2646
24 nisan 2022 altay galatasaray maçında yanlış işler yapmış teknik adam. zaten aşağı yukarı yazılmış olduğu için tekrarlamayacağım. gelgelelim iki maç üst üste kazanmayı unutmuş bir takım için ikinci yarıda geri çekilmek, panik yapmak anormal değil. sanırım bu sezonki 4. deplasman galibiyetimizi aldık. bu büyük bir rezillik ama torrent bu manzarada birincil suçlu değil. kaldı ki kendisi de maçtan sonra memnun olmadığını söylemiş.
ayrıca xg mevzuundan bıktım ben artık. önemli olan şey toplanan puandır. xg değil. kazanmayı başarıyorsan bir şekilde, başarılı olmuşsun demektir. dün kale önüne gelen topa kaç kez vuramadı bizim topçular. onlar xg hesabına yazılmadı o yüzden. böyle saçma şey mi olur? gomis hantallaştı, çabukluğunu yitirdi diye neden torrent xg yakalayamamış oluyor? kerem topu ayağından bir saniye geç çıkardı diye takım pozisyon üretememiş mi oluyor?
mesela dün kerem'in kontra pozisyonu kesildi. başımızda terim olsa, terim'i savunmak için ikinci yarıdaki rezalet oyunu olduğu gibi buna bağlayacaktı pek çok kişi. esas meselenin bu çifte standart olduğunu anlamak istemiyor kimse. torrent de terim'den farklı bir performans göstermiyor yoksa. ama terim oldu mu binbir bahaneyle savunulurken torrent'in kuyuya atılması sinir bozucu olan. aslolan galatasaray'sa ikisine de aynı şekilde yaklaşmak gerekiyor. öbür türlüsü iyi niyet değil.
sonuç olarak terim zamanından daha iyi ve daha kötü olan şeyler olsa da aşağı yukarı aynı şeyi izliyoruz. çok zor ama konferans ligi'ne katılım sağlayabilirsek torrent başarısız demem ben. çünkü bu kadro kendi kadrosu değil.
öte yandan morutan ve barış alper'i oynatmaması gayet normal. biri kafasının içinde yaşayan asosyal bir genç, diğeri kendini hâlâ keçiören'de zannedip rakiplerinin içinden geçmeye çalışan bir genç. bu kadar diken üstünde dolaşırken sorunumuz bunlar olmamalı. babel ne kadar kötü de olsa ayağı yere sağlam basan iki üç topçudan biri. bu geçen sezon da böyleydi. son haftalardaki şampiyonluk şansını babel ve gedson artırmıştı.
ayrıca xg mevzuundan bıktım ben artık. önemli olan şey toplanan puandır. xg değil. kazanmayı başarıyorsan bir şekilde, başarılı olmuşsun demektir. dün kale önüne gelen topa kaç kez vuramadı bizim topçular. onlar xg hesabına yazılmadı o yüzden. böyle saçma şey mi olur? gomis hantallaştı, çabukluğunu yitirdi diye neden torrent xg yakalayamamış oluyor? kerem topu ayağından bir saniye geç çıkardı diye takım pozisyon üretememiş mi oluyor?
mesela dün kerem'in kontra pozisyonu kesildi. başımızda terim olsa, terim'i savunmak için ikinci yarıdaki rezalet oyunu olduğu gibi buna bağlayacaktı pek çok kişi. esas meselenin bu çifte standart olduğunu anlamak istemiyor kimse. torrent de terim'den farklı bir performans göstermiyor yoksa. ama terim oldu mu binbir bahaneyle savunulurken torrent'in kuyuya atılması sinir bozucu olan. aslolan galatasaray'sa ikisine de aynı şekilde yaklaşmak gerekiyor. öbür türlüsü iyi niyet değil.
sonuç olarak terim zamanından daha iyi ve daha kötü olan şeyler olsa da aşağı yukarı aynı şeyi izliyoruz. çok zor ama konferans ligi'ne katılım sağlayabilirsek torrent başarısız demem ben. çünkü bu kadro kendi kadrosu değil.
öte yandan morutan ve barış alper'i oynatmaması gayet normal. biri kafasının içinde yaşayan asosyal bir genç, diğeri kendini hâlâ keçiören'de zannedip rakiplerinin içinden geçmeye çalışan bir genç. bu kadar diken üstünde dolaşırken sorunumuz bunlar olmamalı. babel ne kadar kötü de olsa ayağı yere sağlam basan iki üç topçudan biri. bu geçen sezon da böyleydi. son haftalardaki şampiyonluk şansını babel ve gedson artırmıştı.
