2707
transferini hiç istememiştim. "beşiktaş aldı/alıyor" haberlerine de çok sevinmiştim. ama bir gece bütün işler değişti, halil bize transfer oldu. şampiyonlar ligi ön elemelerinde önemli sayılabilecek katkılar yaptı. ligde çok az da olsa süre bulduğunda, kanatta da, forvet arkasında da temiz işler yaptı. her futbolcunun yüzünden hırs fışkırmasına veya gözlerinden ateş saçmasına da gerek yok bence. bazı futbolcuların sahada soğuk/donuk durması benim açımdan sorun teşkil etmiyor. işini iyi yapması yeterli. halil de aldığı kısıtlı sürelerde gayet iyi işler yaptı.
demem o ki halil dervişoğlu'nun ndombele ile bir tutulmasına ve "ocak ayında gönderin gitsin" denilmesine karşıyım. ndombele hakikaten umursamaz bir görüntü sergiliyor ve ben de artık ocak ayında gönderilmesine karşı değilim. kerem demirbay örneğin gamsız değil ancak temposuz ve basit pas hatasına çok meyilli bir oyun anlayışı var. hırslı, istekli ama olmuyor/olmadı sanki. "süre bulamıyorum, gitmek istiyorum" dese bizim açımızdan bir sorun teşkil etmez. ama bu iki ismin yanına halil dervişoğlu'nu eklemek, en azından şu aşamada, halil'e yapılan bir haksızlıktır. forvet arkasında da, kanatta da 5 dakika da süre bulsa 10 dakika da süre bulsa, bir şeyler yaptı adam. top tuttu, top sürdü, adam eksiltti, şut attı vs. görece kolay bir lig maçında en azından bir yarım saat mertens'in pozisyonda oynamayı da fazlasıyla hak ediyor. "gönderelim gitsin" dedirtecek ne bir performans düşüklüğü var ne de bir tavrı var. kurunun yanında yaşı da harcamayalım derim. biraz daha forma vermek lazım halil'e. üstelik bunu denemek veya son bir şans vermek için değil, hakikaten hak ettiği için yapmamız gerek.
demem o ki halil dervişoğlu'nun ndombele ile bir tutulmasına ve "ocak ayında gönderin gitsin" denilmesine karşıyım. ndombele hakikaten umursamaz bir görüntü sergiliyor ve ben de artık ocak ayında gönderilmesine karşı değilim. kerem demirbay örneğin gamsız değil ancak temposuz ve basit pas hatasına çok meyilli bir oyun anlayışı var. hırslı, istekli ama olmuyor/olmadı sanki. "süre bulamıyorum, gitmek istiyorum" dese bizim açımızdan bir sorun teşkil etmez. ama bu iki ismin yanına halil dervişoğlu'nu eklemek, en azından şu aşamada, halil'e yapılan bir haksızlıktır. forvet arkasında da, kanatta da 5 dakika da süre bulsa 10 dakika da süre bulsa, bir şeyler yaptı adam. top tuttu, top sürdü, adam eksiltti, şut attı vs. görece kolay bir lig maçında en azından bir yarım saat mertens'in pozisyonda oynamayı da fazlasıyla hak ediyor. "gönderelim gitsin" dedirtecek ne bir performans düşüklüğü var ne de bir tavrı var. kurunun yanında yaşı da harcamayalım derim. biraz daha forma vermek lazım halil'e. üstelik bunu denemek veya son bir şans vermek için değil, hakikaten hak ettiği için yapmamız gerek.