7
vadistanbul'dan stada gidenlerin kullandiklari yol/ keci yolu.
ah ulan ah.
kendi araciyla gelinir ve arac vadi otoparkina cekilir.
vadide yenilen yemegin ardindan yavas yavas stada dogru yol alinir. kafamizi kaldirip yukari baktigimizda karsimizda stadi gorunce bi ufak heyecanlanilir. fakat gecmis tecrubeler hemen "olum nasil cikacaksin simdi bu stada" diye fisildar.
lambalarda karsidan karsiya gecerken kirmizida beklenir. yesilin yanmasi icin geri sayim yapan sese eslik edilir ve " 3, 2, 1, şşş" diye kisa bir uclu cekilir.
malum patikanin onunde kofteciler, su ve bira satan saticilarin yanindan gecerek bir dag kecisi edasiyla tirmanmaya baslanilir. dolambacli yokusun sonuna gelindiginde bu sefer de merdivenler baslar. burasi adeta otobandaki bir dinlenme tesisi gibi nefes almamiz icin durak vazifesi gorur. zira bu yokusu ve arkasindan merdivenleri tek solukta dinlenmeden cikan biri varsa, soylesin gelip elinden opeyim.
merdivenlerin ardindan bu sefer de tribun yolculugu baslar ki bu artik yolun bitisinin ve zirveye ulasmanin mujdecisi oldugu icin hic koymaz.
uzun sure ayakta izlenilen macin ardindan ayni yol geriye dogru tekrar yurunur. galibiyet sevinci yorgunluk hissini bir nebze azaltsa da "ulan bu yolu kisin da gelicez yaa" diye kendi kendinize/aranizda kisa bir geleneksel ileri gorusluluk toreni yapilir.
kışı yokustan inerken kayip dusenler goz onune gelir, hafif bir tebessum edilir ve vadi otoparkindan cikis iskencesi baslar.
not: havaray malum covid durumundan oturu tercihim degildir.
ah ulan ah.
kendi araciyla gelinir ve arac vadi otoparkina cekilir.
vadide yenilen yemegin ardindan yavas yavas stada dogru yol alinir. kafamizi kaldirip yukari baktigimizda karsimizda stadi gorunce bi ufak heyecanlanilir. fakat gecmis tecrubeler hemen "olum nasil cikacaksin simdi bu stada" diye fisildar.
lambalarda karsidan karsiya gecerken kirmizida beklenir. yesilin yanmasi icin geri sayim yapan sese eslik edilir ve " 3, 2, 1, şşş" diye kisa bir uclu cekilir.
malum patikanin onunde kofteciler, su ve bira satan saticilarin yanindan gecerek bir dag kecisi edasiyla tirmanmaya baslanilir. dolambacli yokusun sonuna gelindiginde bu sefer de merdivenler baslar. burasi adeta otobandaki bir dinlenme tesisi gibi nefes almamiz icin durak vazifesi gorur. zira bu yokusu ve arkasindan merdivenleri tek solukta dinlenmeden cikan biri varsa, soylesin gelip elinden opeyim.
merdivenlerin ardindan bu sefer de tribun yolculugu baslar ki bu artik yolun bitisinin ve zirveye ulasmanin mujdecisi oldugu icin hic koymaz.
uzun sure ayakta izlenilen macin ardindan ayni yol geriye dogru tekrar yurunur. galibiyet sevinci yorgunluk hissini bir nebze azaltsa da "ulan bu yolu kisin da gelicez yaa" diye kendi kendinize/aranizda kisa bir geleneksel ileri gorusluluk toreni yapilir.
kışı yokustan inerken kayip dusenler goz onune gelir, hafif bir tebessum edilir ve vadi otoparkindan cikis iskencesi baslar.
not: havaray malum covid durumundan oturu tercihim degildir.