• 1210
    geçmişteki her şeyden bağımsız bugününe çok sempati beslediğim, zorunda kaldığı için de olsa muhteşem bir jenerasyonu bir anda çıkartmış olan kulüp.

    bizim çocuklarımızın hiçbir zaman yetenek olarak eksik olduğunu düşünmedim. eksikleri oynamamaları ve yabancı sınırından dolayı erkenden hak etmedikleri devasa kontratları kapmalarının verdiği rahatlıktı hep. bugün bursaspor zorunda kalarak yetenekli çocuklarına süre veriyor, çocukları da yabancı sınırının kalkmasıyla dünya çapında oynayan ağabeylerine bakıp çalışmayı bırakmıyor. biliyorlar ki çalışırlarsa en tepeye çıkabilirler, biliyorlar ki yarım sezonluk performansla üç büyüklere 5 senelik dev kontratlarla kapağı atma devri bitti.

    2020-2021 sezonunda şu ana kadar bu takımın 5-6 maçını seyrettim. bugüne kadar gördüklerimden sonra maçlarını kaçırmamaya gayret edeceğimi biliyorum. çok yetenekli ve çok genç çocuklar, birbirleriyle çok iyi anlaşarak çok keyifli bir futbol oynuyorlar. bursa şehri 2010'da şampiyon olan takımıyla çok gurur duyuyor, 2020-21 sezonundaki takımlarıyla da gurur duymalılar. bursaspor ve bursa şehri ile en ufak alakası olmayan ben bile bu takımla gurur duyuyorum çünkü.

    yıllardan beri herkesin ağzında olan gençlerin kiralanması konusu, gençlerin rahat süre bulamaması konusu için net bir örnek. esasında uzun vadede alt ligde kulüp sahibi olmanın da galatasaray'a neler kazandırabileceğini de net olarak gösteren bir örnek. bursaspor ekonomik olarak zor durumda olmasa bunların hiçbiri yaşanmayacaktı belki ama yaşanmasıyla herkesin gözünü açmasını dilediğim bir örnek.

    emin olun florya'da her gün idmana çıkan 15 16 yaşındaki çocuklarımızın manchester'da, barcelona'da, amsterdam'da idmana çıkan yaşıtlarından yetenek olarak eksikleri yok. fark 19 yaşından itibaren o çocuklara tanınan imkan ve fırsatlardan doğuyor. o çocuklar alt liglerde veya seviyesi düşük başka ülkelerin liglerinde düzenli forma şansı bularak profesyonel seviyede rekabete hazırlanıyorlar. belirli bir seviyeye geldiklerinde de doğrudan kulüplerinde şans buluyorlar veya transfer olup başka bir kulüpte kariyerlerine başlıyorlar. bizim çocuklarımız ise 20 yaşında hiç profesyonel seviyede maça çıkmamış şekilde hala kupa maçlarının son 10 dakikasında forma beklemeye devam ediyorlar. en azından ediyorlardı.

    yavaş yavaş değişen bir futbol iklimimiz var. tüm çirkinlikler bir yana dursun, ekonomik zorluğun kulüpleri mecburen doğruya yönelttiği noktalar çok olumlu. içimize bakmaya, kendimiz üretmeye doğru yöneliyoruz. bursaspor da burada kritik bir rol oynuyor.

    üretmek dediğim yalnızca altyapıdan kendin yetiştirmek de değil, yanlış anlaşılmasın. yaptığın transferlerle de üreteceksin. biz galatasaray olarak bunu yapıyoruz fakat yarım yamalak. ozan kabak nasıl kendin üretmekse, badou ndiaye de kendin üretmektir.

    konudan çok sapmadan bursaspor'a döneyim. ali akman, batuhan kör, çağatay yılmaz, burak kapacak, ismail çokçalış, ataberk dadakdeniz bir çırpıda aklıma gelen yüksek potansiyelli isimleri. her birine çok başarılı kariyerler diliyorum. bizimle de yolunun kesişmesini çok istediğim isimler var. özellikle ali akman, nazar değmesin, muhteşem bir yetenek. batuhan kör için leicester'ın teklifi olduğu söyleniyor.

    bu sezonu öyle veya böyle ligin orta üst sıralarında tamamlayacaklar. bu bursaspor yönetimi için bile sürpriz olmuştur eminim. fakat bu tatlı sürpriz tüm kulüplerin gözünü açmalı. bursaspor'u ve nice güzide kulüpleri borç batağına sürükleyenler utansın ve herkes bu çocuklarla gurur duysun. yolları açık olsun.
App Store'dan indirin Google Play'den alın