259
büyük bir saçmalıktır.
bizde tuhaf bir algı var, kötü oynadığımız maçları kaybetmeyi hak ettiğimiz düşünülüyor ve bu çok saçma. mesela galatasaray 6/10 oranında bir performans sergiliyor, rakibi 5/10 ve nedense kaybetmeyi hak eden bizmişiz gibi bir algı oluşturuluyor, sonra hakem kimsenin umrunda bile olmuyor. onu da bırakın bazen rakibinden iyi oynar kaybedersin, bazen kotü oynar kazanırsın; futbolda neler gördük neler ama hakemlerin sonuca etki etmesi kabul edilebilir değildir. berbat bir futbol oynadık diye kaybetmek zorunda falan değiliz. "ne oynadık da hakemi konuşacağız," demek gerçekten aptallık. oyunu ayrı, hakemi ayrı tartışmalıyız.
bakın galatasaray açıklama yapıyor, fenerbahçeli ne idüğü belirsiz bazı adamlar çıkıp biz onlardan çok gol atıyoruz diyor. yani diyorlar ki, "galatasaray ne oynuyor da hakemleri konuşuyor." bunlarla aynı şeyi söylemiş olmaktan hiç mi utanmıyorsunuz? adamların derdi galatasaray'ın hakemlere rağmen kazanması gerektiği bir ortam yaratmak, siz de buna tuzlukla koşuyorsunuz. şunu da unutmayın, futbolda en mühim şey mental sağlıktır. hakem gol atmana, sahada futbol oynamana müsade ederse form bulursun çünkü mental açıdan rahatlarsın ama hakem gollerini engeller, rakibine destek verir ve sana top oynatmazsa mental falan kalmaz.
geçen sezonu çabuk unuttunuz yine, hatırlayın ilk haftalar buralarda cica'dan morutan'ına kadar herkes övgü alıyordu çünkü sahada futbol izliyorduk ama haftalarca doğrandık ve taraftar hakemi yenmekten bahsederken futbolcular mental olarak çöküş yaşadı. bu yüzden de avrupa'da takır takır top oynarken ligde nal saldılar. şöyle düşünün; hakkınızın devamlı yendiği ve emeklerinizin karşılığını alamayacağınızı bildiğiniz bir iş ortamında etkin çalışamazsınız, işe gitmek bile istemezsiniz ama adaletli ve emeklerinizin karşılığını alabileceğinizi bildiğiniz yerde tüm gücünüzle çalışırsınız. futbolcular da sizin, bizim gibi insanlar, her ne kadar çok para kazansalar da psikoloji paranın miktarına bakmıyor.
ortak zeminde buluşmak zorunda değiliz ama bunu bir düşünün.
bizde tuhaf bir algı var, kötü oynadığımız maçları kaybetmeyi hak ettiğimiz düşünülüyor ve bu çok saçma. mesela galatasaray 6/10 oranında bir performans sergiliyor, rakibi 5/10 ve nedense kaybetmeyi hak eden bizmişiz gibi bir algı oluşturuluyor, sonra hakem kimsenin umrunda bile olmuyor. onu da bırakın bazen rakibinden iyi oynar kaybedersin, bazen kotü oynar kazanırsın; futbolda neler gördük neler ama hakemlerin sonuca etki etmesi kabul edilebilir değildir. berbat bir futbol oynadık diye kaybetmek zorunda falan değiliz. "ne oynadık da hakemi konuşacağız," demek gerçekten aptallık. oyunu ayrı, hakemi ayrı tartışmalıyız.
bakın galatasaray açıklama yapıyor, fenerbahçeli ne idüğü belirsiz bazı adamlar çıkıp biz onlardan çok gol atıyoruz diyor. yani diyorlar ki, "galatasaray ne oynuyor da hakemleri konuşuyor." bunlarla aynı şeyi söylemiş olmaktan hiç mi utanmıyorsunuz? adamların derdi galatasaray'ın hakemlere rağmen kazanması gerektiği bir ortam yaratmak, siz de buna tuzlukla koşuyorsunuz. şunu da unutmayın, futbolda en mühim şey mental sağlıktır. hakem gol atmana, sahada futbol oynamana müsade ederse form bulursun çünkü mental açıdan rahatlarsın ama hakem gollerini engeller, rakibine destek verir ve sana top oynatmazsa mental falan kalmaz.
geçen sezonu çabuk unuttunuz yine, hatırlayın ilk haftalar buralarda cica'dan morutan'ına kadar herkes övgü alıyordu çünkü sahada futbol izliyorduk ama haftalarca doğrandık ve taraftar hakemi yenmekten bahsederken futbolcular mental olarak çöküş yaşadı. bu yüzden de avrupa'da takır takır top oynarken ligde nal saldılar. şöyle düşünün; hakkınızın devamlı yendiği ve emeklerinizin karşılığını alamayacağınızı bildiğiniz bir iş ortamında etkin çalışamazsınız, işe gitmek bile istemezsiniz ama adaletli ve emeklerinizin karşılığını alabileceğinizi bildiğiniz yerde tüm gücünüzle çalışırsınız. futbolcular da sizin, bizim gibi insanlar, her ne kadar çok para kazansalar da psikoloji paranın miktarına bakmıyor.
ortak zeminde buluşmak zorunda değiliz ama bunu bir düşünün.