2175
dunning-kruger sendromu diye bir sendrom var. cahil insanlarla ilgili bir sendrom. olayin özü şöyle:
prof. david dunning bir gun 1996 yilinin almanagini karistiriken bir olay dikkatini ceker, olay bir hirsizlik olayidir. amerikada kisa boylu sisman, teshis etmesi oldukca kolay bir siyahi eleman gitmis 2 tane banka soymaya kalkmis. tabi ne maske var ne bisey. kamera kayitlarinda soyguncunun tipi kabak gibi ortada. polisler de kolayca adami yakaliyorlar zaten. buraya kadar her sey normal. fakat eleman yakalaninca her seyi inkar ediyor ve ispatlayamazsiniz diyor. polis de kamera kayitlarini gosterip " lan dallama aha bu sen degil misin" diyor. bizim soyguncu eleman şok oluyor. "oha nasil olur lan, ben yuzume gorunmezlik iksiri surmustum" diyor.
polisler de "ne iksiri amk, kafan mi guzel" diyor. ama bakiyorlar ki eleman ne sarhos ne uyusturucu almis. elemanin akli dengesi de yerinde, deli falan degil yani. "hele bi anlat bakalim su iksir isini" diyorlar. eleman da anlatiyor. "yaw biz cocukken oyun oynadigimizda gorunmez adama limon suyu dokup, isittigimizda gorunmez adam gorunur oluyordu. ben de dusundum, dedim ki e o zaman bunun tersini yaparsam gorunmez olurum. yani yuzume soguk limon suyu surersem ben de gorunmez olabilirim" polisler saskinliktan citledikleri cekirdeklerin agizlarina kacan kabuklarini tukurup "eee sonra" diye heyecanla da dinliyor tabi. eleman devam ediyor "surdum soguk limon suyunu yuzume, evde bir fotograf makinesi vardi, bi deneyeyim dedim. fotografimi cektim. bi baktim ki kendimi cektigim fotografta ben yokum. aha da valla gorunmez oldum lan dedim, sonra girdim bankaya. eller yukari falan iste gerisi malum.
meger makine bozuk muymus, yoksa makineyi baska tarafa mi dogrultmussa salak. orasini akilli adamlar bile cozemiyor.
bizim prof. dunning bu olayi okurken "lan bir unsan nasil bu kadar mal olabilir? hadi bu kadar mal, nasil malliginin farkinda olmaz da cesurca enteresan islere girisebilir? akil da yurutmus pezevenk, yani mantik da var. allah allah" diyor ve bunu bir vaka halinde incelemeye basliyor. yanina da asistani justin kruger'i aliyor. diyorlar biz bi deney yapalim, bir zeka sinavi olsun. bu sinava da her turlu elemani alalim.
yaptiklari deneyde sinava giren ogrencilere sinav notlarini soylemeden once kac beklediklerini soruyorlar. cok yuksek not alanlarin hemen hepsi de aldiklari notun biraz daha altinda bir tahminde bulunuyorlar. yani 90 alan kisi 75 bekliyorum diyor. sebebini sorunca da bazi sorulardan emin olamadigini ve cevaplardan kuşkulandiklarini beyan ediyorlar.
isin ilginc yanı, cok dusuk puan alanlar cok yuksek tahminlerde bulunup ukalalik da yapiyorlar. 30 alan kisiye kac bekledigi soruldugunda 90 gibi absurt bir cevap aliniyor. ve bu kisi utanmadan " sinav cok kolaydi yeaa" diye artiz artiz de konusuyor.
sonuc olarak bizim prof. ile asistani diyor ki:
1. cahil insanlar ne kadar cahil olduklarinin farkinda olamayacak kadar cahil olabiliyorlar.
2. bu insanlar yaptiklarina asiri derecede yuksek bir onem ve deger atfedebiliyorlar. yani adam boktan bir siir yazip da "3. yeni" akimini baslatan yeni nesil orhan veli veya cemal sureya oldugunu iddia edebiliyor.
3. bu insanlar bir mevkiye getirildiginde, aldiklari kararlarin %100 dogru olduguna inanirlar.
4. kaliteli ve donanimli insanlari fark edebilirlerse onlerini kesmeye calisir.
5. bu insanlari "akil, mantik, bilim, ahlak ve nezaket" ile dahi olsa, elestirdiginizde "hain" damgasi yersiniz.
simdi akliniza pek cok sey gelmis olabilir. ben sadece federasyon ile sinirli tutayim da soylediklerimi, anlayan anlar zaten.
tff, yillardir futbolu bilmeyen, zaten zerre kadar da umursamayan insanlar tarafindan yonetilmektedir.
inanin, oturup futbol konusmayacaginiz insanlar vardir ya hani, takim farketmeksizin futbol konusmayacaginiz insanlar, iste o insanlar tarafindan "emireri" sifatiyla yonetilmektedir.
bu insanlarla ne konusulur? mesela filan ihaleyi almak icin araya kimi sokalim gibi konulari konusabilirsiniz. x bolgeye liman yapilacak, o limanin ihalesini alalim, kimsenin haberi yokken limanin cevresindeki arazileri de toplayalim. bunlari anlatsinlar. ama futbola karismasinlar diyecegim de, maalesef bu adamlar futbolu (da) yonetiyor.
