1166
taraftarlarının bu aralar oldukça mutlu olduğu dünyanın sayılı takımlarından biri.
sanki galatasaray transfer ediyormuş gibi son bir kaç gündür bu takım için yapılmadık eleştiri kalmadı fakat ne takımın yönetimi ne taraftarları bu ve gelecek bir kaç senede de kupa falan beklemiyor. yapılan hatalı transferler ve takımın başına getirilip doğru düzgün desteklenmeyen teknik direktörler sonucu, manu şampiyonlar ligini kazanmak yerine turnuvaya kalma yarışı veren bir takıma dönüştü.
erik tan hag (eth) geldiğinden beri takımın düzeni ve yapısı çok değişti (bizim sözlüğe göre üç bilemedin dört maç anca kalırdı takımın başında). şu an burada okan buruk için yapılan forma adeleti, takımı tekrar eski seviyelere getirdi, gelecek vaat veriyor gibi yorumların aynısı kendisi için manu taraftarlarınca yapılıyor. eth kim olduğuna bakmadan cristiano ronaldo'yu takımdan sildi (ki burada gene yazıldı defalarca ronaldo>manu, salaklığa bak, bakalım hangi takım alacak, ah bize gelse vs vs) ve bu değişimden sonra takımın enerjisi tamamen değişti.
eth ajax dönemindeyken de şu andaki gibi transfer ve oyuncu politikası vardı: canını dişine takıcak ve elinden gelen her şeyi verecek bir kadro yaratmak. weghorst (ki aşı karşıtı oluşundan dolayı hiç sevmesem de) eth'nin planına uyan yedek bir forvet. rashford dünya kupasından bu yana çok etkili bir performans gösteriyor, antony ve martial genelde kanat oynamalarına rağmen sekiz maçta üç gol attı, sacho için daha iki gün önce 'sabırla bekleyip gelişimini destekleyeceğiz' diye açıklama yaptı eth. galatasaray'ın hiç bir forveti eth'nin istediği özellikleri taşımıyor ve bu saatten sonra hemen hemen hiç bir büyük takım icardi'yi transfer etme riskine girmez.
manu şu anda iki şeye odaklı: (1) ligi ilk dörtte bitirip hem şampiyonlar ligi hem premier league paralarını alıp tekrar ilgi çeken bir takım olmak; ve (2) uefa avrupa liginde gidebildiği kadar gitmek. altı üstü üç milyon pound ödeyip aldıkları risk ne bu odaklarına büyük etki eder, ne de takımın dengisi bozar.
sanki galatasaray transfer ediyormuş gibi son bir kaç gündür bu takım için yapılmadık eleştiri kalmadı fakat ne takımın yönetimi ne taraftarları bu ve gelecek bir kaç senede de kupa falan beklemiyor. yapılan hatalı transferler ve takımın başına getirilip doğru düzgün desteklenmeyen teknik direktörler sonucu, manu şampiyonlar ligini kazanmak yerine turnuvaya kalma yarışı veren bir takıma dönüştü.
erik tan hag (eth) geldiğinden beri takımın düzeni ve yapısı çok değişti (bizim sözlüğe göre üç bilemedin dört maç anca kalırdı takımın başında). şu an burada okan buruk için yapılan forma adeleti, takımı tekrar eski seviyelere getirdi, gelecek vaat veriyor gibi yorumların aynısı kendisi için manu taraftarlarınca yapılıyor. eth kim olduğuna bakmadan cristiano ronaldo'yu takımdan sildi (ki burada gene yazıldı defalarca ronaldo>manu, salaklığa bak, bakalım hangi takım alacak, ah bize gelse vs vs) ve bu değişimden sonra takımın enerjisi tamamen değişti.
eth ajax dönemindeyken de şu andaki gibi transfer ve oyuncu politikası vardı: canını dişine takıcak ve elinden gelen her şeyi verecek bir kadro yaratmak. weghorst (ki aşı karşıtı oluşundan dolayı hiç sevmesem de) eth'nin planına uyan yedek bir forvet. rashford dünya kupasından bu yana çok etkili bir performans gösteriyor, antony ve martial genelde kanat oynamalarına rağmen sekiz maçta üç gol attı, sacho için daha iki gün önce 'sabırla bekleyip gelişimini destekleyeceğiz' diye açıklama yaptı eth. galatasaray'ın hiç bir forveti eth'nin istediği özellikleri taşımıyor ve bu saatten sonra hemen hemen hiç bir büyük takım icardi'yi transfer etme riskine girmez.
manu şu anda iki şeye odaklı: (1) ligi ilk dörtte bitirip hem şampiyonlar ligi hem premier league paralarını alıp tekrar ilgi çeken bir takım olmak; ve (2) uefa avrupa liginde gidebildiği kadar gitmek. altı üstü üç milyon pound ödeyip aldıkları risk ne bu odaklarına büyük etki eder, ne de takımın dengisi bozar.