11
yalan yok maçın skorunu tahmin edemediğimiz gündür. sözlükte de en çok entry girilen günmüş, ilginç.
maç öncesi her zamanki gibiydi, fenerliler havaya girmişti sanki bayram kutluyormuş gibi. "gelenek" geyiklerine uygun bir atmosfer vardı.
neyse maç başladı, baktım fb top kapma ve uzun topla hızlı atak peşinde, "acaba bu maç ne olur, yenilir miyiz" endişesi gitti bende. fenerli topçular kafası kesik tavuk gibi rastgele hücumlar yaptıkça " yeterki hata yapmayalım en kötü beraberlik alırız" diye düşünmeye başladım, neticede beraberlik bizim için kötü sonuç değildi, fb'nin 1 puan önünde gitmiştik kadiköy'e.
sonra 2 gol bulduk, ofsayta takıldık, o aralar fenerliler salavat getirmeye, yusuf yusuf olmaya başlamışlardı. derken oliveira herkesin yapamayacağı bir vuruşla 0-1 yaptı. hepimiz rahatladık.
maç uzun süre 0-1 devam ederken "en kötü 1-1 berabere kalırız" diyordum. sonra icardi diye bir adam girdi oyuna, hepimiz gol bekliyorduk ama o daha da fazlasını yaptı. kerem'e attırdığı gol ile 0-2 oldu, var'da ofsayt olmadığı belli olunca fenerliler tamamen çöktü. üstüne irfan can denen atanamamış emre belözoğlu saçma bir hareketle kırmızı kart yiyince takımının tabutuna son çiviyi çakmış oldu. artık hepimiz "ne olur icardi bir gol atsın" moduna girdik. bir pozisyon geldi altay son anda önce yetişip gol vuruşu yaptırmadı icardi'ye. dakikalar geçiyor... 90+2, 90+3... 90+10'a girdik, yanımdaki akrabam ile iyice tribe girdik "icardi atmadan maç bitmesin" diye, sonra cristiano dursun'un hatasında aldığı topu öyle bir yere gönderdi ki böyle bir maçın böyle bir hikâyenin ancak bu kadar güzel bir finali olabilirdi. icardi atmıştı, skor 0-3. psikolojik üstünlüğün tamamen bizde olduğunu artık sağır sultan bile biliyordu.
velhasıl kelam harika bir gündü. fenerbahçe'nin kafasına vura vura "biz bu ligin şampiyonu olacağız" mesajı vermiştik. ayrıca bu maç 6 şubat depreminde kaybettiğim akrabalarımdan soner ile birlikte izlediğimiz son fenerbahçe maçıydı, huzur içinde yatsın.
o günden sonra fenerbahçe'nin camia olarak öyle bir şirazesi kaydı ki toparlayamadılar. okan buruk'a, teknik ekibe, futbolculara, hepsini bir araya getiren ve alanyaspor maçı sonrası aksiyon alan yönetime teşekkür ederim.
maç öncesi her zamanki gibiydi, fenerliler havaya girmişti sanki bayram kutluyormuş gibi. "gelenek" geyiklerine uygun bir atmosfer vardı.
neyse maç başladı, baktım fb top kapma ve uzun topla hızlı atak peşinde, "acaba bu maç ne olur, yenilir miyiz" endişesi gitti bende. fenerli topçular kafası kesik tavuk gibi rastgele hücumlar yaptıkça " yeterki hata yapmayalım en kötü beraberlik alırız" diye düşünmeye başladım, neticede beraberlik bizim için kötü sonuç değildi, fb'nin 1 puan önünde gitmiştik kadiköy'e.
sonra 2 gol bulduk, ofsayta takıldık, o aralar fenerliler salavat getirmeye, yusuf yusuf olmaya başlamışlardı. derken oliveira herkesin yapamayacağı bir vuruşla 0-1 yaptı. hepimiz rahatladık.
maç uzun süre 0-1 devam ederken "en kötü 1-1 berabere kalırız" diyordum. sonra icardi diye bir adam girdi oyuna, hepimiz gol bekliyorduk ama o daha da fazlasını yaptı. kerem'e attırdığı gol ile 0-2 oldu, var'da ofsayt olmadığı belli olunca fenerliler tamamen çöktü. üstüne irfan can denen atanamamış emre belözoğlu saçma bir hareketle kırmızı kart yiyince takımının tabutuna son çiviyi çakmış oldu. artık hepimiz "ne olur icardi bir gol atsın" moduna girdik. bir pozisyon geldi altay son anda önce yetişip gol vuruşu yaptırmadı icardi'ye. dakikalar geçiyor... 90+2, 90+3... 90+10'a girdik, yanımdaki akrabam ile iyice tribe girdik "icardi atmadan maç bitmesin" diye, sonra cristiano dursun'un hatasında aldığı topu öyle bir yere gönderdi ki böyle bir maçın böyle bir hikâyenin ancak bu kadar güzel bir finali olabilirdi. icardi atmıştı, skor 0-3. psikolojik üstünlüğün tamamen bizde olduğunu artık sağır sultan bile biliyordu.
velhasıl kelam harika bir gündü. fenerbahçe'nin kafasına vura vura "biz bu ligin şampiyonu olacağız" mesajı vermiştik. ayrıca bu maç 6 şubat depreminde kaybettiğim akrabalarımdan soner ile birlikte izlediğimiz son fenerbahçe maçıydı, huzur içinde yatsın.
o günden sonra fenerbahçe'nin camia olarak öyle bir şirazesi kaydı ki toparlayamadılar. okan buruk'a, teknik ekibe, futbolculara, hepsini bir araya getiren ve alanyaspor maçı sonrası aksiyon alan yönetime teşekkür ederim.