prof. david dunning bir gun 1996 yilinin almanagini karistiriken bir olay dikkatini ceker, olay bir hirsizlik olayidir. amerikada kisa boylu sisman, teshis etmesi oldukca kolay bir siyahi eleman gitmis 2 tane banka soymaya kalkmis. tabi ne maske var ne bisey. kamera kayitlarinda soyguncunun tipi kabak gibi ortada. polisler de kolayca adami yakaliyorlar zaten. buraya kadar her sey normal. fakat eleman yakalaninca her seyi inkar ediyor ve ispatlayamazsiniz diyor. polis de kamera kayitlarini gosterip " lan dallama aha bu sen degil misin" diyor. bizim soyguncu eleman şok oluyor. "oha nasil olur lan, ben yuzume gorunmezlik iksiri surmustum" diyor.
polisler de "ne iksiri amk, kafan mi guzel" diyor. ama bakiyorlar ki eleman ne sarhos ne uyusturucu almis. elemanin akli dengesi de yerinde, deli falan degil yani. "hele bi anlat bakalim su iksir isini" diyorlar. eleman da anlatiyor. "yaw biz cocukken oyun oynadigimizda gorunmez adama limon suyu dokup, isittigimizda gorunmez adam gorunur oluyordu. ben de dusundum, dedim ki e o zaman bunun tersini yaparsam gorunmez olurum. yani yuzume soguk limon suyu surersem ben de gorunmez olabilirim" polisler saskinliktan citledikleri cekirdeklerin agizlarina kacan kabuklarini tukurup "eee sonra" diye heyecanla da dinliyor tabi. eleman devam ediyor "surdum soguk limon suyunu yuzume, evde bir fotograf makinesi vardi, bi deneyeyim dedim. fotografimi cektim. bi baktim ki kendimi cektigim fotografta ben yokum. aha da valla gorunmez oldum lan dedim, sonra girdim bankaya. eller yukari falan iste gerisi malum.
meger makine bozuk muymus, yoksa makineyi baska tarafa mi dogrultmussa salak. orasini akilli adamlar bile cozemiyor.
bizim prof. dunning bu olayi okurken "lan bir unsan nasil bu kadar mal olabilir? hadi bu kadar mal, nasil malliginin farkinda olmaz da cesurca enteresan islere girisebilir? akil da yurutmus pezevenk, yani mantik da var. allah allah" diyor ve bunu bir vaka halinde incelemeye basliyor. yanina da asistani justin kruger'i aliyor. diyorlar biz bi deney yapalim, bir zeka sinavi olsun. bu sinava da her turlu elemani alalim.
yaptiklari deneyde sinava giren ogrencilere sinav notlarini soylemeden once kac beklediklerini soruyorlar. cok yuksek not alanlarin hemen hepsi de aldiklari notun biraz daha altinda bir tahminde bulunuyorlar. yani 90 alan kisi 75 bekliyorum diyor. sebebini sorunca da bazi sorulardan emin olamadigini ve cevaplardan kuşkulandiklarini beyan ediyorlar.
isin ilginc yanı, cok dusuk puan alanlar cok yuksek tahminlerde bulunup ukalalik da yapiyorlar. 30 alan kisiye kac bekledigi soruldugunda 90 gibi absurt bir cevap aliniyor. ve bu kisi utanmadan " sinav cok kolaydi yeaa" diye artiz artiz de konusuyor.
sonuc olarak bizim prof. ile asistani diyor ki:
1. cahil insanlar ne kadar cahil olduklarinin farkinda olamayacak kadar cahil olabiliyorlar.
2. bu insanlar yaptiklarina asiri derecede yuksek bir onem ve deger atfedebiliyorlar. yani adam boktan bir siir yazip da "3. yeni" akimini baslatan yeni nesil orhan veli veya cemal sureya oldugunu iddia edebiliyor.
3. bu insanlar bir mevkiye getirildiginde, aldiklari kararlarin %100 dogru olduguna inanirlar.
4. kaliteli ve donanimli insanlari fark edebilirlerse onlerini kesmeye calisir.
5. bu insanlari "akil, mantik, bilim, ahlak ve nezaket" ile dahi olsa, elestirdiginizde "hain" damgasi yersiniz.
simdi akliniza pek cok sey gelmis olabilir. ben sadece federasyon ile sinirli tutayim da soylediklerimi, anlayan anlar zaten.
tff, yillardir futbolu bilmeyen, zaten zerre kadar da umursamayan insanlar tarafindan yonetilmektedir.
inanin, oturup futbol konusmayacaginiz insanlar vardir ya hani, takim farketmeksizin futbol konusmayacaginiz insanlar, iste o insanlar tarafindan "emireri" sifatiyla yonetilmektedir.
bu insanlarla ne konusulur? mesela filan ihaleyi almak icin araya kimi sokalim gibi konulari konusabilirsiniz. x bolgeye liman yapilacak, o limanin ihalesini alalim, kimsenin haberi yokken limanin cevresindeki arazileri de toplayalim. bunlari anlatsinlar. ama futbola karismasinlar diyecegim de, maalesef bu adamlar futbolu (da) yonetiyor.