6194
ben de eleştiriyorum kendisini ancak 4 yıl sonra sözlüğe döndüğüm kasım ayından itibaren hakkını da defalarca verdim. savundum, destekledim. ama kadıköy düşerken, maçlar kazanılırken takdir etmek yerine ortalıkta gözükmemeyi tercih edenler, bugün iki kötü sonucun üzerine ortaya çıkıp kimseyi sınıfta bırakmazlar. okan buruk üniversite öğrencisi değil, buradaki üyeler de okan burak'un girdiği dersin profesörü değil.
sırf "sınıfta kaldı" diyebilmek için kötü bir günü/anı kovalamak galatasaraylılık değildir. galatasaraylılık yeri geldiğinde takdir edebilmeyi, yeri geldiğinde eleştirebilmeyi bilmeyi gerektirir. güzel günler yaşanırken takdir etmekten gocunanlar, eleştirilebilecek hususlar ortaya çıktığında bütün sezonu kapsayacak bir dille galatasaray teknik direktörünü yerin dibine sokamazlar. "teknik direktörsüz bile şampiyon olduk. okan da kim oluyor, ne yaptı ki?" demek nankörlüktür. sene 2008 değil, kimse artık bu ligde teknik direktörsüz falan bir şey başaramaz. bırakın şampiyonluğu, ilk 5'e giremez. ligin dinamikleri ve kalitesi çok değişti, bazı hikayaler çok eskide kaldı. günümüzde bir karşılığı yok. bugün gelinen noktayı "fırsat bu fırsat" olarak görüp, ileride "ben demiştimcilik" oynayabilmek hayaliyle konulara dahil olunmasında da art niyet ararım. bu kadar kendisinden ve tezinden emin olan, 14 maç kazanırken sınıfta bıraksaydı veya eleştirseydi hocayı...eleştirelim tamam ama 2-3 maç üzerinden fırsatçılık en nefret ettiğim şey. o kadar da değil, kimsenin buna hakkı yok.
sırf "sınıfta kaldı" diyebilmek için kötü bir günü/anı kovalamak galatasaraylılık değildir. galatasaraylılık yeri geldiğinde takdir edebilmeyi, yeri geldiğinde eleştirebilmeyi bilmeyi gerektirir. güzel günler yaşanırken takdir etmekten gocunanlar, eleştirilebilecek hususlar ortaya çıktığında bütün sezonu kapsayacak bir dille galatasaray teknik direktörünü yerin dibine sokamazlar. "teknik direktörsüz bile şampiyon olduk. okan da kim oluyor, ne yaptı ki?" demek nankörlüktür. sene 2008 değil, kimse artık bu ligde teknik direktörsüz falan bir şey başaramaz. bırakın şampiyonluğu, ilk 5'e giremez. ligin dinamikleri ve kalitesi çok değişti, bazı hikayaler çok eskide kaldı. günümüzde bir karşılığı yok. bugün gelinen noktayı "fırsat bu fırsat" olarak görüp, ileride "ben demiştimcilik" oynayabilmek hayaliyle konulara dahil olunmasında da art niyet ararım. bu kadar kendisinden ve tezinden emin olan, 14 maç kazanırken sınıfta bıraksaydı veya eleştirseydi hocayı...eleştirelim tamam ama 2-3 maç üzerinden fırsatçılık en nefret ettiğim şey. o kadar da değil, kimsenin buna hakkı yok.
