2847
yine çok çabuk karar veriyoruz, çok büyük konuşuyoruz. tek maçlık performans nazarımda asla bir veri değildir. bir futbolcu nasılki bir 45 ve 70 dakika ile eleştirmemeli ise aynı biçimde aynî süre içindeki etkinliği ile de göklere çıkarılmamalıdır. daha düne kadar aldığı para yüzünden neredeyse "lanetli keçi" ilan edilen bir futbolcu, yeteneklerini sergileyebileceği kadar açık alanlar bulup ve pamuk helvadan hallice bir defans hattı karşısında yaptıkları ile "tarihin en iyi forveti" oluverdi.
wilfried zaha, zaten iyi bir futbolcu ve rüştünü dünyanın en zor liginde defaaten ispat etmiştir. sığ bir futbol bakışıyla, seyirci gözüyle zaha'ya kötü, bitik, gamsız demek ne kadar anlamsız ve saygısızca ise tek maçlık etkinliğine göre oyuncuyu tanrılaştırmak bir o kadar tehlikeli ve yanlıştır. demem o ki, ezelden beri çok sabırsızız. çoğu zaman bu bize zarar veriyor. bakınız, ne gördük 2 gün evvel. aylardır yerden yere vurduğumuz dünyanın en iyi oyuncularından biri ligin en zor, viraj maçlarından biri dediğimiz maçı " one man show solo performance " ile halı saha maçına çevirdi. demekki adam doğru rakibe, doğru dizilişe ve maç öyküsüne göre konumlandırıldığında ak47'ye dönüşüveriyor.
" sen devletsin sen bilirsin, ben bilmiim. gayrı hükmü sen ver hekim bey : suç kimde ? "
wilfried zaha, zaten iyi bir futbolcu ve rüştünü dünyanın en zor liginde defaaten ispat etmiştir. sığ bir futbol bakışıyla, seyirci gözüyle zaha'ya kötü, bitik, gamsız demek ne kadar anlamsız ve saygısızca ise tek maçlık etkinliğine göre oyuncuyu tanrılaştırmak bir o kadar tehlikeli ve yanlıştır. demem o ki, ezelden beri çok sabırsızız. çoğu zaman bu bize zarar veriyor. bakınız, ne gördük 2 gün evvel. aylardır yerden yere vurduğumuz dünyanın en iyi oyuncularından biri ligin en zor, viraj maçlarından biri dediğimiz maçı " one man show solo performance " ile halı saha maçına çevirdi. demekki adam doğru rakibe, doğru dizilişe ve maç öyküsüne göre konumlandırıldığında ak47'ye dönüşüveriyor.
" sen devletsin sen bilirsin, ben bilmiim. gayrı hükmü sen ver hekim bey : suç kimde ? "
