41
beşiktaş'ın zaman zaman hücumda ne yapacağını bilemediği için kaybettiği müsabakadır. maçın geneline zaten beşiktaş hakimdi. ilk gole kadar topu getirip getirip amaçsız hareketlerle kaybeden oyuncular golden sonra da buna devam etti. krasic'in golü tam anlamıyla bir rezalet. o gol ya mustafa denizli'nin futboldan artık zerre çakmadığını gösteriyor, ya da futbolcuların denizli'yi dinlemediğini. bir takım kazanmak zorunda olduğu bir maçı 90+3'te atacağı bir golle bile alabilir. önemli olan gol yememek, zaten zorda olan maçı iyice içinden çıkılmaz bir hale getirmemektir. ancak beşiktaş'ın bekleri bir hücum sırasında sanki dakika 90+10 olmuş gibi allah ne verdiyse ileri gidince, dönen topta garibim stoperler yaldır yaldır gelen üç oyuncuyu birden kontrol etmek zorunda kaldı. beceremeyince de krasic delisi golü attı. dörtlü savunmada eksik yakalanmamak için basit bir sistem vardır. beklerden biri hücuma çıktığında diğeri savunmada kalıp defansı üçler. eğer bu uygulanmazsa türkiye'de olmasa bile avrupa'da önüne gelen savunmanızı tokatlar. kısaca beşiktaş'ın oyun tarzıyla zaten ne olursa olsun kazanamayacağı bir maçtı. cska moskova o kadar eksiğine rağmen oynadığı oyunla avrupa ligi'nde olmayı beşiktaş'tan daha fazla hak etti. gerçi manchester wolfsburg'u üçlediği için ne olursa olsun cska avrupa ligi'ne gidecekti, ama oynanan refleks futbolu en azından beşiktaş elenirken arkada bir üzüntü bırakmadı.