958
sakatlık dönüşü kendini izlerken hayretler içinde kaldığım büyük hikaye, büyük disiplin.
normal bir sakatlık değil. bildiğin ölümden döndü bu adam. gözlerini kaybetme tehlikesi atlattı ve bildiğim kadarıyla tek gözü hala sıkıntılı.
futbol çok ciddi bir disiplin isteyen spor. 6 ay sakatlık yaşayan futbolcular geri dönüşte çok sıkıntı yaşıyor hatta bazıları eski formuna dönemiyor fiziksel olarak. bu adam o talihsiz kazayı geçirdiğinde 29 yaşındaydı. genç de değildi yani. dönüşünde 30 yaşında oldu, 1 sene uzak kaldı futboldan. ve dönüşünde fiziği de temposu da hala aynı. ne kilo fazlalığı var ne de hantallık. belli ki hep sahalara döneceği günü beklemiş, bunun için hep mental olarak hazırda durmuş. yemesine içmesine dikkat etmiş, sporunu aksatmamış.
allah kimsenin başına vermesin ama böyle bir kazadan sonra insanın gireceği bunalımı düşünün. hayattan kopar çoğu insan, ciddi bir depresyona girer. yeme içme düzeni bozulur, kendine dikkat etmemeye başlar. ama belli ki omar hep diri ve disiplinli kalmış, hep döneceği gün için hazırlanmış.
şapka çıkarıyorum kendisine şapka. helal olsun. dillendirmek istemiyorum ama eminim hepimiz bir yandan arzuluyoruz; bu sene bir kupa var... olur da o kupaya uzanırsak takımın, fatih hocanın ve dome hocanın ayrı ayrı hikayeleri anlatır, hepsinin emekleri yazılır ve çizilir. peki ya omar?
o kupaya uzansak da uzanmasak da omar'ın hikayesi başlı başına hikaye, belgesel. ama yine de o kupa... özür dilerim, duygularıma yenik düşüyorum ama o kupa bizim olmalı. omar'ın geri dönüşü ve hırsı için bile en çok biz hak ediyoruz o kupayı.
günlerce uyuyamadığım, aklımın senden bir an olsun ayrılmadığı o talihsiz kazadan sonra seni tekrar sahalarda görmek harika bir şey. nazar değmesin güzel abim.
normal bir sakatlık değil. bildiğin ölümden döndü bu adam. gözlerini kaybetme tehlikesi atlattı ve bildiğim kadarıyla tek gözü hala sıkıntılı.
futbol çok ciddi bir disiplin isteyen spor. 6 ay sakatlık yaşayan futbolcular geri dönüşte çok sıkıntı yaşıyor hatta bazıları eski formuna dönemiyor fiziksel olarak. bu adam o talihsiz kazayı geçirdiğinde 29 yaşındaydı. genç de değildi yani. dönüşünde 30 yaşında oldu, 1 sene uzak kaldı futboldan. ve dönüşünde fiziği de temposu da hala aynı. ne kilo fazlalığı var ne de hantallık. belli ki hep sahalara döneceği günü beklemiş, bunun için hep mental olarak hazırda durmuş. yemesine içmesine dikkat etmiş, sporunu aksatmamış.
allah kimsenin başına vermesin ama böyle bir kazadan sonra insanın gireceği bunalımı düşünün. hayattan kopar çoğu insan, ciddi bir depresyona girer. yeme içme düzeni bozulur, kendine dikkat etmemeye başlar. ama belli ki omar hep diri ve disiplinli kalmış, hep döneceği gün için hazırlanmış.
şapka çıkarıyorum kendisine şapka. helal olsun. dillendirmek istemiyorum ama eminim hepimiz bir yandan arzuluyoruz; bu sene bir kupa var... olur da o kupaya uzanırsak takımın, fatih hocanın ve dome hocanın ayrı ayrı hikayeleri anlatır, hepsinin emekleri yazılır ve çizilir. peki ya omar?
o kupaya uzansak da uzanmasak da omar'ın hikayesi başlı başına hikaye, belgesel. ama yine de o kupa... özür dilerim, duygularıma yenik düşüyorum ama o kupa bizim olmalı. omar'ın geri dönüşü ve hırsı için bile en çok biz hak ediyoruz o kupayı.
günlerce uyuyamadığım, aklımın senden bir an olsun ayrılmadığı o talihsiz kazadan sonra seni tekrar sahalarda görmek harika bir şey. nazar değmesin güzel abim.