10
saffet akbaş diye başlık açtığım için peşinen herkesten özür diliyorum. değmeyeceğini biliyorum ama türk futboluna faydası olur diye yanlışlarına ışık tutmak istedim. aspor’a konuk oldu ve tam bir saat boyunca hakem halil umut meler’e salladı. (tamamını izlemedim ama her zapladığımda hakemden dert yanıyordu)
bir tane aklı başında fenerbahçeli yorumcu yok mu bu ülkede arkadaş. emre bol, saffet akbaş, ahmet ercanlar ve daha niceleri. şu maçta suçu hakeme bulmak nasıl bir kafanın işi. yemin ederim artık kesinlikle inanıyorum bunların hepsi drink alıyorlar tıpkı başkanları gibi. (yoksa normal bir kafayla o tribünden atlar mıydı)
neymiş fenerbahçe lehine verilen penaltı doğruymuş ama aleyhine verilen penaltı kesinlikle değilmiş. hakem belhanda’ya kırmızı kart göstermekte haklıymış ama deniz türüç’e neden direkt kırmızı çıkarmış? hatta sırf sahayı ihlal etti diye ersun yanal’a neden kırmızı çıkarılmış. hakem olmayan faulleri vermiş fenerbahçe aleyhine kasti kararlar vermiş.
işte bu kafa yüzünden artık bu ülkede başarı yakalaması çok zor fenerbahçenin. söylediklerinin tamamı yanlış ve de gerçek dışı. öncelikle fenerbahçe’nin lehine verilen penaltıda ilk faulü muriç yapıyor. topa vurayım derken tayming hatasıyla marcao’nun sol ayağına ilk vuran muriç. marcao daha sonra muriç’in sağ ayağına vuruyor. ikinci penaltıda ise jailson onyekuru’nun koşu yolunu kapatmak suretiyle düşürüyor. topa dokunuyor ama onyekuru’nun kontrolünden kurtaramıyor. yani tamı tamına kuralına uygun penaltı.
serdar aziz’in ikinci sarı karttan kırmızısını vermiyor hakem. (hakeme müdahalesi nedeniyle) çünkü biliyor ki verse fenerliler iyice çıldıracaklar.
ersun yanal sadece saha ihlali yapmıyor, aynı zamanda kararı nedeniyle sahanın içine kadar girerek hakemi protesto ediyor. hem de ağır bir protesto. deniz türüç resmen saha dışına çıkıyor ve belhanda’ya saldırıyor. daha hangi durumlarda kırmızı kart çıkarılır ki? ama bütün bunlar saffet akbaş denilen sıyrığın gözünden kaçıyor.
gerçi böyle devam etsinler sorun yok. suçu hakemlere, federasyona, mhk’ya attıkça kendi kusurlarını göremeyecekler ve dolayısıyla düzelemeyecekler. allah müstahaklarını versin demiştik demeye devam ediyoruz.
(bkz: 23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçı)
bir tane aklı başında fenerbahçeli yorumcu yok mu bu ülkede arkadaş. emre bol, saffet akbaş, ahmet ercanlar ve daha niceleri. şu maçta suçu hakeme bulmak nasıl bir kafanın işi. yemin ederim artık kesinlikle inanıyorum bunların hepsi drink alıyorlar tıpkı başkanları gibi. (yoksa normal bir kafayla o tribünden atlar mıydı)
neymiş fenerbahçe lehine verilen penaltı doğruymuş ama aleyhine verilen penaltı kesinlikle değilmiş. hakem belhanda’ya kırmızı kart göstermekte haklıymış ama deniz türüç’e neden direkt kırmızı çıkarmış? hatta sırf sahayı ihlal etti diye ersun yanal’a neden kırmızı çıkarılmış. hakem olmayan faulleri vermiş fenerbahçe aleyhine kasti kararlar vermiş.
işte bu kafa yüzünden artık bu ülkede başarı yakalaması çok zor fenerbahçenin. söylediklerinin tamamı yanlış ve de gerçek dışı. öncelikle fenerbahçe’nin lehine verilen penaltıda ilk faulü muriç yapıyor. topa vurayım derken tayming hatasıyla marcao’nun sol ayağına ilk vuran muriç. marcao daha sonra muriç’in sağ ayağına vuruyor. ikinci penaltıda ise jailson onyekuru’nun koşu yolunu kapatmak suretiyle düşürüyor. topa dokunuyor ama onyekuru’nun kontrolünden kurtaramıyor. yani tamı tamına kuralına uygun penaltı.
serdar aziz’in ikinci sarı karttan kırmızısını vermiyor hakem. (hakeme müdahalesi nedeniyle) çünkü biliyor ki verse fenerliler iyice çıldıracaklar.
ersun yanal sadece saha ihlali yapmıyor, aynı zamanda kararı nedeniyle sahanın içine kadar girerek hakemi protesto ediyor. hem de ağır bir protesto. deniz türüç resmen saha dışına çıkıyor ve belhanda’ya saldırıyor. daha hangi durumlarda kırmızı kart çıkarılır ki? ama bütün bunlar saffet akbaş denilen sıyrığın gözünden kaçıyor.
gerçi böyle devam etsinler sorun yok. suçu hakemlere, federasyona, mhk’ya attıkça kendi kusurlarını göremeyecekler ve dolayısıyla düzelemeyecekler. allah müstahaklarını versin demiştik demeye devam ediyoruz.
(bkz: 23 şubat 2020 fenerbahçe galatasaray maçı)
