değildir.
ziyech'in kasımpaşa ve alanyaspor deplasmanlarında fark yarattığını görünce son puzzle da tamamlandı. son 5-6 haftada hücumda uçuyor takım. çünkü doğruyu tak anında görüyor hoca.
barış alper iki kanatta da yedeğin yedeğiydi sezon başında. şimdi en başta onu yazıyor. neden hak etti çünkü.
forma adaleti denen şey var.
hepimiz gibi mertens'i o da böyle beklemiyordu. adamın 36 yaşındaki hali geçen sezon sırıtıyordu. ama mertens kendini bulunca kerem'i 10 numara oynatmaktan vazgeçti. mertens'in 37 yaşındaki hali takımın en iyisi.
sol bek sağ bek yoktu, elinden geleni yaptı hoca, sıfır şikayet. taraftar bile havlu atmaya hazırlandı o zamanlar. o sadece işine baktı.
halil'i bile denedi hoca. icardi yokken baktı biraz ama olmadı, ısrar yok, çok pragmatik, hemen gönderdi.
oliveira biraz sorun çıkarır gibi oldu, portekizli baktı kazanacağım bir cephe yok, bayrakları hemen indirdi. maaşıyla ilgili sıkıntı yaşattığı söylenen ziyech bu adamın adaletine güvendi ki o defteri kapadı ve son 10-15 haftada formuna kavuşmak için çabaladı. zaha hocasına beni neden oynatmıyorsun diyemez, biliyor çünkü bekleneni veremediğini.
bunun gibi bir sürü örnek. sürekli oyun ve oyuncu geliştirmesi. sürekli artan formumuz. istikrarlı sonuçlar. avrupa'da sonuç almamış olabiliriz ama bayern'i bile sahada ezen o takımı yaratması. bir gelecek hayal ettirmesi. böyle bir adama oyuncular saygı duymayacak da ne yapacak.
bu ortamı yaratırken korkulan bir figür olarak ortaya da çıkmadı hoca. tam tersine gülerek halletti birçok şeyi. sivasspor'un fenerbahçe maçı öncesi bülent uygun'a "sivasspor'un avrupa kupası hedefi var" diyerek ayar verdi. ama bunu söylerken karıncayı bile incitmedi. böyle de ince zekalı.
şimdi düşünün eski galatasaray teknik direktörlerini. ne kolay adam harcayanlar vardı değil mi? ya da ne takıntı sahibi adamlar vardı değil mi? hepimiz sinir hastası oluyorduk. okan hoca'da böyle bir şey yaşanmıyor. galatasaray'dan yana huzur var. değerini bilmek lazım. inşallah sayılı günler değildir.