3928
2 hafta önce volkan'dan nefret etmemiz gayet doğaldı ve kötü bir şey de değildi. nefret, sevgi gibi bir duygu ve dozajı aşılmadığı, karşıdakine zarar verecek raddeye gelmediği sürece kabul edilebilir bir his. tam aynı dönemler, yani 2 hafta önce kardeşime volkan'ın kötü biri olmadığını, volkan'ın da, arda'nın da, sabri'nin de tam manasıyla sıradan türk gençleri olduğundan bahsetmiştim. bu konuda konuşmuştuk tam olarak ve volkan'ı sevmediğimi ama bu kavgaları, hareketleri yapmasında toplumun da bir payı olduğundan bahsetmiştim. volkan maskülen, yapılı bir tip. toplumun ondan beklediği güçlü olması, güçlü görünmesi. insanlar toplumun onlardan beklediği davranışları yapmaya eğilim gösterir. volkan da güçlü görünmek zorunda hissediyordu kendisini. sadece bu değil belki ama her neyse. sonuçta volkan kötü biri değildi zaten hiçbir zaman. galatasaray taraftarı da volkan kötü biri diye nefret etmedi ondan. rakip diye etti. gayet kalın bir ayrım var ve bu ayrımı insanların yüzde 99'u algılayabilir. uçakta hakem tehdit etmek gibi hareketlerle bu ayrımı ortadan kaldıran %1'lik bir kısım dışında yani.
volkan kendisini ilk kez doğal haliyle gösterdi. ne kadar bizden olduğunu daha açık gördük sadece ama hep öyleydi zaten. ben bu olaydan 2 hafta önce bunu dile getirdiysem, daha öncesinde de fark edebildiysem herkes fark edebilirdi. görmek isteselerdi.
hatay'da olmasa, orada canlı canlı görmese dehşeti... bu sefer de evinde üzülecekti. yine çoğumuz gibi içinde hissedecekti bu acıyı. arda hatay'da olsa, bu sefer volkan'a karşı yükselen hisler arda'ya karşı fenerliler tarafından yükselecekti. oysa arda da bizim gibi.
birilerine "en azından insan olarak" saygı duymak için facia yaşamamıza gerek yok yani. yanılıp yanılıp "yanılmışız" demeye de gerek yok. yanılmamak için de biraz çaba harcaması gerek insanın.
ben, yine nefret edicem volkan'dan, ne olacak ki? onun da tadı ayrı sonuçta. ama sportif olarak. elma ile armudu karıştırmayarak. yoksa volkan, arda, semih, sabri, uğur, abdulkerim... hepimiz aynıyız, pek de fark yok aramızda.
volkan kendisini ilk kez doğal haliyle gösterdi. ne kadar bizden olduğunu daha açık gördük sadece ama hep öyleydi zaten. ben bu olaydan 2 hafta önce bunu dile getirdiysem, daha öncesinde de fark edebildiysem herkes fark edebilirdi. görmek isteselerdi.
hatay'da olmasa, orada canlı canlı görmese dehşeti... bu sefer de evinde üzülecekti. yine çoğumuz gibi içinde hissedecekti bu acıyı. arda hatay'da olsa, bu sefer volkan'a karşı yükselen hisler arda'ya karşı fenerliler tarafından yükselecekti. oysa arda da bizim gibi.
birilerine "en azından insan olarak" saygı duymak için facia yaşamamıza gerek yok yani. yanılıp yanılıp "yanılmışız" demeye de gerek yok. yanılmamak için de biraz çaba harcaması gerek insanın.
ben, yine nefret edicem volkan'dan, ne olacak ki? onun da tadı ayrı sonuçta. ama sportif olarak. elma ile armudu karıştırmayarak. yoksa volkan, arda, semih, sabri, uğur, abdulkerim... hepimiz aynıyız, pek de fark yok aramızda.
