• 2925
    türk’ün en yüce bayramı zafer bayramı kutlu olsun.
    atam var olsun.

    falih rıfkı atay, çankaya kitabında şöyle bir olaydan bahseder.

    uşak'ta esir başkomutan trikopis'le general denis'i karşısına getirdikleri zaman, kendisi de bu kadar kolay ve çabuk zaferin meraka içinde idi. onlari dostça yanina aldi ve meslektasça konuştu.
    general, bir ucu afyonkarahisar'da, öbür ucu kütahya'da bulunan dir türk ilerleyişinin bir anda kesinleşerek hızla daraldığını, etraflarının git gide üçgenlemesine kapladığını ve sonunda kendilerini bir dağın eteğine dogru sürdüğünü soyledi!

    - böyle bir şeyin olacağını anlamadınız, mı?

    trikopis taarruzun son dakikaya kadar iyi gizlenebilmis olduğunu itiraf etti. kendisinin yüksek yaylada tedbirler alınmaksızın barınılamayacağını yüksek makamlara anlatamadığını söyledi. ordularını kuşatan üçgen darala darala oyle bir kerteye gelmisti ki bir yamacın eteğine dalmışlardı.

    - o zamana kadar toplarımızı az cok kullanarak geri çekiliyorduk. fakat sırtımız o yamaca dayatıldıktan sonra kıpırdamaklığımıza imkan kalmamıştı. o sirada isleyemez bir darlığa geldik.
    ancak ellerimizdeki tüfekleri kullanabiliyorduk. sonunda bir an geldi ki tüfeklerin bile işleyemediği bir darlığa düşürüldük. süngüler parlamaya başladı. arkamiz, önümüz, her yanımız süngü! böylece artık iş bitmişti. atımı bile bulamıyordum. yaya olarak ormanlar içine düstük.

    sonra sordu:
    - siz bu harbi nereden idare ediyordunuz?
    - işte tam o süngülerin parladığını söylediğiniz yerde askerlerin yanında idim.
    - harp boyle kazanılır. yoksa beş yüz elli kilometre uzakta, durum gözle görülüp hüküm verilmeksizin, bir harita üzerinde pergelle ölçülerek yattan idare edilmez, dedi.

    sakarya’da 3282 ölü ve 13618 yaralı vermiştik. büyük saldırı harbi bize 2542 ölü ve 9977 yaralıya mal olmuştur.

    bu zafer millet meclisi’ne, hükümete, ordu komutanlarına rağmen başkomutan mustafa kemal tarafından kazanılmıştır.
App Store'dan indirin Google Play'den alın