165
nba tarihinde oyunun bu kadar hızlı şekilde olgunlaştıran başka bir oyuncu var mı bilmiyorum, zannetmiyorum da. aslında bu biraz da fiziksel özelliklerle alakalı. lige özellikle top5'den giren çaylakların neredeyse tamamı müthiş atletik özelliklere sahip oluyorlar. bazıları çok hızlı oluyor, bazıları devasa ve çok kuvvetli. ve uzun bir süre boyunca da bu özellikleriyle götürmeye çalışıyorlar. oyununa çeşitlilik ve farkındalık katanlar bir üst seviyeye çıkabilirken, bunu başaramayanlar yan parça olmaktan öteye gidemiyorlar. hatta lebron bile ancak 2012'de falan sahada olan biten her şeyin farkına varmaya başlamıştı. doncic ise lige girdiğinden beri her maç oyun farkındalığını gelişiriyor. müthiş bir atlet değil, çok çabuk ayaklara da sahip değil ama herkesten daha önemli bir silaha sahip; zehir gibi bir akıl ve zeka. onu izlerken bunu çok net olarak görüyorsunuz. oyun ezberi yok; karşısına gelen her rakibin ne yapacağını, ne yapamayacağını anında tartarak ona göre aksiyon alıyor ve bu da onu başarıya götürüyor. daha da önemlisi doncic'in ne yapacağını bilseniz de, nasıl ve ne zaman yapacağını öngöremiyorsunuz zira o zaten sizin onun ne yapacağını bildiğinizi biliyor ve ona göre hakaret ediyor.
kariyeri bittiğinde drazan petroviç'le, kukoç'la, sabonis'le, nowitzk ile birlikte mi anılır, yoksa onların bir tık üstünde mi olur göreceğiz. şahsi fikrim, çok sevdiğim bu isimlerin çok çok önünde bir kariyere sahip olacağı yönünde.
kariyeri bittiğinde drazan petroviç'le, kukoç'la, sabonis'le, nowitzk ile birlikte mi anılır, yoksa onların bir tık üstünde mi olur göreceğiz. şahsi fikrim, çok sevdiğim bu isimlerin çok çok önünde bir kariyere sahip olacağı yönünde.
