32
şenol güneş’in düşündüğü on bir’in on’u çok net. sadece yusuf yazıcı mı, yoksa bir kanat oyuncusu mu (cengiz) diye on birinci için toto oynayanlar var. şenol güneş kanatlardan hızlı hücumu seven bir td değil. bunu çalıştırdığı tüm takımlarda gördük. genellikle merkezden pozisyon üretmeyi tercih ediyor. ancak hücum ve gol üretimini çeşitlendirmek rakipler için daha zor savunma kurgusu demektir. bemce bunu da düşünmeli.
hakan çalhanoğlu’nun sol kanada atılması büyük risk. on numara pozisyonundaki yaratıcılığını yarı yarıya çöpe atmak gibi bir şey.
yusuf yazıcı burak yılmaz uyumunu da göz ardı etmek kolay değil. sonuç olarak bütün ibreler kenan karaman’ı gösteriyor. yani eğer kanatlardan hızlı hücum ile menüyü çeşitlendirecekseniz tek seçenek kenan karaman’ın bençe, cengiz ya da kerem’in kanada transferi. şenol güneş bunu yapar mı? başlangıç kadrosunda asla yapmaz ama maçın skoruna göre ikinci yarıda yapabilir.
kenan karaman gerçekten ilginç bir futbolcu. hem santrafor rolünü hem de orta sahaya destek rolünü başarıyla uyguluyor. o’nun kadroda olduğu maçlarda orta sahada güçlü bir görüntü veriyoruz. rakip orta sahada üstünlük kuramıyor ama haliyle kanatlarımız da çalışmıyor.
bence kadronun kurgusu çok daha mükemmel olabilir. örneğin hakan çalhanoğlu ile yusuf yazıcı’yı sağ iç ve sol iç oynatmak mükemmel sonuç verebilir. ön liberoda da okay ya da ozan’dan biri tercih edilebilir. (benim tercihim taylan) bu durumda orta sahamız savunma zaafı gösterebilir diyenleri duyuyorum çünkü ilk ses zaten kendi beynimde yankılanıyor ama bu kurgu orta sahada mükemmel bir pas üstünlüğü kurmamızı ve ardından da burak yılmaz’ı iki koldan pozisyona sokmak gibi olağanüstü bir avantaj sağlar. ancak bu durumda kanatlarda kim oynayacak sorunsalı doğuyor. eğer hızlı bir kanat oyuncumuz olursa hakan ve yusuf için ikinci bir alternatif doğuyor. çünkü hem merkezden burak ile oynamak hem de hızlı kanat oyuncusunu defans arkasına sarkıtmak gibi bir seçeneğe sahip olacaklar. böyle bir opsiyon orta sahadaki hakan ve yusuf’un başarısını aritmetik değil geometrik olarak artırır. savunma zaafını çözmenin yolu da …. işte burada kadromuz error veriyor. çünkü ön liberoda kante gibi bir oyuncunuz yoksa yusuf ve hakan’ın savunma zaafını ortadan kaldıracak olanağınız yok gibi. okay da ozan da yeterli değil. okay iyi kesici ve teknik ama çabukluk ve boş alan bırakmama konusunda yetersiz. ozan güçlü ve alan kapatmada iyi ama teknik ve pas yeteneği olarak yetersiz. (tabi bunları milli takımlar düzeyi için yazıyorum ligimiz için değil) işte burada taylan aklıma geliyor. taylan bu mevki için hazırlanabilirdi ama hiç akıllara gelmedi. çünkü hızı, tekniği, pas yeteneği (iki ayağını da kullanabiliyor) boş alanları kapatması ve oyun zekası olarak total bir futbolcu. ancak bugüne kadar şenol güneş tarafından tercih edilmemesi bu seçeneği maalesef çöpe atmamızı gerektiriyor. maçların son yarım saatlerinde taylan sahaya sürüldü ama o zaman da yusuf ve hakan birlikte ya da en azından birisi kenara çekildi. çünkü taylan hep sekiz numara pozisyonu için shaya sürüldü. taylan aslında biraz daha sertleştirse oyununu ön liberonun değişmez oyuncusu olur. yapması gereken tek şey, iki kilo vererek hızını, iyi çalışarak ve bilimsel beslenerek sertliğini artırmak. ama tabi bunların bugüne kadar yapılması gerekirdi o da başka bir mesele.
