2630
adına sayfa sayfa yazılar yazılan teknik direktör. bazısı teknik olarak eleştiriyor, bazısı zaten vicdansız, herkese yaptığını ona da yapıyor, her bulduğu açıktan vuruyor, hem de akıl almaz bir vicdansızlıkla. yahu yönetimler hata yapar, yanlış teknik direktör seçebilir, yanlış transferler yapabilir, gereği genel kurulda zaten yapılır. peki, teknik olarak eleştirileri anlarım da, nefret söylemleriyle, aşağılama dolu cümlelerle nereye varılmak isteniyor? sakin olun diyene de şu meşhur " fanboy" yakıştırması yapılıveriyor.
ya arkadaş, ben ki, bana göre dünyadaki en büyük terimciyim, zamanında tudor gitmesin, ya da en azından destek olalım, sabredelim diye bir taraflarımı yırttım ki gidince terim'in geleceğini bilmeme rağmen. riekerink gitmesin sabredelim, eleştirecekseniz de insan gibi eleştirin, kızının garsonluğuyla falan vurmayın, ayıptır, diye bir taraflarımı yırttım yine. yine 2021-2022 sezonunda, basının, mhk'nin, tff,nin, ezeli rakipler yetmedi, bazı anadolu kulüplerinin, hep bir elden savaş açtığı terim'e sahip çıkalım, bu yardakçıların oyununa gelmeyelim diye yırttım aynı yerlerimi. şimdi de, torrent gitmesin diye değil, en azından saygısızlık yapmayın, bel altı vurmayın diye torrent'i savunmaya çalışıyorum.
ya bir insan evladı cevap versin, doğru mu yapıyorsunuz galatasaray camiası? tamam başkan şöyle, yönetim böyle, herkes suçlu, kabul. yahu bu yönetim getirdi işte torrent'i, ben de dedim ki kimdir bu? ne işi var galatasaray'da, ben de yadırgadım fakat niye rakip takım taraftarı gibi davranayım kendi teknik direktörüme? öyle ya da böyle galatasaray teknik direktörü işte, kendi elimizle yıpratmamız neye hizmet ediyor?
önceden fenerliler yapardı bu eziklikleri, sırf adından utandıkları için istemezlerdi gelecek futbolcuyu mesela ya da teknik direktörün kaşı şöyle, kıyafeti böyle falan diye yerin dibine sokarlardı. yönetimleri yanlış bir transfer yaptığında, bize kalmazdı onu yerin dibine sokmak, kendileri, kendi futbolcularına yapardı zaten bütün acımasızlıkları, biz de kıs kıs gülerdik, o yüzden mayıslar bizimdi zaten, o yüzden her yerden aforoz edilen futbolcu bize gelir, kendini bulur, üstüne koyar, tekrar milli takıma kadar seçilirdi, biz de keyifle izleyip, "iyi ki galatasaraylıyım" derdik.
şimdi bunların hiç biri kalmadı, sabrıyla meşhur galatasaray taraftarı gitti, 90 ların fener taraftarı geldi yerine. galatasaray'ı seven herkes düşünsün, şapkayı önüne koysun, "ne hale getirdiler koskoca galatasaray'ı" diye sorana kadar, "biz ne hale geldik taraftar olarak" diye kendine sorsun.
ya arkadaş, ben ki, bana göre dünyadaki en büyük terimciyim, zamanında tudor gitmesin, ya da en azından destek olalım, sabredelim diye bir taraflarımı yırttım ki gidince terim'in geleceğini bilmeme rağmen. riekerink gitmesin sabredelim, eleştirecekseniz de insan gibi eleştirin, kızının garsonluğuyla falan vurmayın, ayıptır, diye bir taraflarımı yırttım yine. yine 2021-2022 sezonunda, basının, mhk'nin, tff,nin, ezeli rakipler yetmedi, bazı anadolu kulüplerinin, hep bir elden savaş açtığı terim'e sahip çıkalım, bu yardakçıların oyununa gelmeyelim diye yırttım aynı yerlerimi. şimdi de, torrent gitmesin diye değil, en azından saygısızlık yapmayın, bel altı vurmayın diye torrent'i savunmaya çalışıyorum.
ya bir insan evladı cevap versin, doğru mu yapıyorsunuz galatasaray camiası? tamam başkan şöyle, yönetim böyle, herkes suçlu, kabul. yahu bu yönetim getirdi işte torrent'i, ben de dedim ki kimdir bu? ne işi var galatasaray'da, ben de yadırgadım fakat niye rakip takım taraftarı gibi davranayım kendi teknik direktörüme? öyle ya da böyle galatasaray teknik direktörü işte, kendi elimizle yıpratmamız neye hizmet ediyor?
önceden fenerliler yapardı bu eziklikleri, sırf adından utandıkları için istemezlerdi gelecek futbolcuyu mesela ya da teknik direktörün kaşı şöyle, kıyafeti böyle falan diye yerin dibine sokarlardı. yönetimleri yanlış bir transfer yaptığında, bize kalmazdı onu yerin dibine sokmak, kendileri, kendi futbolcularına yapardı zaten bütün acımasızlıkları, biz de kıs kıs gülerdik, o yüzden mayıslar bizimdi zaten, o yüzden her yerden aforoz edilen futbolcu bize gelir, kendini bulur, üstüne koyar, tekrar milli takıma kadar seçilirdi, biz de keyifle izleyip, "iyi ki galatasaraylıyım" derdik.
şimdi bunların hiç biri kalmadı, sabrıyla meşhur galatasaray taraftarı gitti, 90 ların fener taraftarı geldi yerine. galatasaray'ı seven herkes düşünsün, şapkayı önüne koysun, "ne hale getirdiler koskoca galatasaray'ı" diye sorana kadar, "biz ne hale geldik taraftar olarak" diye kendine sorsun.