1895
galatasaray'da görev almadan önce aşağıdaki röportajını izlemiştim. hatta ya yayınladığı ya da ertesi gün izledim bir arkadaşımın tavsiyesiyle. tasavvufla ilgileniyor ama bu cemaat seviyesinde değil bireysel seviyede. bireysel tasavvuf felsefenin bir koludur esasında. islam coğrafyasının bilim ve sanatta dünyanın önünde olduğu zamanlarda da bireysel tasavvuf daha ön plandadır. çünkü dünya için çalışmayı öğütler daha çok, cenneti dünya'da da inşa etmeyi. zaten islam coğrafyasının genel olarak çöküşü dünyevi işleri boşverip sadece ölümden sonraki yaşam için çalışmayı öğütleyen cemaat ve toplulukların çoğalması ve güçlenmesiyle gerçekleşmiştir.
felsefeyle uğraşmak öncelikle tok adamın işidir. o yüzden vatandaşa bunu öğütlemek karşılıksız ve anlamsız bir çaba çünkü karnını doyuramayan insan onu anlamlandırmaya çalışmaz. çalışmamalı da bana kalırsa. ama toplumu doğrudan* ya da dolaylı olarak* yöneten, yönlendiren insanlar olaylara felsefi yönden yaklaşır ve toplumsal faydayı ararlarsa o toplum gelişebilir. erden timur da bence bu yüzden toplumsal rolünü yerine iyi getiren insanlardan birisi. bilmiyorum, çalışan tanıdığım yok ama muhtemelen genel kapsamda şirket çalışanları da bunu hissediyordur gibi geliyor.
https://www.youtube.com/watch?v=lmvtn6tmoEk
felsefeyle uğraşmak öncelikle tok adamın işidir. o yüzden vatandaşa bunu öğütlemek karşılıksız ve anlamsız bir çaba çünkü karnını doyuramayan insan onu anlamlandırmaya çalışmaz. çalışmamalı da bana kalırsa. ama toplumu doğrudan* ya da dolaylı olarak* yöneten, yönlendiren insanlar olaylara felsefi yönden yaklaşır ve toplumsal faydayı ararlarsa o toplum gelişebilir. erden timur da bence bu yüzden toplumsal rolünü yerine iyi getiren insanlardan birisi. bilmiyorum, çalışan tanıdığım yok ama muhtemelen genel kapsamda şirket çalışanları da bunu hissediyordur gibi geliyor.
https://www.youtube.com/watch?v=lmvtn6tmoEk
