20
net bir şekilde vardır. bin defa gördüğümüz senaryo. hatta en son bunu en çok gördüğümüz zaman yine dursun özbek dönemiydi. ben bonservise verilen paraya o kadar da üzülmem. 3 aşağı 5 yukarı kompanse edilebiliyor. ancak o yükse maaşlar beni çok geren ve rahatsız eden temel şey. oyunculardan çıkmanızın önündeki temel engel bu. bin kere gördüğümüz senaryoların her seferinde yeni bir şeymiş gibi anlatılması da ayrı bir rahatsız edici husus. klasik maaş enflasyonuna girecek takım. ya asetlerinizden çıkmak zorunda kalacaksınız ya da maaşlarını artırmak zorunda kalacaksınız. asetlerinizden çıkarsanız da yeni gelenler de yüksek maaşlı olacak. bu sarmala girince de ortalama maaş artar ve genelde dağılana kadar da artmaya devam eder. devamında da biri gelir galatasaray'ı kurtarmaya çalışır.
bu husus genelde kısıtlı oyunculara insanlara makul gelen bir hikaye ile verilen yüksek maaşlardan olmaz. ancak absürd olduğu ayan beyan belli bir durumu siz sporculara ikna edemezsiniz başarı uğruna bir yıl buna tamam dese daha sonra demeyecek ve haklı olarak zam talep edecek. geçenlerde bir arkadaş leo dubois'aya nasıl hiç talip olmadığını soruyordu. soruyu biraz daha geliştirelim. berkan talip bulabilirken dubois nasıl bulamıyor?
bu arada yüksek başarı için yüksek harcama formülü de zannettiğiniz kadar şanslarınızı artırmıyor. hatta belki de azaltıyordur. ya da belki de biraz daha derin bakmamız gerekiyorduk. ancak siz ne kadar harcarsanız harcayın yarıştığınız yerdeki takımların harcamalarına yetişemiyorsunuz. daha da kötüsü iki de bir harcadığınız için organizasyon da kuramıyorsunuz. hem organizasyon olarak zayıfsınız hem de harcama. bu yüzden çözüm bu olamaz. bu başarısız oluruz demek değil. tabi ki de bunun başarı tanımıyla çok ilgisi var (örneğin benim için maaşların geç ödenmesi - özellikle diğer organizasyonlardaki çalışanların- net bir başarısızlıktır) ancak bunu bir kenara bırakalım. bu şu demek başarılı olursanız aslında bu devamlılığına güvenemeyeceğiniz vasat üstü bir yöntemler zinciriyle olabilir demek. hoca ve takım özel bir kurgu kurarlar ve hatta bunu kendilerini adayarak büyütürler ise olabilir. ya da başka bir senaryoda da bu olabilir. ama buna en basitinden demin bahsettiğim enflasyonist fasit daireye kendinizi soktuğunuzdan dolayı devamlılık açısından güvenemezsiniz.
avrupanın arabistanı olmak galatasaray'ın vizyonunu yaratmasını sağlamaz. anca yaratmış gibi bir ilüzyon yaratır. insanlar marka değeri gelişti zannedebilirler ama hayır aslında böyle bir şey yok. özetle, ronaldo'nun takımının adı neydi ben çoktan unuttum. hatta öğrenmedim galiba.
bu husus genelde kısıtlı oyunculara insanlara makul gelen bir hikaye ile verilen yüksek maaşlardan olmaz. ancak absürd olduğu ayan beyan belli bir durumu siz sporculara ikna edemezsiniz başarı uğruna bir yıl buna tamam dese daha sonra demeyecek ve haklı olarak zam talep edecek. geçenlerde bir arkadaş leo dubois'aya nasıl hiç talip olmadığını soruyordu. soruyu biraz daha geliştirelim. berkan talip bulabilirken dubois nasıl bulamıyor?
bu arada yüksek başarı için yüksek harcama formülü de zannettiğiniz kadar şanslarınızı artırmıyor. hatta belki de azaltıyordur. ya da belki de biraz daha derin bakmamız gerekiyorduk. ancak siz ne kadar harcarsanız harcayın yarıştığınız yerdeki takımların harcamalarına yetişemiyorsunuz. daha da kötüsü iki de bir harcadığınız için organizasyon da kuramıyorsunuz. hem organizasyon olarak zayıfsınız hem de harcama. bu yüzden çözüm bu olamaz. bu başarısız oluruz demek değil. tabi ki de bunun başarı tanımıyla çok ilgisi var (örneğin benim için maaşların geç ödenmesi - özellikle diğer organizasyonlardaki çalışanların- net bir başarısızlıktır) ancak bunu bir kenara bırakalım. bu şu demek başarılı olursanız aslında bu devamlılığına güvenemeyeceğiniz vasat üstü bir yöntemler zinciriyle olabilir demek. hoca ve takım özel bir kurgu kurarlar ve hatta bunu kendilerini adayarak büyütürler ise olabilir. ya da başka bir senaryoda da bu olabilir. ama buna en basitinden demin bahsettiğim enflasyonist fasit daireye kendinizi soktuğunuzdan dolayı devamlılık açısından güvenemezsiniz.
avrupanın arabistanı olmak galatasaray'ın vizyonunu yaratmasını sağlamaz. anca yaratmış gibi bir ilüzyon yaratır. insanlar marka değeri gelişti zannedebilirler ama hayır aslında böyle bir şey yok. özetle, ronaldo'nun takımının adı neydi ben çoktan unuttum. hatta öğrenmedim galiba.