2065
ne mantıkmış bu arkadaş! sonucu mutsuzluk olan şeyin adı mıdır mantık?
mantıktan dem vurunca erdemli mi oluyoruz?
bugüne kadar hep mantık patlattınız da ne oldu? geçiniz.
mantık denen şey, çoğu zaman mutsuzluğun diğer adı değil midir? bizi asıl mutlu edecek tercihlerimizi
bir kenara itmemizi sağlayan şeyin adı mantık değil midir?
ve çoğu zaman gönülden istemeyerek razı olduğumuz tercihlerimizin adı?
duygularımızı, hislerimizi, kalbimizi bir kenara bırakıp, onların seslerine kulaklarımızı tıkayıp,
bile bile mutsuzluğa koştuğumuz şeyin adı mantık değil midir?
çoğu zaman sonunda bela okuduğumuz şeyin adı!
"koskoca galatasaray sami yen'de beş yemez" dedirtip skibbeyi kovduran,
lincoln'ü "iyi futbolcu ama karaktersiz(???)" yaftasıyla defettiren, nonda'yı harcayıp,
jo'yu aldıran da sen değil misin?
ne faydan oldu söyle bana? bugün dek hep dediğini yaptık da aman aman ne kazandık söyle bana??
ama tabi hiç mi yok?
mantık bize hiç mi bir şeyler kazandırmaz? eblet ki kazandırır.
ama aynı zamanda, bizden asıl olanı alıp götürüyor; mutluluk!
mutsuz ama mantıklı!
harry kewell, galatasaray'ın mantığıyla, duyguları arasında sıkışıp kalmış adamdır.
hiçbir işin yokmuş gibi şimdi de kewell'a musallat oldun mantık.
orda dur işte mantık.
ver bana duygularımı.. istatistiklerini de, ince hesaplarını da, akıl oyunlarını da, o lanet diktanı da al git şimdi.
sana benden prim yok.
mantık; buz gibi suratlarınla alınmış kararları ise kravatlı adamların..
mutsuz ama mantıklı olmaktansa, mutlu ama mantıkız olmayı tercih ediyorum.
mantıktan dem vurunca erdemli mi oluyoruz?
bugüne kadar hep mantık patlattınız da ne oldu? geçiniz.
mantık denen şey, çoğu zaman mutsuzluğun diğer adı değil midir? bizi asıl mutlu edecek tercihlerimizi
bir kenara itmemizi sağlayan şeyin adı mantık değil midir?
ve çoğu zaman gönülden istemeyerek razı olduğumuz tercihlerimizin adı?
duygularımızı, hislerimizi, kalbimizi bir kenara bırakıp, onların seslerine kulaklarımızı tıkayıp,
bile bile mutsuzluğa koştuğumuz şeyin adı mantık değil midir?
çoğu zaman sonunda bela okuduğumuz şeyin adı!
"koskoca galatasaray sami yen'de beş yemez" dedirtip skibbeyi kovduran,
lincoln'ü "iyi futbolcu ama karaktersiz(???)" yaftasıyla defettiren, nonda'yı harcayıp,
jo'yu aldıran da sen değil misin?
ne faydan oldu söyle bana? bugün dek hep dediğini yaptık da aman aman ne kazandık söyle bana??
ama tabi hiç mi yok?
mantık bize hiç mi bir şeyler kazandırmaz? eblet ki kazandırır.
ama aynı zamanda, bizden asıl olanı alıp götürüyor; mutluluk!
mutsuz ama mantıklı!
harry kewell, galatasaray'ın mantığıyla, duyguları arasında sıkışıp kalmış adamdır.
hiçbir işin yokmuş gibi şimdi de kewell'a musallat oldun mantık.
orda dur işte mantık.
ver bana duygularımı.. istatistiklerini de, ince hesaplarını da, akıl oyunlarını da, o lanet diktanı da al git şimdi.
sana benden prim yok.
mantık; buz gibi suratlarınla alınmış kararları ise kravatlı adamların..
mutsuz ama mantıklı olmaktansa, mutlu ama mantıkız olmayı tercih ediyorum.
