2184
camiayı tekrar toparlayabileceğine, taraftarları tekrar galatasaray ile yatar kalkar hale getirebileceğine inandığım yegane isim. ha bu inanılmaz bir teknik direktör olduğundan, futbol takımını ooh şurama da başarı burama da başarı kıvamına getireceğinden mi, değil.
uzun yıllar fatih terim görmüş, onu baba bellemiş, imparatorum dola boynumuza da boğulalım demiş taraftarlar olduğumuzdan ve fatih terim dönemi çok yakın bir zamanda bitmiş olduğundan dolayı, taraftar bağ kurabileceği, tribünden hocammmmm sapla bana hocamm diye bağırabileceği bir teknik direktör istiyor. yabancı hocalarla bağ kurma ve iletişim kurabilme düşüncesi taraftarın büyük çoğunluğu için kolay değil.
işin bu sosyolojik boyutu dolayısıyla fatih terim dönemlerinin bu ve buna benzer izleri azalana dek, mümkünse camianın içinden ve yerli bir hocayla çalışmayı yabancı bir teknik direktörle çalışmaktan daha mantıklı buluyorum. taraftar biraz daha kenarda babam gibi göreceğim biri olsun düşüncesinden sıyrılıp, kenarda projesi olan, eldeki oyuncuların değerini arttırabilen, bir sistem getirebilecek birini görmek istemeye başladığı zaman yabancı teknik direktörlerle çalışılmaya başlanabilir diye düşünüyorum. bunu en iyi domenec torrent döneminde gördük, görüyoruz.
ha okan buruk gelir, hem taraftarla bahsettiğim ilişkiyi kurar hem de diğer saydığım işleri yapabilirse pastanın üstünde çilek olur. kim gelirse gelsin, ne yaparsa yapsın hepimizin istediği ortak şey galatasaray'ın başarısı. umarım önümüzde güzel, başarılı günlerimiz olur.
uzun yıllar fatih terim görmüş, onu baba bellemiş, imparatorum dola boynumuza da boğulalım demiş taraftarlar olduğumuzdan ve fatih terim dönemi çok yakın bir zamanda bitmiş olduğundan dolayı, taraftar bağ kurabileceği, tribünden hocammmmm sapla bana hocamm diye bağırabileceği bir teknik direktör istiyor. yabancı hocalarla bağ kurma ve iletişim kurabilme düşüncesi taraftarın büyük çoğunluğu için kolay değil.
işin bu sosyolojik boyutu dolayısıyla fatih terim dönemlerinin bu ve buna benzer izleri azalana dek, mümkünse camianın içinden ve yerli bir hocayla çalışmayı yabancı bir teknik direktörle çalışmaktan daha mantıklı buluyorum. taraftar biraz daha kenarda babam gibi göreceğim biri olsun düşüncesinden sıyrılıp, kenarda projesi olan, eldeki oyuncuların değerini arttırabilen, bir sistem getirebilecek birini görmek istemeye başladığı zaman yabancı teknik direktörlerle çalışılmaya başlanabilir diye düşünüyorum. bunu en iyi domenec torrent döneminde gördük, görüyoruz.
ha okan buruk gelir, hem taraftarla bahsettiğim ilişkiyi kurar hem de diğer saydığım işleri yapabilirse pastanın üstünde çilek olur. kim gelirse gelsin, ne yaparsa yapsın hepimizin istediği ortak şey galatasaray'ın başarısı. umarım önümüzde güzel, başarılı günlerimiz olur.