şenol güneş’in takım kurgusu başlarken orta sahayı ve defansı sağlam tutup, hücumda bir gol bulmak ve devamında hızlı bir kanat oyuncusu ile kontra atağa dönmek. tabii ki klasik bir kurgu bu ve sorgulamak klasizme aykırı olur ama bu sefer de karşı tedbirleri almak kolay oluyor.
herkes grupta yendiğimiz fransa’yı örnek veriyor ya da o maçı baz alıyor. hayır bence bu çok hatalı bir düşünce. fransa elde ettiği başarılar nedeniyle bizi oldukça küçümsediğinden o skorlar doğdu kanaatimce ama italya bizi asla küçümsemeyecek. zaten mancini türk futbolunu hatta futbolcularımızı da tanıyor. o nedenle çok dikkatli ve saldırgan olacaklar. italya’nın tüm şampiyonalarda başlarken rolantide olması da bizi aldatmamalı. çünkü bu maç kendi sahalarında ve en azından saha ve onaltı bin taraftar avantajından yararlanmak isteyecekler. bu nedenle ilk 60 dakikada savunma ağırlıklı oyunu tercih etmemiz gerektiğini düşünüyorum. dolayısıyla da okay-ozan ikilisiyle başlamasına itirazım yok. (ben olsam taylan-okay veya taylan-ozan ile başlarım ama belki de bu benim galatasaraylı oluşumun bir sonucudur)
kısacası, şenol güneş’in oyun kurgusu belli ama bana göre bu kurgunun başarı şansı sadece %50. başarı yüzdemizi artırmanın tek yolu da kurgumuzu zenginleştirici hamleler yapmak. gelecek şampiyonaları düşünerek okay ve ozan’ın özelliklerini kendinde toplamış bir-iki ön libero yetiştirmek. çünkü iki ön libero özellikli oyuncu olan okay ve ozan ile oynayınca kanattan feragat etmek zorunda kalıyor. yine santraforda tek adamla oynamayı tıpkı fatih terim gibi yeterli bulmuyor. yanına kenan gibi gol şansı yüksek ikinci bir mevkisiz ve alan jokeri adam yerleştirmeyi kaçınılmaz addediyor.
sonuç iyi olur umarım.
hakan çalhanoğlu’nun sol kanada atılması büyük risk. on numara pozisyonundaki yaratıcılığını yarı yarıya çöpe atmak gibi bir şey.
yusuf yazıcı burak yılmaz uyumunu da göz ardı etmek kolay değil. sonuç olarak bütün ibreler kenan karaman’ı gösteriyor. yani eğer kanatlardan hızlı hücum ile menüyü çeşitlendirecekseniz tek seçenek kenan karaman’ın bençe, cengiz ya da kerem’in kanada transferi. şenol güneş bunu yapar mı? başlangıç kadrosunda asla yapmaz ama maçın skoruna göre ikinci yarıda yapabilir.
kenan karaman gerçekten ilginç bir futbolcu. hem santrafor rolünü hem de orta sahaya destek rolünü başarıyla uyguluyor. o’nun kadroda olduğu maçlarda orta sahada güçlü bir görüntü veriyoruz. rakip orta sahada üstünlük kuramıyor ama haliyle kanatlarımız da çalışmıyor.
