1094
takımda bulunduğu dönemde stadyumda bir kere sirtaki çaldırabilen ve o golle de belki şampiyonluğu getiren yunan forvet. gol attığı akhisar maçında yerler çok karlı ve buzlu, hava ise inanılmaz ötesi soğuktu. stada yakın oturduğum için yolum kısa sürüyordu fakat yine de tir tir titrediğimi hatırlıyorum. o maç tabii ki herkesin yüzüne ''puan kaybeder miyiz ?'' endişesi yansımıştı. maç o kadar kısır geçince de her dakika artıyordu bu endişe. dakika 89-90 gibi abime maçtan çıkmak istediğimi söylemiştim ama kendisi hayatında hiçbir gs maçını düdük çalmadan bırakmadığını söyledi. benden farklı olarak bir his vardı onun içinde. tamam dedim izlemeye devam ettik. herkes dakika 93'te çıkış kapısının önünde dizilmeye başladı erken çıkabilmek için. bu sırada bir uzun top geldi, mitroglou orda bitiverdi, insanlar top ceza sahasında sekerken sevinmeye başlamıştı ben de kaleye girdiğini görmeden çılgınlar gibi patlamıştım abimle. sakinleştiğimizde sıramızdan 15 koltuk uzaktaki koltuğa gittiğimizi fark ettik. koşa koşa seviniyorduk, statta hiç kimse durduğu yerde sevinmiyordu o golde. insanlar birbirine girmişti resmen. hayatımda yaşadığım en soğuk günlerden biri olmasına rağmen bu yunan forvet içimin en çok ısındığı günlerden birini yaşatmıştı bana. formamızla bu kadar az süre alıp, bıraktığı iz bu kadar büyük olan az futbolcu vardır. kendisini hep güzel hatırlayacağım.
(bkz: 24 şubat 2019 galatasaray akhisarspor maçı)
(bkz: 24 şubat 2019 galatasaray akhisarspor maçı)