873
2002 yılından beri izlediğim futbol oyununda 7 aralık 2011 galatasaray fenerbahçe maçıyla beraber rakibi en çok sürklase ettiğimiz maçtır benim için. bu maç deplasmanda olduğu için burun farkıyla liderliği alır. baştan sona ne yaptığımızı bilerek, bir an olsun baskı yemediğimiz, rakibin bulduğu birkaç net pozisyonun ise sırf kadıköy deplasmanı etiketi nedeniyle oluştuğu, o anlarda da muslera'nın devleştiği efsane bir maç oldu. tek sıkıntımız ferdi'nin kanattan içeri kat etmesi yüzünden ortayı deldirmek oldu ama berkan ve stoper hattı da kusursuz oynadı ve hata yapmadı. barış alper'e ayrı bir parantez açmak lazım. cüsseli fiziğini iyi kullanması ve hızıyla rakiplerin dengesini bozuyor bu çocuk. sinir bozucu bir mentalitesi var, asla morali bozulmuyor. fenerbahçe uyanana kadar görevini layıkıyla yaptı ve yerini icardi'ye bıraktı. takımda bu maçları oynamayı bilen oliveira, kerem ve muslera gibi futbolcuların yanına icradi ve torreira gelince gerisi çok kolay oldu zaten. yazılacak çok şey var ama maçın adrenalini henüz sönmedi o yüzden son olarak icardi'nin asistine değineceğim. basit gibi görünse de iki rakibin arasına çok şık bir ayak içiyle atılan, mükemmel şiddette, kerem'e al da at niteliğinde bir pas attı. iddia ediyorum sneijder dışında son 10 yılda o pası atacak adam gelmemiştir bu lige. tüm takıma ve okan hocaya tebrikler. rakibi çok iyi analiz etmişler. baştan sona paniklemeden, oyun planına sadık kalarak mükemmel bir maç çıkardılar.
