2436
seçilmiş değil atanmış olarak gelen ve akp'nin emrettiklerini yerine getiren oluşum.
hala aslında bazı şeyleri eskisi gibi zannediyoruz. aslında şaşırmamak lazım. referanduma u dönüşü yapıp evet oyu veren parti, hala hükümeti partiler kuruyormuş gibi tek başına iktidar hedefinden bahsetti geçen günlerde. üstelik medyaya çıktığında başka bir partinin genel başkanını aday olarak destekleyeceğini de bas bas bağırırken söylediler bunu. onlar bile neyi neyle değiştirdiklerinin farkında değil. 8 ve 12. sınıflar açık kalacak denilen kısıtlama açıklamasında 18 yaş altına toplu taşıma kısıtlaması getirildi. yani kararı veren kişi gerçeklerden bu kadar kopmuş vaziyette. hal böyleyken tff'yi de hala özerk, işini yapmaya çalışan bir kurummuş gibi değerlendirmeye alıp ciddi ciddi eleştirenlerin olmasına da şaşırmamak lazım.
ben insanları üç kısımda değerlendiriyorum. atatürk ilke ve inkılaplarından yana olanlar, bunun karşısında olanlar ve üçüncüsü de çıkarları için güç hangisindeyse ondan taraf olanlar. türkiye'de nedense çoğunlukta olan hep üçüncü kısımda olanlar. demek ki anneler, babalar, öğretmenler çocuklarına temelde bazı şeyleri önemseyip aşılamıyor.
tff konusuns geri dönersek, demek istediğim, tff şu anda yönetilmiyor. koltuğu etiket getirsin diye kullanılıyor. soran olursa tff'de yöneticiyim dersin. tam olarak ne iş yapıyorlar denirse de "ıı şey bilmiyorum ki işte futbolu yönetiyoruz falan" der geçiştirirsin misali. ama tarafsızlık, özerklik, tahkim, pfdk, yönetmelik bilmeden yapmaya kalkınca bu kadar oluyor. yoldan birkaç tane fenerli, bir kaç tane de beşiktaşlı çevrilse ve tff'ye yönetici yapılsalar onlar da aynı böyle yönetirler emin olun. ee nerde o zaman liyakat, işinin ehli olma, fark ortaya koyma durumu. tabi tüm bunlar da adını eski diye yaftalamaya çalıştıkları atatürkçü, modern eski türkiye'de kaldı değil mi...
neyse susacağım. ben konuşunca apolitikler, duruş ortaya koyamayanlar rahatsız oluyor çünkü. susa susa, eleştiri sunmayı sadece akp-chp ekseninde konuşmak diye yaftalayanlar yüzünden, ideoloji kasma futbolla ne alakası var diyenler yüzünden canım futbolun da içi boşaltıldı işte. şimdi de sus pus oturun bakalım. geçmiş ola.
son söz, yazdıklarımın tff ile ne alakası olduğunu düşünenler tff'nin 2001'deki haliyle 2021'deki hâlini kıyaslayıp anlayabilirler. tff'nin bu hali bir neden değil, bir sonuçtur.
hala aslında bazı şeyleri eskisi gibi zannediyoruz. aslında şaşırmamak lazım. referanduma u dönüşü yapıp evet oyu veren parti, hala hükümeti partiler kuruyormuş gibi tek başına iktidar hedefinden bahsetti geçen günlerde. üstelik medyaya çıktığında başka bir partinin genel başkanını aday olarak destekleyeceğini de bas bas bağırırken söylediler bunu. onlar bile neyi neyle değiştirdiklerinin farkında değil. 8 ve 12. sınıflar açık kalacak denilen kısıtlama açıklamasında 18 yaş altına toplu taşıma kısıtlaması getirildi. yani kararı veren kişi gerçeklerden bu kadar kopmuş vaziyette. hal böyleyken tff'yi de hala özerk, işini yapmaya çalışan bir kurummuş gibi değerlendirmeye alıp ciddi ciddi eleştirenlerin olmasına da şaşırmamak lazım.
ben insanları üç kısımda değerlendiriyorum. atatürk ilke ve inkılaplarından yana olanlar, bunun karşısında olanlar ve üçüncüsü de çıkarları için güç hangisindeyse ondan taraf olanlar. türkiye'de nedense çoğunlukta olan hep üçüncü kısımda olanlar. demek ki anneler, babalar, öğretmenler çocuklarına temelde bazı şeyleri önemseyip aşılamıyor.
tff konusuns geri dönersek, demek istediğim, tff şu anda yönetilmiyor. koltuğu etiket getirsin diye kullanılıyor. soran olursa tff'de yöneticiyim dersin. tam olarak ne iş yapıyorlar denirse de "ıı şey bilmiyorum ki işte futbolu yönetiyoruz falan" der geçiştirirsin misali. ama tarafsızlık, özerklik, tahkim, pfdk, yönetmelik bilmeden yapmaya kalkınca bu kadar oluyor. yoldan birkaç tane fenerli, bir kaç tane de beşiktaşlı çevrilse ve tff'ye yönetici yapılsalar onlar da aynı böyle yönetirler emin olun. ee nerde o zaman liyakat, işinin ehli olma, fark ortaya koyma durumu. tabi tüm bunlar da adını eski diye yaftalamaya çalıştıkları atatürkçü, modern eski türkiye'de kaldı değil mi...
neyse susacağım. ben konuşunca apolitikler, duruş ortaya koyamayanlar rahatsız oluyor çünkü. susa susa, eleştiri sunmayı sadece akp-chp ekseninde konuşmak diye yaftalayanlar yüzünden, ideoloji kasma futbolla ne alakası var diyenler yüzünden canım futbolun da içi boşaltıldı işte. şimdi de sus pus oturun bakalım. geçmiş ola.
son söz, yazdıklarımın tff ile ne alakası olduğunu düşünenler tff'nin 2001'deki haliyle 2021'deki hâlini kıyaslayıp anlayabilirler. tff'nin bu hali bir neden değil, bir sonuçtur.
