443
galatasaray'ın son senelerde en çok eleştirilen yönü koşamaması, fiziksel gücünün avrupa'da hatta yer yer ligde yetersiz kalmasıydı. öncelikle şunu söyleyeyim galatasaray fiziksel gücü gençlik aşısı ile bugün avrupa'nın her takımıyla başabaş oynar. yener veya yenilir ayrı konu ama fiziksel olarak avrupa'nın başat takımlarına karşı ezilmez. dün lazio'yu fiziksel olarak ezdi ki lazio'nun futbolcuları kalıp olarak daha güçlüydü ama sahada galatasaray daha çok koşuyordu ve birebirde lazio'nun futbolcularını fiziksel olarak ezdiler. dünkü maçta berkan harikaydı. melo gibiydi. her yere koştu, rakibi karşıladı. sadece fizik gücü değil tekniği de iyi çocuğun. cicaldau, morutan, kerem bunların üçü de galatasaray'ın oyunu rakip sahaya yığmasını sağladı. halil, elmander'den sonra bize gelmiş bir lütuf gibi. ileride yaptığı presle rakibi çıkmasını zorlaştırdı. işte aradığımız forvet bu. kimse kusura bakmasın ne diagne ne de mustafa halil'i kesemez. halil, galatasaray'ın sahaya yazılacak ilk forvetidir. cicaldau'yu kesinlikle satmamalı galatasaray. çok uzun zaman sonra bu kadar kaliteli ve üst düzey on numaraya sahibiz. morutan ve kerem rakibin kanatlardan iflahını kesiyor. bu arada kerem'i eleştirenler olmuş. kerem dün rakibin kanadını felce uğrattı resmen. sorumluluk aldığı için top kaybı yapıyor ama hızı ile oyunu rakip sahaya yığması ve bitmeyen mücadelesi ile on numara bir futbolcu. defans oyuncularımız ve kaleci muslera'da günündeydi ve özellikle van aanholt harikaydı. sözün kısası galatasaray'a gençlik aşısı yaramış ve her geçen gün daha iyi oynuyorlar, futbolları gelişiyor. yeter ki bu onbir bozulmasın ve sürekli oynasın.