4
premier league'de günün maçı. maça top kontrolünü elinde tutarak başladı leicester city ve beş dakika böyle sürdü ama tehlike yaratamadılar. daha sonra ise arsenal'in ön alan baskını aşmakta çok zorlandılar. genelde kanatlara oyunu yayarak çıkmaya çalıştılar ve özellikle ricardo pereira, james maddison ve marc albrighton'ın sağ kulvarda oluşturdukları üçgeni kullanmaya çalıştılar ama pek başarılı olamadılar. zatan leicester'ın marco reus'u, jamie vardy olmadığında tadı tuzu olmuyor takımın. üstelik bu maçta orta sahalarının en iyi oyuncusu youri tielemans da oynamadı. arsenal de yavaştan leicester'a karşılık vermeye başladı ilerleyen dakikalarda. özellikle ben white'ı çok beğendim. büyük takım topçusu olmaya git gide alışıyor. hem savunmada sert ve dikkatli hem de ayağı çok iyi. bukayo saka ile olan bağlantısı ve uzun ters topları the gunners için çok önemli. yine bu ters toplarından birinde kieran tierney'i topla buluşturdu ve korner kazandı arsenal. kornerde gabriel martinelli ortaladı ve ön direkte thomas partey golü buldu. dengeli giden bir oyunda gelen duran top golünden sonra da denge pek bozulmadı. zaten çok fazla da pozisyonun olduğu bir maç değildi. ikinci yarıda yine bir duran top pozisyonunda partey'in vuruşu çağlar söyüncü'nün eline teğet geçti. dokundu ama yani yönü falan değişmedi topun. bence futbolun ruhu bu penaltıyı beğenmedi. ancak alexandre lacazatte beğenmiş olacak ki farkı ikiye çıkardı. eski highbury sakinleri rahatladıktan sonra hem tempoyu iyi ayarladılar hem de kalelerini iyi korudular ve maçı bitirdiler. genel olarak düşünürsek leicester'ın oyuncu kalitesini arttırması lazım. yoksa big six'e diş geçirmeleri zor. arsenal'in ise öncelikle granit xhaka yerine orta sahaya daha çok ağırlık koyacak bir oyuncuya ihtiyacı var.