2389
kendisinin son transfer sürecinde maruz kaldıkları, bizde artık iyice sürünmeye başlayan eleştiri kültürünün bir kişiyle ilgili algıyı nasıl değiştirebileceğini de gösteriyor.
sosyal medya gençlerindeki "ya kralsın ya çöp" anlayışı eğer 2 gün içinde çok büyük bir orta saha getirmezse erden timur'u da bulacak ve bu kez adamı çöp ilan etmeye çalışacaklar.
insanlar, üzerinde bir delik çıkınca hemen çöpe atacağın tişört değiller. hatası varsa eleştirilme kaydıyla, sadece son yaptığıyla değil olumlu-olumsuz tüm yaptıklarıyla değerlendirilmeyi hak ediyorlar. hadi futbolcuda anlarım, formu düşen futbolcuyu eski günleriyle anmak istemezsin. çünkü bu bir form oyunu. ama yöneticiye bu muameleyi yapmayı hiç anlamıyorum.
erden timur geçen sene yaptıklarıyla müthiş bir sezon geçirmemize katkıda bulundu. bizim için bir şans olduğunu düşünüyorum. ama bu sezonki transfer politikasında da hata yaptığını düşünüyorum. çok kritik ön eleme maçlarımızda elenmenin kıyısından döndük, şimdi şampiyonlar ligi'nde en dişimize göre maça tam hazır olarak çıkamayacağız.
oysa sezon öncesi teşhisi de doğru koymuşlardı. mevcut kadroyu korumak; şampiyonlar ligi için ise 8-10 numaraları daha dinamik hale getirmek istiyoruz demişti erden timur. icraate baktığımızda sağ açıkta görece hazır 2 oyuncuyla devam etmeyip, çok daha az hazır 2 oyuncu aldığımızı ve 8 numarada dinamizm katacak oyuncu için sezonun 9. resmi maçının sonrasını beklediğimizi görmek bir hata. üstelik bu oyuncuyu kısıtlı günde ve havuzda bulamayıp hazırlığı sorgulanan pogba, ndombele, van de beek gibi isimlere yönelmek bu hatayı "çok büyük hata" kalibresine çevirir. bunda herkes hemfikir olmalıdır ki erden timur'un kendisi bile aynı görüşte olacaktır muhtemelen.
olay da burada başlıyor, bu hatayı yaptı diye bu adam çöp mü şimdi? galatasaray'ı batıracak adam mı? hemen silip kongrede aday olacak yeni birini mi denememiz gerekiyor? yoksa bu hatayı herkesin vurguladığı, bize şampiyonluk yaşatan ekibin de bu hatadan ders aldığı bir gelecek bizim için daha mı akla yatkın?
buradaki eleştirilerin %70'i de zaten benim dediğim gibi. dozunda ve takımın iyiliği için yapılan tespitler. ama hiç azımsanmayacak miktarda keskin görüşler, eleştiri şehvetiyle iyice coşan yangınlar görünce insanın morali bozuluyor. binlerce kişiyi etkileyen insanların hatayı eleştirmek yerine hemen dalga geçmesini ya da "sizin çok sevdiğiniz erden timur var ya" kafasına girmesini tehlike görüyorum. gençlerin birbirini etkilemesini anlarım da, görece yaşını almış insanların serdar ali çelikler gibilerinden etkilenmiş bir üslupla erden timur gibi bu kulübe herhangi bir yöneticiden çok daha fazla katkı verebilecek birisini ilk fırsatta öteki tarafa atmasını anlayamıyorum.
bu adam senin takımının yöneticisi, hata yaptıysa hata yaptı dersin. ne yapıyorsunuz delirdiniz mi dersin, kepazelik bu dersin ama işi hemen "al işte erden balonunuz da patladı"ya çevirmek bir sosyal medya zehirlenmesidir. "ya kralsın ya çöp" ergenliğinin hiç beklemedik yerlere sıçraması demektir. bizim erden timur'u ve bu süreci değerlendirirken bu zehirlenmeden kaçmamız lazım. bunu hak etmeyecek kadar emeği oldu bu kulübe.
hatası olanı eleştirmek kadar doğal ve bize yakışan bir şey yok ama keskin değerlendirmeleri vaka üzerinden değil de toplam bakiye üzerinden yaparsak, o çok bahsettiğimiz galatasaray vefasızlığının taraftar nezdinde bir parçası olmamış oluruz.
