43
epey bir romantizm kastı; futbolun ruhuna dair açıklamalarla dolu günler geçirdik. zerre kadar samimiyeti varsa ilk olarak bu dört lige verilen sabit 16 kontenjanı kaldırarak işe başlar. gerçekten ayar mı vermiş o zaman anlarız.
ülke başına dört kontenjanı azaltıp lig şampiyonları dışındaki ekiplerin hepsinin play-off'ta mücadele ettikten sonra hak ederek grup aşamalarına kalmasını sağlayabilir mesela. o zaman sözünü ettiği gibi zagreb'in, galatasaray'ın bir şansa sahip olmalarını istediğini kanıtlar.
makas bu kadar açılmışken, avrupa'da belli oranda başarı yakalayıp üçüncü torbadan grup aşamalarına katılsan bile dördüncü torbadan bir anda leipzig, inter vs. geliyor ve başarı olasılığın daha da düşüyor. üstelik mevcut formatta bu takımların yerleri garanti. o çok sevdikleri sürprizleri yaşamak, yaşatmak istiyorlarsa bir zahmet her ligi en fazla üç takım ile sınırlayıp lig ikincisi ve üçüncüsünü de play-off aşamasına çekebilirler.
diğer bir husus da tekrar rekabet ortamının tesis edilmesidir. finansal fair-play'ı birilerine uygularken diğerlerine göz yumdunuz. uçuk bonservis bedelleri, yıllık transfer ücretleri, imza paraları , menajerlik ücretleri kulüpleri batağa sürüklerken herhangi bir adil önlem almadınız. işler bugün bu noktaya geldiyse bundaki en büyük sorumluluk da uefa ve fifa'ya aittir.
futbol popülerliğini yitiriyor diyorsunuz. evet çünkü hiç kimse 9 sene üst üste şampiyon olan bayern'in oynadığı ligden heyecan duymaz. stuttgart, wolfsburg, kaiserslautern, leverkusen, dortmund'un da rekabetini görmek ister. hiç kimse barcelona ve real madrid'in 90-100 puan topladığı ligden heyecan duymaz. eskisi gibi deportivo, valencia'nın da şampiyonluklarını görmek ister.
ve insanlar her sene hemen hemen aynı ekiplerin son 8'i oluşturduğu şampiyonlar ligi'nden zamanla sıkılır. underdog ekiplerin de mucizelerine izin verecek bir yapı şart. futbolu da güzel kılan bu değil miydi?
steau bükreş, göteborg, dinamo kiev, galatasaray, kızılyıldız ve daha nice kulüplerin çeyrek final, yarı final seviyelerine yükselmeleri futbolun güzel hikayelerini oluşturmadı mı? online oyunlara karşı ivme kaybediyoruz diyorsanız bence bu boyutu da düşümek zorundasınız.
ülke başına dört kontenjanı azaltıp lig şampiyonları dışındaki ekiplerin hepsinin play-off'ta mücadele ettikten sonra hak ederek grup aşamalarına kalmasını sağlayabilir mesela. o zaman sözünü ettiği gibi zagreb'in, galatasaray'ın bir şansa sahip olmalarını istediğini kanıtlar.
makas bu kadar açılmışken, avrupa'da belli oranda başarı yakalayıp üçüncü torbadan grup aşamalarına katılsan bile dördüncü torbadan bir anda leipzig, inter vs. geliyor ve başarı olasılığın daha da düşüyor. üstelik mevcut formatta bu takımların yerleri garanti. o çok sevdikleri sürprizleri yaşamak, yaşatmak istiyorlarsa bir zahmet her ligi en fazla üç takım ile sınırlayıp lig ikincisi ve üçüncüsünü de play-off aşamasına çekebilirler.
diğer bir husus da tekrar rekabet ortamının tesis edilmesidir. finansal fair-play'ı birilerine uygularken diğerlerine göz yumdunuz. uçuk bonservis bedelleri, yıllık transfer ücretleri, imza paraları , menajerlik ücretleri kulüpleri batağa sürüklerken herhangi bir adil önlem almadınız. işler bugün bu noktaya geldiyse bundaki en büyük sorumluluk da uefa ve fifa'ya aittir.
futbol popülerliğini yitiriyor diyorsunuz. evet çünkü hiç kimse 9 sene üst üste şampiyon olan bayern'in oynadığı ligden heyecan duymaz. stuttgart, wolfsburg, kaiserslautern, leverkusen, dortmund'un da rekabetini görmek ister. hiç kimse barcelona ve real madrid'in 90-100 puan topladığı ligden heyecan duymaz. eskisi gibi deportivo, valencia'nın da şampiyonluklarını görmek ister.
ve insanlar her sene hemen hemen aynı ekiplerin son 8'i oluşturduğu şampiyonlar ligi'nden zamanla sıkılır. underdog ekiplerin de mucizelerine izin verecek bir yapı şart. futbolu da güzel kılan bu değil miydi?
steau bükreş, göteborg, dinamo kiev, galatasaray, kızılyıldız ve daha nice kulüplerin çeyrek final, yarı final seviyelerine yükselmeleri futbolun güzel hikayelerini oluşturmadı mı? online oyunlara karşı ivme kaybediyoruz diyorsanız bence bu boyutu da düşümek zorundasınız.