3556
benzer bir şey yazmaya gelmiştim, bir yazarımız (bkz: #3756315) entrysinde görüntülü olarak paylaşmış. twitin silinme ihtimaline karşın buradan yazıyla da belirtelim. beşiktaşlılık rosier’i sakatlıktan kurtarmak için iten muslera’ya karaktersiz deyip, iki dakika önce rebic’in boey’i sakatlamak için itmesini alkışlamaktır. bu sadece bu olay özelinde de böyle değil, o yüzden bunu bir tanım gibi yazıyorum. rakiplere iftira atmaya bayılan bu kitlenin ağzına sakız ettiği her olay ya bu itme mevzusundaki gibi yalandır, ya da kendi kapılarının önünde daha büyük bir pislik vardır.
bir de ezbere konuşmayı çok severler. sloganlara bayılırlar. senelerce galatasaray’ın başarıları karşısında ezilen abilerinin uydurduğu yalanları papağan gibi tekrarlarlar. yine kendi kendilerine atfettikleri, hiçbir temeli olmayan “biz çok şerefliyiz siz şerefsizsiniz” gibi sloganlar dışında bir dayanakları yoktur. bu sloganlardan doğan iğrenç bir romantizmleri vardır. temeli boş romantizm yırtık çoraptan fırlayan parmak etkisi yaratır. sonuçta karşında ciddiye almak istemediğin ama her yerde karşına çıkıp tek işi sana iftira atmak olan bir kitle bulursun.
bu yüzden sevimsizlikleri çok ayrı bir seviyededir. keşke başka bir ülkede doğsaydım da kendileriyle muhatap olmak durumunda kalmasaydım.
bir de ezbere konuşmayı çok severler. sloganlara bayılırlar. senelerce galatasaray’ın başarıları karşısında ezilen abilerinin uydurduğu yalanları papağan gibi tekrarlarlar. yine kendi kendilerine atfettikleri, hiçbir temeli olmayan “biz çok şerefliyiz siz şerefsizsiniz” gibi sloganlar dışında bir dayanakları yoktur. bu sloganlardan doğan iğrenç bir romantizmleri vardır. temeli boş romantizm yırtık çoraptan fırlayan parmak etkisi yaratır. sonuçta karşında ciddiye almak istemediğin ama her yerde karşına çıkıp tek işi sana iftira atmak olan bir kitle bulursun.
bu yüzden sevimsizlikleri çok ayrı bir seviyededir. keşke başka bir ülkede doğsaydım da kendileriyle muhatap olmak durumunda kalmasaydım.
