5971
papazın çayırında oynayan...
fenerbahçe futbol takımının bu sezonki olası performansı ile ilgili olarak ilk akla gelenler:
1-) temmuzda sezonu açmak
ön eleme oynadığı için erken sezonu açmak ve erken forma girmek zorunda kalmış
takımların lig performansı yerlerde sürünüyor. konu ile ilgili bir istatistik çalışması görmek destekleyici olacak elbet bu fikir için . bir de milli maçlar ve şampiyonalara oyuncu yollanıyorsa , artı yük oluşuyor. bu yıl rezerv lig de var, yedekler de yıpranacak. oyuncu kadrosu geniş de olsa uzun ve ağır yük. fenerin formu zamanla düşecek . nisan ve mayıs aylarında yarışta tutulmak için hakemler çok ittirmek zorunda.
2-) bol yabancılı , geniş ve bol yeniçerili kadro
jesus, geniş, bol yabancılı kadroyla oynamayı seviyor. daha önceki çalıştırdığı takımlarda
26’sı yabancı, 40+ kadrolar yönetmiş. batılı sistem antrenörleri sevmez bu durumu. adam antrenmanda kim iyiyse ve rakip takım dizilişine karşı kimi uygun görürse, onu koyuyor. bu sistem farklı galibiyetler getirdiği gibi farklı mağlubiyette getirir. farklı mağlubiyetleri ali koç’un ve fenerin tolere etmesi çok zor.
ayrıca ismail’i veya bir türkü getirmeye çalışan yeniçeri yapılanması çok aktif. portekizce konuşan öbeğe diş biliyorlar çünkü maç primlerinden ediyor bu portekizce öbeği.
3-) olası kafası karışık rakip futbolcular
billongizm olarak da bilinen bu durumu önce kaleci ertuğrul ile, sonra da adana’nın stoperi ile gördük. tesadüf değil, sağlanmış olduğuna inanıyorum. menajerler üstünden bireysel futbolcu kafası karıştırmak daha kolay. bundan sonraki maçlarda fb’nin rakibi takımların içinde bireysel saçmalamalar bekliyorum. bizde de rogon menajerlik oyuncusu boey hep bir soru işareti.
4-) kadro dengesizliği
bazı mevkiler çok şişkin, bazıları zayıf. altay, szalai, ferdi, osayi kilit adamlar. sakatlıkları zor tolere edilir. öte yandan orta saha ve forvette çok şişkinler. küsme ve kavga olabilir.
5-)bireysellik
ya uzun top, ya çok bireysel forvetlerin çalımları, veya uzaktan şutlar. tamam. coşku ve tempo var ama oyun şablonu oturmuş, sahayı iyi parselleyen kademeli takımlarda , kayaya çarpar gibi olurlar.
6-)yıpratıcı avrupa
kan davalı kievle 2 maç, kıbrıs rum takımıyla 2 maç, fransız takımı pkksever rennes kenti takımı ile 2 maç. grubu geçerler mi bilemem, ama çok politik gerilim ve yıpranma olacak.
7-)tff/ hakem desteği
şimdi bu rüzgarı almış gidiyorlar ama ülke seçim ortamına girince işler ve senaryo değişebilir. iktidarın koç alerjisi nüksedebilir.
taktiksel olarak bir analiz yapmak şu an hem zor , hem erken.
çok oyunculu, bireysele dayanan, değişken formasyon ve dizilişler var.
deplasmanda başka, evinde başka, yabancı hakemle başka, türk hakemle
başka. çok fazla billongizm. yeni transferleri var, daha hiç oynamamış.
ama coşkulu takım, form tutmuşlar, baskılılar. forvet rahat gole gidiyor.
ekime kadar düzgün analizi çok zor takım.
fenerbahçe futbol takımının bu sezonki olası performansı ile ilgili olarak ilk akla gelenler:
1-) temmuzda sezonu açmak
ön eleme oynadığı için erken sezonu açmak ve erken forma girmek zorunda kalmış
takımların lig performansı yerlerde sürünüyor. konu ile ilgili bir istatistik çalışması görmek destekleyici olacak elbet bu fikir için . bir de milli maçlar ve şampiyonalara oyuncu yollanıyorsa , artı yük oluşuyor. bu yıl rezerv lig de var, yedekler de yıpranacak. oyuncu kadrosu geniş de olsa uzun ve ağır yük. fenerin formu zamanla düşecek . nisan ve mayıs aylarında yarışta tutulmak için hakemler çok ittirmek zorunda.
2-) bol yabancılı , geniş ve bol yeniçerili kadro
jesus, geniş, bol yabancılı kadroyla oynamayı seviyor. daha önceki çalıştırdığı takımlarda
26’sı yabancı, 40+ kadrolar yönetmiş. batılı sistem antrenörleri sevmez bu durumu. adam antrenmanda kim iyiyse ve rakip takım dizilişine karşı kimi uygun görürse, onu koyuyor. bu sistem farklı galibiyetler getirdiği gibi farklı mağlubiyette getirir. farklı mağlubiyetleri ali koç’un ve fenerin tolere etmesi çok zor.
ayrıca ismail’i veya bir türkü getirmeye çalışan yeniçeri yapılanması çok aktif. portekizce konuşan öbeğe diş biliyorlar çünkü maç primlerinden ediyor bu portekizce öbeği.
3-) olası kafası karışık rakip futbolcular
billongizm olarak da bilinen bu durumu önce kaleci ertuğrul ile, sonra da adana’nın stoperi ile gördük. tesadüf değil, sağlanmış olduğuna inanıyorum. menajerler üstünden bireysel futbolcu kafası karıştırmak daha kolay. bundan sonraki maçlarda fb’nin rakibi takımların içinde bireysel saçmalamalar bekliyorum. bizde de rogon menajerlik oyuncusu boey hep bir soru işareti.
4-) kadro dengesizliği
bazı mevkiler çok şişkin, bazıları zayıf. altay, szalai, ferdi, osayi kilit adamlar. sakatlıkları zor tolere edilir. öte yandan orta saha ve forvette çok şişkinler. küsme ve kavga olabilir.
5-)bireysellik
ya uzun top, ya çok bireysel forvetlerin çalımları, veya uzaktan şutlar. tamam. coşku ve tempo var ama oyun şablonu oturmuş, sahayı iyi parselleyen kademeli takımlarda , kayaya çarpar gibi olurlar.
6-)yıpratıcı avrupa
kan davalı kievle 2 maç, kıbrıs rum takımıyla 2 maç, fransız takımı pkksever rennes kenti takımı ile 2 maç. grubu geçerler mi bilemem, ama çok politik gerilim ve yıpranma olacak.
7-)tff/ hakem desteği
şimdi bu rüzgarı almış gidiyorlar ama ülke seçim ortamına girince işler ve senaryo değişebilir. iktidarın koç alerjisi nüksedebilir.
taktiksel olarak bir analiz yapmak şu an hem zor , hem erken.
çok oyunculu, bireysele dayanan, değişken formasyon ve dizilişler var.
deplasmanda başka, evinde başka, yabancı hakemle başka, türk hakemle
başka. çok fazla billongizm. yeni transferleri var, daha hiç oynamamış.
ama coşkulu takım, form tutmuşlar, baskılılar. forvet rahat gole gidiyor.
ekime kadar düzgün analizi çok zor takım.