40
bu maç üzerinden söylenecek çok şey var.
öncelikle barış özbek gibi kendisine faul yapıldığı zaman bunun intikamını bir şekilde alan bir futbolcu galatasaray futbolcusu olmamalı. bir değil iki değil , her maç aynı şeyi yapıyor. jo zaten belli , bu adam değil galatasaray değil manchester city düğünde bile oynayamaz. kaptan'a artık güle güle demek kalıyor çünkü morali her şeyi açıklıyor. bu durumu yaratan ve destek olan herkesi çok ama çok tebrik ediyorum. aykut yıllar yılı "ben varken neden abuk sabuk kaleciler alıyorsunuz" der gibi bir performans sergiliyordu ama bu sezon bunun da ötesine geçti. ister eleştirin ister gülün ama buffon , cech ya da julio cesar gibi çok üst düzey bir kaleci alınmadığı sürece aykut artık bütün sezon bu kaleyi korumalı. bunların dışında emre çolak için bir şeyler söylemek gerekirse bence çok ama çok kaliteli bir futbolcu olmasına rağmen kaptan'ın yaşadıkları onu biraz etkilemiş belli. zaten hiç etkilemese "bugün kaptan'a bile bunu yapanlar yarın bana ne yapar" diye düşünüyordur haklı olarak. hakan balta gerçek bölgesini buldu artık , neill zaten bildiğimiz neill.
bunlara ek olarak sedat ağaçay mıdır nedir o ve ömer çatkıç için bir şeyler söylemek istiyorum. bazı futbolcular tuttukları takım ve kendilerinde mevcut olmayan prfesyonellik yüzünden , bazı futbolcular ise bireysel kompleksleri yüzünden bazı maçları çok farklı oynar. ben bu sezon bu sedat isimli insanın hiçbir galatasaray maçını normal oynadığını görmedim. sırf hatırladığım 4-5 tane "kasti sertlik" içeren , futbol denen olayla uzaktan yakından alakası olmayan hareketi var. ömer zaten klasik , oynadığı "süper azimli" futbol için bir şey söyleyemem çünkü nihayetinde işi bu ama zaman geçirme çabaları ve "1 km ile gelen topu" tuttuktan sonra yaptığı garip hareketler gerçekten rezalet boyutlarında. ben mehmet özdilek için her zaman iyi şeyler düşünmüş bir insanım ki teknik direktör olarak da beğenirdim. fakat bugün kesin olarak emin olduğum bir şey var ; mehmet özdilek "etik" bir teknik direktör değil. ayrıca iyi olduğunu da düşünmüyorum.
ve melih gümüşbıçak için bir şey söylemek istiyorum. diğer lbütün lig maçlarını "ofsayt kararı var" gibi yüzeysel cümleler kurarak anlatıp yorumlarken bu maç adeta şov yapmış ve nedense sürekli olarak "galatasaray aleyhinde" yorumlar yapmıştır. zaten maksatlı bir müdahale , bir eylem olduğu belli ama en azından maç yorumları "yeter ki galatasaray yıpransın" zihniyeti ile yapılması.
not : rijkaard artık rijkaard değil. o sakin ve efendi adam gitti yerine çıldırmış ve sinirli bir adam geldi. bu adamı bile bu hale getirebiliyorsa bu ülke futbol camiası her şeyi yapar.
not 2 : hani "kendisi iyi ama çevresi kötü" derler ya ; ben bu maçı izlerken onu kesin olarak gördüm. o "jo'nun arkadaşları" nasıl tipler öyle ? hani anne kişi çocuğunun arkadaşlarını görüp "bunları gözüm tutmadı" der ya , işte o tipler tam bu tipler. çok kızıyordum jo'ya ama artık biraz bile olsa hak veriyorum , bildiğin yancı ve fesat arkadaş modeli bunlar. aman evlerden ırak.
öncelikle barış özbek gibi kendisine faul yapıldığı zaman bunun intikamını bir şekilde alan bir futbolcu galatasaray futbolcusu olmamalı. bir değil iki değil , her maç aynı şeyi yapıyor. jo zaten belli , bu adam değil galatasaray değil manchester city düğünde bile oynayamaz. kaptan'a artık güle güle demek kalıyor çünkü morali her şeyi açıklıyor. bu durumu yaratan ve destek olan herkesi çok ama çok tebrik ediyorum. aykut yıllar yılı "ben varken neden abuk sabuk kaleciler alıyorsunuz" der gibi bir performans sergiliyordu ama bu sezon bunun da ötesine geçti. ister eleştirin ister gülün ama buffon , cech ya da julio cesar gibi çok üst düzey bir kaleci alınmadığı sürece aykut artık bütün sezon bu kaleyi korumalı. bunların dışında emre çolak için bir şeyler söylemek gerekirse bence çok ama çok kaliteli bir futbolcu olmasına rağmen kaptan'ın yaşadıkları onu biraz etkilemiş belli. zaten hiç etkilemese "bugün kaptan'a bile bunu yapanlar yarın bana ne yapar" diye düşünüyordur haklı olarak. hakan balta gerçek bölgesini buldu artık , neill zaten bildiğimiz neill.
bunlara ek olarak sedat ağaçay mıdır nedir o ve ömer çatkıç için bir şeyler söylemek istiyorum. bazı futbolcular tuttukları takım ve kendilerinde mevcut olmayan prfesyonellik yüzünden , bazı futbolcular ise bireysel kompleksleri yüzünden bazı maçları çok farklı oynar. ben bu sezon bu sedat isimli insanın hiçbir galatasaray maçını normal oynadığını görmedim. sırf hatırladığım 4-5 tane "kasti sertlik" içeren , futbol denen olayla uzaktan yakından alakası olmayan hareketi var. ömer zaten klasik , oynadığı "süper azimli" futbol için bir şey söyleyemem çünkü nihayetinde işi bu ama zaman geçirme çabaları ve "1 km ile gelen topu" tuttuktan sonra yaptığı garip hareketler gerçekten rezalet boyutlarında. ben mehmet özdilek için her zaman iyi şeyler düşünmüş bir insanım ki teknik direktör olarak da beğenirdim. fakat bugün kesin olarak emin olduğum bir şey var ; mehmet özdilek "etik" bir teknik direktör değil. ayrıca iyi olduğunu da düşünmüyorum.
ve melih gümüşbıçak için bir şey söylemek istiyorum. diğer lbütün lig maçlarını "ofsayt kararı var" gibi yüzeysel cümleler kurarak anlatıp yorumlarken bu maç adeta şov yapmış ve nedense sürekli olarak "galatasaray aleyhinde" yorumlar yapmıştır. zaten maksatlı bir müdahale , bir eylem olduğu belli ama en azından maç yorumları "yeter ki galatasaray yıpransın" zihniyeti ile yapılması.
not : rijkaard artık rijkaard değil. o sakin ve efendi adam gitti yerine çıldırmış ve sinirli bir adam geldi. bu adamı bile bu hale getirebiliyorsa bu ülke futbol camiası her şeyi yapar.
not 2 : hani "kendisi iyi ama çevresi kötü" derler ya ; ben bu maçı izlerken onu kesin olarak gördüm. o "jo'nun arkadaşları" nasıl tipler öyle ? hani anne kişi çocuğunun arkadaşlarını görüp "bunları gözüm tutmadı" der ya , işte o tipler tam bu tipler. çok kızıyordum jo'ya ama artık biraz bile olsa hak veriyorum , bildiğin yancı ve fesat arkadaş modeli bunlar. aman evlerden ırak.