bence kadronun kurgusu çok daha mükemmel olabilir. örneğin hakan çalhanoğlu ile yusuf yazıcı’yı sağ iç ve sol iç oynatmak mükemmel sonuç verebilir. ön liberoda da okay ya da ozan’dan biri tercih edilebilir. (benim tercihim taylan) bu durumda orta sahamız savunma zaafı gösterebilir diyenleri duyuyorum çünkü ilk ses zaten kendi beynimde yankılanıyor ama bu kurgu orta sahada mükemmel bir pas üstünlüğü kurmamızı ve ardından da burak yılmaz’ı iki koldan pozisyona sokmak gibi olağanüstü bir avantaj sağlar. ancak bu durumda kanatlarda kim oynayacak sorunsalı doğuyor. eğer hızlı bir kanat oyuncumuz olursa hakan ve yusuf için ikinci bir alternatif doğuyor. çünkü hem merkezden burak ile oynamak hem de hızlı kanat oyuncusunu defans arkasına sarkıtmak gibi bir seçeneğe sahip olacaklar. böyle bir opsiyon orta sahadaki hakan ve yusuf’un başarısını aritmetik değil geometrik olarak artırır. savunma zaafını çözmenin yolu da …. işte burada kadromuz error veriyor. çünkü ön liberoda kante gibi bir oyuncunuz yoksa yusuf ve hakan’ın savunma zaafını ortadan kaldıracak olanağınız yok gibi. okay da ozan da yeterli değil. okay iyi kesici ve teknik ama çabukluk ve boş alan bırakmama konusunda yetersiz. ozan güçlü ve alan kapatmada iyi ama teknik ve pas yeteneği olarak yetersiz. (tabi bunları milli takımlar düzeyi için yazıyorum ligimiz için değil) işte burada taylan aklıma geliyor. taylan bu mevki için hazırlanabilirdi ama hiç akıllara gelmedi. çünkü hızı, tekniği, pas yeteneği (iki ayağını da kullanabiliyor) boş alanları kapatması ve oyun zekası olarak total bir futbolcu. ancak bugüne kadar şenol güneş tarafından tercih edilmemesi bu seçeneği maalesef çöpe atmamızı gerektiriyor. maçların son yarım saatlerinde taylan sahaya sürüldü ama o zaman da yusuf ve hakan birlikte ya da en azından birisi kenara çekildi. çünkü taylan hep sekiz numara pozisyonu için shaya sürüldü. taylan aslında biraz daha sertleştirse oyununu ön liberonun değişmez oyuncusu olur. yapması gereken tek şey, iki kilo vererek hızını, iyi çalışarak ve bilimsel beslenerek sertliğini artırmak. ama tabi bunların bugüne kadar yapılması gerekirdi o da başka bir mesele.
şenol güneş’in takım kurgusu başlarken orta sahayı ve defansı sağlam tutup, hücumda bir gol bulmak ve devamında hızlı bir kanat oyuncusu ile kontra atağa dönmek. tabii ki klasik bir kurgu bu ve sorgulamak klasizme aykırı olur ama bu sefer de karşı tedbirleri almak kolay oluyor.
herkes grupta yendiğimiz fransa’yı örnek veriyor ya da o maçı baz alıyor. hayır bence bu çok hatalı bir düşünce. fransa elde ettiği başarılar nedeniyle bizi oldukça küçümsediğinden o skorlar doğdu kanaatimce ama italya bizi asla küçümsemeyecek. zaten mancini türk futbolunu hatta futbolcularımızı da tanıyor. o nedenle çok dikkatli ve saldırgan olacaklar. italya’nın tüm şampiyonalarda başlarken rolantide olması da bizi aldatmamalı. çünkü bu maç kendi sahalarında ve en azından saha ve onaltı bin taraftar avantajından yararlanmak isteyecekler. bu nedenle ilk 60 dakikada savunma ağırlıklı oyunu tercih etmemiz gerektiğini düşünüyorum. dolayısıyla da okay-ozan ikilisiyle başlamasına itirazım yok. (ben olsam taylan-okay veya taylan-ozan ile başlarım ama belki de bu benim galatasaraylı oluşumun bir sonucudur)
kısacası, şenol güneş’in oyun kurgusu belli ama bana göre bu kurgunun başarı şansı sadece %50. başarı yüzdemizi artırmanın tek yolu da kurgumuzu zenginleştirici hamleler yapmak. gelecek şampiyonaları düşünerek okay ve ozan’ın özelliklerini kendinde toplamış bir-iki ön libero yetiştirmek. çünkü iki ön libero özellikli oyuncu olan okay ve ozan ile oynayınca kanattan feragat etmek zorunda kalıyor. yine santraforda tek adamla oynamayı tıpkı fatih terim gibi yeterli bulmuyor. yanına kenan gibi gol şansı yüksek ikinci bir mevkisiz ve alan jokeri adam yerleştirmeyi kaçınılmaz addediyor.
sonuç iyi olur umarım.