sosyal medya gençlerindeki "ya kralsın ya çöp" anlayışı eğer 2 gün içinde çok büyük bir orta saha getirmezse erden timur'u da bulacak ve bu kez adamı çöp ilan etmeye çalışacaklar.
insanlar, üzerinde bir delik çıkınca hemen çöpe atacağın tişört değiller. hatası varsa eleştirilme kaydıyla, sadece son yaptığıyla değil olumlu-olumsuz tüm yaptıklarıyla değerlendirilmeyi hak ediyorlar. hadi futbolcuda anlarım, formu düşen futbolcuyu eski günleriyle anmak istemezsin. çünkü bu bir form oyunu. ama yöneticiye bu muameleyi yapmayı hiç anlamıyorum.
erden timur geçen sene yaptıklarıyla müthiş bir sezon geçirmemize katkıda bulundu. bizim için bir şans olduğunu düşünüyorum. ama bu sezonki transfer politikasında da hata yaptığını düşünüyorum. çok kritik ön eleme maçlarımızda elenmenin kıyısından döndük, şimdi şampiyonlar ligi'nde en dişimize göre maça tam hazır olarak çıkamayacağız.
oysa sezon öncesi teşhisi de doğru koymuşlardı. mevcut kadroyu korumak; şampiyonlar ligi için ise 8-10 numaraları daha dinamik hale getirmek istiyoruz demişti erden timur. icraate baktığımızda sağ açıkta görece hazır 2 oyuncuyla devam etmeyip, çok daha az hazır 2 oyuncu aldığımızı ve 8 numarada dinamizm katacak oyuncu için sezonun 9. resmi maçının sonrasını beklediğimizi görmek bir hata. üstelik bu oyuncuyu kısıtlı günde ve havuzda bulamayıp hazırlığı sorgulanan pogba, ndombele, van de beek gibi isimlere yönelmek bu hatayı "çok büyük hata" kalibresine çevirir. bunda herkes hemfikir olmalıdır ki erden timur'un kendisi bile aynı görüşte olacaktır muhtemelen.
olay da burada başlıyor, bu hatayı yaptı diye bu adam çöp mü şimdi? galatasaray'ı batıracak adam mı? hemen silip kongrede aday olacak yeni birini mi denememiz gerekiyor? yoksa bu hatayı herkesin vurguladığı, bize şampiyonluk yaşatan ekibin de bu hatadan ders aldığı bir gelecek bizim için daha mı akla yatkın?
buradaki eleştirilerin %70'i de zaten benim dediğim gibi. dozunda ve takımın iyiliği için yapılan tespitler. ama hiç azımsanmayacak miktarda keskin görüşler, eleştiri şehvetiyle iyice coşan yangınlar görünce insanın morali bozuluyor. binlerce kişiyi etkileyen insanların hatayı eleştirmek yerine hemen dalga geçmesini ya da "sizin çok sevdiğiniz erden timur var ya" kafasına girmesini tehlike görüyorum. gençlerin birbirini etkilemesini anlarım da, görece yaşını almış insanların serdar ali çelikler gibilerinden etkilenmiş bir üslupla erden timur gibi bu kulübe herhangi bir yöneticiden çok daha fazla katkı verebilecek birisini ilk fırsatta öteki tarafa atmasını anlayamıyorum.
bu adam senin takımının yöneticisi, hata yaptıysa hata yaptı dersin. ne yapıyorsunuz delirdiniz mi dersin, kepazelik bu dersin ama işi hemen "al işte erden balonunuz da patladı"ya çevirmek bir sosyal medya zehirlenmesidir. "ya kralsın ya çöp" ergenliğinin hiç beklemedik yerlere sıçraması demektir. bizim erden timur'u ve bu süreci değerlendirirken bu zehirlenmeden kaçmamız lazım. bunu hak etmeyecek kadar emeği oldu bu kulübe.
hatası olanı eleştirmek kadar doğal ve bize yakışan bir şey yok ama keskin değerlendirmeleri vaka üzerinden değil de toplam bakiye üzerinden yaparsak, o çok bahsettiğimiz galatasaray vefasızlığının taraftar nezdinde bir parçası olmamış oluruz.